13 Şubat 2015 01:02

Tazminatlar seçim malzemesi yapılıyor

Soma maden işçileri tazminatları için Ankara’ya gitse de sendikacıların oyunlarıyla haklarını alamadan geri döndürüldüler. Dönüş yolunda sohbet ettiğimiz işçiler, tazminatların sezim yatırımına dönüştürüleceği ve ödemelerin seçimden önce yapılabileceğini düşünüyor. Komiteler yoluyla birliklerini sağlamaları gerektiğini söyleyen işçiler, tüm madencilere seçimlerde AKP’ye oy vermeme çağrısı yaptılar.

Paylaş

Emine UYAR
İzmir

Soma maden işçileri tazminatları için Ankara’ya gitse de sendikacıların oyunlarıyla haklarını alamadan geri döndürüldüler. Dönüş yolunda sohbet ettiğimiz işçiler, tazminatların sezim yatırımına dönüştürüleceği ve ödemelerin seçimden önce yapılabileceğini düşünüyor. Komiteler yoluyla birliklerini sağlamaları gerektiğini söyleyen işçiler, tüm madencilere seçimlerde AKP’ye oy vermeme çağrısı yaptılar. 

Gelirken umutlu olduğunu ifade eden bir işçi, “Sendikacılara rağmen en azından ekip arkadaşlarımızla, bu otobüstekilerle bir şeyler halledebiliriz dedik ama olmadı. Hükümet yetkilileri bizi kaile almadı. İşimiz Haziran seçimlerine kaldı. Oy istemek için Haziran’da bu tazminatları verecekler. İnsanların elini kolunu bağladılar. Şu an ülke bilgi ve kültürle yönetilmiyor. Vesayetle, tek adamlıkla yönetiliyor. Herkes bir kişinin ağzına bakıyor 336 kişi elini kaldırıp indiriyor bu siyaset değil” dedi. 

Kınıklıların AKP’ye oy vermedikleri ve haklarını daha çok savundukları için cezalandırıldığını belirten bir işçi, “İşçi alınacağı zaman 20-30 işçi Soma’dan, bir tane Kınık’tan alıyorlar. Şu an iki ocak var; İmbat ve Işıklar. Demireksport makine ile çalıştığı için işçisi yeterli. İmbat, ‘Siz böyle konuştunuz, gazetelere demeç verdiğiniz’ diye almıyor. Suçumuz Kınıklı olmak değil hakkımızı aramak” dedi. 

BAKAN YILDIZ MADENCİNİN BABASI DEĞİL

Hidayet isimli işçi, “En az 3 gün Ankara’da kalmayı planladık. Sendikacılar, ‘Salon tutalım salonda görüşme yapalım’ dedi. Bizler de kabullendik. Salona gideceğiz diye arabalara bindik. Maalesef 5 araba Soma’ya gidiyor, 2 arabaya haber verilmiyor. Biz yolda durduk isyan ettik. T. Maden-İş Ege Bölge Şube Başkanı Recep Satır ve Genel Merkez Yöneticisi Hasan Hüseyin Yıldız geri geldi. Niye böyle yaptınız dedik. Cevap veremediler. Maalesef eli boş dönüyoruz, arkadaşlarımıza ne diyeceğiz bilmiyoruz. AKP tazminatlarımızı seçim yatırımı olarak kullanmak istiyor. Sendikacıların yüzleri bir kez daha ortaya çıktı” dedi. Işıklar Maden Ocağı açıldığında, “Madencinin babası Taner Yıldız” yazılı büyük bir pankart açıldığını hatırlatan işçi, “Biz bugün Ankara’ya geldik ve Taner Yıldız’ı göremedik. Doğru Taner Yıldız baba ama madencinin babası değil” dedi.  

İŞÇİDEN İŞÇİYE ÇAĞRI ‘ÖLÜMÜ SEÇMEYİN’

Cihan Yıldırım Soma Kömürleri Eynez Ocağında 5 yıl çalışmış. “O şartların ne kadar zor olduğunu bizzat yaşayan birisiyim. Bizi köle gibi kullandılar. Asgari ücretle, yırtık çizmelerle çalıştırıldık” diyen Yıldırım, maden işçilerinin bir kısmının yine AKP’ye oy verebileceğini düşünüyor. Yıldırım, “Çünkü maden işçilerini ipotek altına aldılar. Borçlandırdılar. Bunların taktiği istikrar. Bu hükümet giderse daha kötü olur düşüncesi var. AKP’ye oy vermeyi düşünen işçi arkadaşlarımdan ölümü tercih etmemelerini istiyorum. AKP iktidarda olduğu sürece bu katliamlar sürecektir” diye konuştu.        

