'Hrant için adalet' demek Cizre'de çocukların ölmemesi demektir’

Hrant Dink'i anmak amacıyla düzenlenen panelde konuşan Garo Paylan, "Hrant Dink için alamadığımız adalet yüzünden Cizre'de 12 yaşındaki çocuk katledildi. Bugün, 'Hrant için adalet' demek Cizre'de yeni çocukların ölmemesi demektir" dedi.

DurDe Platformu Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in katledilişinin 8’inci yıl dönümü dolayısıyla Cezayir toplantı salonunda panel düzenledi. Çok sayıda akademisyen, yazar, gazeteci, sanatçı ve insan hakları savunucularının katıldığı panel, açılış konuşmasının ardından Agos Gazetesi Yazarı Yetvart Danzikyan'ın konuşması ile devam etti. 

'DİNK 1915 ERMENİ SOYKIRIMI'NIN PLANLANMIŞ SON KURBANI'

Dink'in 1915 Ermeni Soykırımı'nın planlanmış son kurbanı olduğunu ifade eden Danzikyan, Dink'in Sabiha Gökçen'in Ermeni olduğuna dair yaptığı haberin ardından nasıl hedef haline getirildiğini hatırlattı. Danzikyan, "Gökçen'in Ermeni olması 1915'in nerelerden çıktığını gösteriyordu. Hrant'ın katilleriyle yüzleşmek aynı zamanda 1915'in katillerini de ortaya çıkaracak. İstanbul Valisi olmasaydı da başka bir vali olmasaydı acaba başka türlü davranabilir miydi? 'Eğer evet aynı davranışı sergilerdi' diyorsak o zaman devletin 1915'in devamı olduğunu söyleyebiliriz. Hrant, iki iş yaparak önemli bir iş yapıyordu. İlki, Ermenilerin bu topraklarda varlığını kanıtlayan belgeleri ortaya çıkarmak için araştırıyordu. Bir de 1915'ten sonra yerini yurdunu kaybetmiş insanların gittiği bir yer haline gelmişti Agos. Hrant işini gücünü bırakır onlarla ilgilenirdi" dedi. 

'HEPİMİZ SUÇLUYUZ'

Avukat Eren Keskin de "Ben hiç hatırlamıyorum 1915'i anan demokrat ya da solcu olsun" diyerek Dink'in katledilmesinden herkesin suçlu olduğunu belirtti. Keskin, "Her 19 Ocak ve 24 Nisan'ın kendi suçumuz olarak da sorgulamamız gerekir. Hepimiz bu suçun ortağıyız. Herkes bence önce kendi örgütünü sorgulamaktan başlasın. Çünkü biz 1915 için bir şeyler yapmadığımız için Dink yapmaya çalıştı ve katledildi" diye konuştu. 18 Mart Çanakkale anma etkinliğini Ermenilerin İstanbul'dan sürgün edildiği 24 Nisan'da yapacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu sözlerine karşılık Keskin, "Biz de 24 Nisan'da hep birlikte Ermenistan'a gitmeliyiz" dedi.

'HRANT BİZE SIRADANLIĞI DÜŞÜNDÜRDÜ'

Akademisyen Ferhat Kentel de "Hrant'ı düşündüğümüzde 1915'ten bağımsız düşünmüyoruz. Aslında biz Hrant'ı konuşurken herkesin bilmediği sırları öğrenmeye başladık. Hrant bize sıradanlığı düşündürdü. Dün konuşamadığımız birçok konuyu konuşmaya başladık" dedi. Kentel'in ardından söz alan akademisyen Cengiz Aktar, "Bu toprakların öyle bir ah var ki... Biz bu ahın neden olduğunu anlamadıkça o ahı ötelemek ve duymamak için ne kadar yalan söylemeye devam edersek bu lanet bizi daha fazla etkisi altına alacak" dedi. Dink'in, kendini gerçeği ortaya çıkarmak için feda ettiğini dile getiren Aktar, “Hrant ölürken 'eyvah' demiş. Yani, o 'Eyvah, daha çok yapacak işim var' demek istedi" diye ifade etti.

Ufuk Uras ise "Hrant yaşarken 301 davalarında yargılanırken öldükten sonra 'Hepimiz Hrant'ız' sloganları olsaydı muhtemelen yanımızda olacaktı. Bugün Charlie Hebdo ile basın özgürlüğünü savunanlar Hrant'ı o zaman yalnız bıraktılar" dedi. 

'HRANT İÇİN ADALET' DEMEK CİZRE'DE YENİ ÇOCUKLARIN ÖLMEMESİ DEMEKTİR'

HDP PM üyesi, Garo Paylan da Hrant Dink'e Agos'u kurdurtan hikayeyi anladığını çünkü Dink'in yaşadıklarının kendisinin de yaşadığına söyledi. Ermeni olduğu için yaşadıklarından bir bölüm anlatan Paylan, “Bize avazımız çıktığı kadar 'Türk'üm doğruyum' diye bağırtıyorlardı. Babama sorduğumda sen onu demek zorundasın sesini çıkarma derdi. Üniversite yıllarımda dağcılık yaptığım sıralarda Trabzon'a gittiğimde Trabzon dağlarında insanlar Rumca konuşuyordu ve daha sonra onların Müslümanlaşmış Rumlar olduğunu anladım" dedi. Paylan kendi yaşadıklarının aynısını Dink'in de yaşadığını söyleyerek, “Bu toprakların en kadim unsuru olan Ermenilere, bizlere 'siz nereden geldiniz?' diye soruyorlardı. Tam o yıllarda Hrant Dink Agos'u kurdu. Kendi insanlarını anlattı ve bunu barışın diliyle anlatmaya başladı. Sabiha Gökçen'in Ermeni olma iddiası haberini yaptı. Arkasından tehditler edildi toplum tarafından sahiplenilmedi ve Dink 2007 yılında ona siper olamadığımız için hayatını kaybetti" şeklinde konuştu. Hrant Dink davasında hakkında yakalama kararı çıkan Cizre'ye Emniyet Müdürü olarak atanan Ercan Demir'i hatırlatan Paylan, "Hrant Dink için alamadığımız adalet yüzünden Cizre'de 12 yaşındaki çocuk katledildi. Bugün, 'Hrant için adalet' demek Cizre'de yeni çocukların ölmemesi demektir" dedi.

'HRANT IÇIN ALAMADIĞIMIZ ADALET CIZRE'DE 12 YAŞINDAKI ÇOCUĞU KATLETTI'

Son olarak, Avrupa Irkçılık Karşıtı Platfotmu yöneticisi Paul Max Morin söz aldı. Morin, “Türk ya da Ermeni değil Fransız bir Avrupalıyım. Hrant Dink'in öldürülmesi mihenk taşlarından. Gerçek bilgiye ulaşmak için mücadele etmek önemli. Hrant Dink de bazı şeyleri kanıtladığı için öldürüldü. Hrant'ın öldürülmesiyle soykırımın hala devam ettiğini söyleyebiliriz. Çünkü, Hrant Dink acı bir gerçeği söylediği için öldürüldü" diye konuştu.