31 Ocak 2015 08:36

İşçinin kasabası, grevi konuşuyor

Paylaş

Yahya KAYA
Bilecik

Metal grevinin merkezlerinden birisi de Bilecik’in Vezirhan ilçesindeki Demisaş Fabrikası. Demisaş alışık olduğumuz oganiza sanayi bölgelerindeki fabrikalardan biraz farklı. 3 bin 200 nüfuslu Vezirhan beldesinin hemen yanı başında kurulmuş bir fabrika. Greve çıkan 503 işçinin de yaklaşık 150’si Vezirhan’da yaşıyor. Vezirhan’ın geri kalan nüfusu ise ya çevredeki mermer ocaklarında çalışan işçiler ya da bölgenin nakliye işlerini yapan kamyon şöforleri. Beldede yaklaşık 100 kişi de kamyonculuk yapıyor. Tek ilkokulu 11 kahvehanesi olan ve neredeyse her işin, fikrin, gündemin fabrikayla bağlandığı bir yer Vezirhan.
Tabii bir de şimdilerde esnaflık yapan emekli Demisaş işçileri var. 1991 yılında buradaki grevi yaşayanlarla sohbet etmek için oturduğumuz kahvede böyle. Yani çaylarımız da eski bir Demisaş işçisinden.
Grevin ilk dakikalarından itibaren konuştuğumuz  işçilerin neredeyse tamamının ilk grev deneyimlerini yaşadıklarını söylemesi itiyor biraz da bizi 91’de grev tecrübesi yaşan eski Demisaş işçilerini aramaya. Niyetimiz biraz da geçen 25 yılda değişen, değişmeyen ne olmuş onu anlamaya çalışmak.
Ancak sohbet boyunca konuya çok da sadık kalabildiğimizi söylemek zor. Belki de bizi emekli Demisaş işçilerinin yanına götüren genç işçinin söylediği gibi durum bu: “Burada insanlara derdin nedir diye soran pek olmaz, bir soru sorulunca da dökülür insanlar.”

BİZ DE GREV YAPTIK
İlk bilgileri Ahmet Görgülü’den alıyoruz. Önce Vezirhan’dan bahsediyor. Sonra ‘91’deki grevden. Sabah grev yerine de gelmiş grev pankartı asılırken. Bir oğlu burada bir oğlu da Gebze’de metal işçisi. Gebze’deki oğlu patron son anda MESS’ten ayrınca greve çıkamamış. “Konuştuk, destekliyorum. Üzerlerine düşeni yapsınlar” diyor ve ekliyor “Biz de 24 yıl önce 28 gün grev yaptık. Saddam dediler, Kuveyt dediler; işbaşı yaptırdılar gerçi. Ama mağdur da olduk denemez imzalanan sözleşmeyle.”
Zeki Görgülü de eski bir Demisaş işçisi. Emekli olunca bir minibüs alıp servise başlamış. Vezirhan’ın greve desteği nasıl diye soruyoruz. “İllaki vardır boş işler bunlar diyen. Ama burada herkes bir şekilde birbirine bağlı” diyor. Çok da ilgisiz kalmak mümkün değil burada greve. Mesela kendi durumu. “Belki grev boyunca servise çıkamayıp zarar edeceğim. Ama lokumumuzu alıp gittik desteğe. Bugün ona,yarın bana. Bu fabrikanın bacası burada tütüyorsa, diğer işleri de bize bakar. İşçisi, şoförü, esnafı birlik olmalıyız” diyor. Zaten 24 yıl önceki grevde kendisi de varmış.
Mermer fabrikalarında çalışanların durumları herkesçe kötü olarak tarif ediliyor. Ama “Zaten işe eş-dost, hatır-gönül giriliyor. Sonra da itiraz edilip ses çıkarılamıyor” diyorlar. Demisaş’ın eski işçilerinden Süleyman Barlas giriyor söze: “Mermer fabrikaları sürekli büyüyor. Arabalar yenileniyor. Ama işçiye gelince...” Aslında hatır ilişkileri tek taraflı işliyor burada. 
Sendika nedir, sendikacı nasıl olmalıdır tartışılırken söz MESS’e geliyor. 


MESS’ten ayrIl da gel!

Eylem LODOS
Bilecik

505 işçinin çalıştığı Demisaş’ta işçiler, grevi coşkuyla karşılarken, kararlı olduklarının dile getiriyorlar. İşverene seslenen DEMİSAŞ işçileri “MESS’ten ayrıl da gel” dedi.
Toplusözleşmenin 2 yıldan 3 yıla çıkarılması ve toplusözleşmede enflasyon zamlarının üzerine artı puanlar konulmaması üzerine greve çıktıklarını anlatan Recai Büyükbeyan, DEMİSAŞ İşyeri Baştemsilcisi. “İşyerlerinin yüzde 70’i düşük ücretli insanlar. Buradaki makası kapatmak için bir taslak hazırladık ve o taslağın arkasında duruyoruz” diyen Büyükbeyan, Birleşik Metal-İş’in bu sözleşmeyi imzalamayarak dizlerinin üzerinden ayağa kalktığını belirtti. Tük Metal ve Çelik-İş’in işverenle birlik olup işçilerin haklarını umursamadığını ifade eden Büyükbeyan, “Bu grevler sadece Birleşik Metal-İş’in ya da metal işçilerinin değil Türkiye işçi sınıfının grevidir. Bu nedenle halk bu grevlere duyarlı olmalı.” dedi.

‘HAKKIMIZI ALANA KADAR DEVAM EDECEĞİZ’
DEMİSAŞ İşyeri Temsilcisi Saim Taşgın, “Bizler direniyoruz. Bizler sömürülüyoruz, çoluğumuzun çocuğumuzun geleceği için direniyoruz. Bizler ücret adaleti için direniyoruz” dedi. Taşgın şöyle devam etti: “Hakkımızı söke söke alana kadar devam edeceğiz. Türkiye, işverenler, MESS, metal işçisi ne demekmiş, hak nasıl alınırmış görecekler” diye konuştu.
DEMİSAŞ İşçisi Mahmut Özbekar haklı talepleri için grevde olduklarını kaydetti. Sonuna kadar gideceklerini söyleyen Özbekar, “Sonuna kadar direneceğiz. Gemileri yaktık” dedi.
İşçilerin 1980 yılından beri kaybolan, kaybedilen bütün hakları için grevde olduklarını belirten Hasan Korkmaz “Bir yerde dur demek gerekiyordu. Buradan dönüş yok” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Demokratik Özgür Kadın Hareketi'nin kongresi başladı

SONRAKİ HABER

Konya’da ‘80 sonrası ilk grev

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...