KOMİTELERLE BİRLİK SAĞLANMALI

Ercan Çetin Yılmaz “Bu sendikanın bizim haklarımızı savunmayacağını biliyordum. Ama iyi ki gelmişiz, biz gelmeseydik tazminat değil de patronun mal varlığı üzerindeki tedbirlerin kaldırılması gündeme getirilecekti. İşyerleri de tabi ki açılsın ama 13 Mayıs’ın üzerinden neredeyse 9 ay geçmiş, ne hükümet ne de işveren bir adım atmamış. İş güvenliği üzerine çalışma olsaydı şu anda ocaklar üretime geçmiş olacaktı. Ama maalesef işveren hükümete, hükümet işverene topu ata ata işçiyi kullandılar. En sonunda işten çıkardılar. 13 Mayıs’tan öncesi gibi çalışacaksa çalışmasın. Biz insan gibi çalışmak istiyoruz” dedi. 
İşçiler arasındaki birlikteliğin komite tarzı örgütlenmeyle sağlanabileceğini belirten Yılmaz, şöyle devam etti: “Daha öncesinde bunu yapabilmiş olsaydık belki 301 arkadaşımızı yitirmezdik. Sendikacılar da işçilerin aldığı ücreti almalı. Seçimlerde bu hükümeti sandığa gömmemiz gerekir. 12 yıldır iliklerimize kadar indiler, kan bırakmadılar. Türkiye’de sadece maden işçisinin değil, çiftçinin de, öğrencinin de, öğretmenin de doktorun da sorunu var. Birleşip omuz omuza mücadele etmemiz gerekir.” 

İŞÇİ YER ÜSTÜNDE DE YER ALTINDAKİ GİBİ OLMALI

Madencilerden Ali Elibol, yeri geldiğinde aç kaldıklarını, küfürlere maruz kaldıklarını anlatarak, katliamın ardından önce kahraman ilan edilen ardından işçilerin ifadesiyle tutuklanan Genel Müdür Yardımcısı İsmail Adalı’nın kendisini kazma sapı ile dövmeye kalktığını ve bazı işçilerin amirleri tarafından dövüldüğünü anlattı. Elibol, “İşçilerin birlik olmasını isterim. Sendikacılık eskidenmiş, şimdi çoğuna bakıyorum hepsi sarı sendikacı. Bizim hakkımızı sömürdünüz, işçinin sırtından adam oldunuz şimdi de kalkıp böyle yapıyorsunuz. Salona gidilecek dediler, basıp gittiler Soma’ya. Patron güdümlü sendikacı bunlar. İşçiler AKP’ye oy vermesin. İşçilerin birbirlerine güvenmeleri gerekli. Yerin altında bir kaza olsa en kötü düşmanı bile olsa kurtarmak için koşa koşa gider işçiler. Yerin üstünde de böyle olması lazım” dedi. 
Mehmet Zengin 30 yıldan beri Eynez’de çalışan bir işçi. “Sizi mağdur etmeyeceğiz dediler. Tazminatlarımızı ödesinler. Soma’da iş sahaları açsınlar ancak devletin yönetiminde açılsın. Şirketler para yedirmek için açmasınlar” dedi. 

4 BİN MADENCİ MAĞDUR EDİLDİ

 

301 madencinin hayatını kaybettiği Eynez ocağından sağ kurtulan işçiler, hükümetin çeşitli temsilcileri tarafından yapılan “Hiçbir işçimiz mağdur edilmeyecek” açıklamalarına rağmen işten atıldı ve üzerinden 2,5 ay geçmesine rağmen tazminatları ödenmedi. Soma, Kınık, Bergama, Savaştepe’den maden işçileri, üç bine yakın Eynez işçisi ve 800 dolayında Uyar madencilik işçisinin tazminat alacağı için 8 otobüsle Ankara’ya gitti. Başlangıçtaki kararları tazminatları ile ilgili resmi bir taahhüt almadan geri dönmemekti. Ancak, T. Maden-İş yöneticileri, Türk-İş Genel Merkez yönetimi ile birlikte işçilere sormadan haber bile vermeden Soma’ya dönülmesi kararı aldı. Özellikle Kınık’tan gelen işçilerin buna tepkisi sert oldu. İki otobüsle gelen Kınık işçileri en azından bir gece daha Ankara’da kalma konusunda ısrar ederek, Ankara çıkışında otobüslerini durdurup sendikacıları yanlarına çağırdı. İşçilerin yanına gelen T. Maden-İş Genel Merkez Yöneticisi Hasan Hüseyin Yıldız ve Ege Bölge Şube Başkanı Recep Satır’a, işçiler kendilerine yanlış bilgi vererek ve işçilere sormadan neden dönme kararı aldıklarını sordu. Kendi aralarında yaptıkları görüşmenin ardından dönme kararı alan işçiler, öndeki otobüslere yetiştikleri mola yerinde sendikacıları göremeyince onlarla birlikte hareket eden temsilcilere de öfkelerini dile getirdi. Diğer işçileri de tavır koymamakla eleştirdiler. İşçilerden bir kısmı da tavır koymama konusunda eksik davrandıklarını söyledi.

ÖNCEKİ HABER

YPG medya sorumlusu Polat Can'dan Til Ebyad açıklaması

SONRAKİ HABER

Ukrayna'da krizin kronolojisi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...