15 Ocak 2015 00:53

PEGIDA neden Dresden’de kitlesel?

Saksonya Eyaleti’nin başkenti olan Dresden, 12 haftadır Batının İslamlaştırılmasına Karşı Avrupalı Yurtseverler (PEGIDA) adlı girişim tarafından pazartesi günleri yapılan kitlesel gösterilere sahne oluyor.

Paylaş

Yücel ÖZDEMİR
Köln

Saksonya Eyaleti’nin başkenti olan Dresden, 12 haftadır Batının İslamlaştırılmasına Karşı Avrupalı Yurtseverler (PEGIDA) adlı girişim tarafından pazartesi günleri yapılan kitlesel gösterilere sahne oluyor. PEGIDA ile aynı zihniyette olan yerel düzeydeki benzer girişimler tarafından hem Batı hem de Doğu Almanya’nın değişik kentlerinde yapılan eylemlere katılım yüzleri geçmemesine rağmen, Dresden’de neden 20 bin sınırına dayandığı en çok merak edilen konuların başında geliyor.

Elbe Nehri kıyısında yer alan, 530 bin nüfusa sahip Dresden daha çok bir “fuar kenti”. Ancak tarihte bilinen Saksonya Krallığı’nın başkenti olma özelliği taşıyor. Prusyalılarla Habsburglar arasında süren savaşların bir bölümü Saksonya’nın kime ait olacağına dairdir. Reformasyon döneminde süren savaşta Saksonya Roma-Katolik kilisesine karşı Luther hareketini desteklemiş. Bu nedenle de Protestanlık asıl olarak uzun süre yaygınlık kazanıyor. Uzunca bir süre bölgede Katolik Kilisesi kapalı kalmış ve ilk olarak 1807’de Katolik ve Protestanlar eşit haklara sahip olmuş.

YÜZDE 80 HİÇBİR MEZHEBE AİT DEĞİL

Bugün İslam’a karşı bir söylem üzerinden yapılan propagandanın merkezi haline gelen Saksonya, Kasım Devrimi’nden sonra Weimar Cumhuriyeti, ilk “Hür Eyalet” (Freiestaat) olma özelliği taşıyor. Bugün de bu özelliğini korumaya devam ediyor. En dikkat çekici nokta ise Saksonyalıların dinle ilişkisi. Saksonya’da Demokratik Almanya Cumhuriyeti döneminde hiç bir mezhebe ait olmayanların sayısı önemli oranda artmış. Şu an Saksonyalıların yüzde 75.4’ü Hıristiyanlığın her iki mezhebine de ait değil. Geriye kalanların yüzde 20.9 Protestan ve yüzde 3.7’si Roma-Katolik Kilisesine bağlı.

Benzer bir tablo başkent Dresden için de geçerli. 1949’de kentte yaşayanların yüzde 85’i bir kiliseye bağlı iken, bugün Dresden’de yaşayanların yüzde 80’i herhangi bir mezhebe bağlı değil.

Rakamlara bakıldığında hem Saksonya hem de Dresden’de yaşayanların önemli bir bölümü kendisini herhangi bir mezhebe ait olarak hissetmezken, İslam karşıtlığı ve “yurtseverlik” söylemi üzerinden bir araya gelerek sokaklara dökülmesi üzerinde elbette düşünmek gerekiyor. Öyle anlaşılıyor ki, muhafazakar değerler üzerinden yürütülen propagandalarla bölgede yeniden Hıristiyanlığın mezheplerini güçlendirme amaçlanıyor. Zira, kilisenin etkisinin bu denli sınırlı olduğu bölgede ileri sürüldüğü gibi bir “İslam tehdidi” de bulunmuyor. 4 milyonluk eyalette göçmenlerin oranı yüzde 2.8 (117 bin). Bunlar arasında İslam ülkelerinden gelenlerin miktarı kayıtlarda yer almayacak kadar az.

SİYASAL MUHAFAZAKARLIK EGEMEN DÜŞÜNCE

Dini muhafazakarlığın az görüldüğü Saksonya’da siyasi muhafazakarlık etkili. İki Almanya’nın birleşmesinden bu yana CDU eyaletin en güçlü partisi. En son 31 Ağustos 2014’te yapılan eyalet seçimlerinde CDU yüzde 39.4 alarak birinci parti oldu. Ancak önceki ortağı FDP barajı aşamadığı için yüzde 13.2 oy alan SPD ile koalisyon hükümeti kurdu. Sol Parti seçimlerde yüzde 21 oy alarak ana muhalefet partisi oldu.

Faşist NPD, ağustos 2014’teki seçimlerde 82 bin oyla yüzde 4.9 oy alarak parlamentonun dışında kaldı. Buna karşın “yeni sağın” temsilcisi olarak gösterilen Almanya İçin Alternatif (AfD) partisi büyük bir sıçramayla yüzde 9.7 (105 bin oy) alarak parlamentoya girdi.

Güçlenen ırkçılar daha sonra 13 Şubat 1945’te ABD ve İngiliz birliklerinin Dresden’i bombalayarak 20 bin kişiyi öldürmesini gerekçe göstererek eylemler yapmaya başlamışlardı. Ve bu eylemleri zamanla geleneksel hale getirmeye başladılar. Antifaşist güçler ise Nazilerin güç gösterisini engellemek için haklı olarak protesto gösterilerinde bulundular. Kısacası seçim sonuçları eyalette 10 yıldan beri “muhafazakar” bir seçmen kitlesinin olduğunu gösteriyor.

IRKