Yemen'de kriz büyüyor

Yemen’de Husiler ve hükümet arasında imzalanan ateşkes anlaşmasına rağmen ülkede iç karışıklık devam ediyor. Cumhurbaşkanı Hadi’nin istifasının ardından ülkede protestolar başladı. Ülkenin birçok bölgesinde Husi yanlısı hem de Husi karşıtı gösteriler düzenlendi.

Yemen’de Cuma günü Cumhurbaşkanı Mansur Hadi ile Başbakan Halid Baha’nın istifasının ardından Sana ve Aden kentlerinde gösteriler düzenlendi. 
Binlerce Husi yanlısı Cuma günü başkent Sanaa’da  “Amerika’ya ölüm, İsrail’e ölüm” pankartlarıyla bir yürüyüş gerçekleştirdi. Sanaa Üniversitesi yakınlarında ise Husiler’inkine kıyasla daha küçük bir karşı gösteri düzenlendi.

Öte yandan, binlerce kişi Güney Yemen’in en önemli kenti olan Aden’de Husi karşıtı bir yürüyüş gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Hadi’nin memleketi olan Aden’de, Husiler’in Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı ve Hadi’nin evini kuşatması sonrasında, protesto amacıyla kente giriş çıkışlar kapatılmıştı.

KRİZ KARŞITI  TOPLANTI

Yemen parlamentosunun ülkedeki krizi görüşmek üzere bugün toplanması bekleniyor. Yardım örgütü Oksfam’a göre, Yemen milyonlarca insanın hayatını tehlikeye atabilecek insani bir felaketin kıyısında bulunuyor. Oksfam, Yemenlilerin yarısının insani yardıma muhtaç durumda olduğunu belirtiyor.

Gözlemcilerin bir kısmı, Yemen’deki siyasi boşluktan el Kaide’nin faydalanabileceğini söylerken, Husiler’in ülkedeki ilerleyişini orta ve güney kesimlerde devam ettirmeleri halinde pek çok Sünni kabilenin örgüt ile ittifak yapabileceğini bildiriyor. 

Bu bakımdan, ülkedeki petrol ve doğal gaz üretiminin yüzde 70’inin gerçekleştiği ve el Kaide’nin belli bir güce sahip olduğu Marib eyaleti kritik önemde duruyor.

Öte yandan, Güney’deki bağımsızlık yanlısı Güney Yemen hareketinin ülkedeki yeni durum konusunda nasıl davranacağı da merak konusu. Farklı ideolojik ve politik güçlerin ittifakı olan hareketin bağımsızlık ilanında mı bulunacağı yoksa içlerinden bir kısmının Husiler ile ittifak mı yapacağı, Yemen’in geleceğini belirleyeceği konuşuluyor. 

YEMEN’DE KRİZ NASIL BAŞLADI?

Başta Sada kenti olmak üzere Kuzey Yemen’in önemli bir kısmında hakimiyeti bulunan Husiler, Ulusal Diyalog Konferansı’nın başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından harekete geçti. 

Ağustos ortalarından itibaren ise hükümetin istifası, kabinenin yeniden kurulması ve temmuz ayında hükümet tarafından kaldırılan yakıt sübvansiyonlarının yeniden uygulanması talepleriyle başkent Sana’da sivil itaatsizlik olarak nitelendirdikleri kitlesel protesto gösterileri gerçekleştirmeye başladı.
Bir ay boyunca yaşanan çatışmaların ardından hükümet eylül ayında istifa etmek zorunda kalırken, Husiler başkentin tamamını kontrol eder hale geldi. Bu gelişme sonrasında Birleşmiş Milletler temsilcisinin gözetiminde eylemcilerle hükümet adına Cumhurbaşkanı Abdurabbuh Mansur Hadi arasında barış anlaşması imzalandı. 

Husilerin ülke yönetiminde daha fazla söz sahibi olması karşılığında milis güçlerini başkentten geri çekmesi olarak özetlenebilecek olan anlaşma, hayata geçmedi. Öte yandan, Yemen el Kaidesi bu zaman zarfında Husilere yönelik pek çok intihar saldırısı gerçekleştirdi. Yüzlerce Husi üyesi bu saldırılarda hayatını kaybetti.

Husiler Cumhurbaşkanı Hadi’yi, el Kaide’nin ülkede gelişmesine izin vermek ve ordunun örgütle savaşmasına izin vermemek ile suçladı. 
Son olarak, Husilerin Cumhurbaşkanı Hadi’nin özel kalem müdürünü kaçırması sonrasında ülkedeki gerilim büyüdü. (DIŞ HABERLER)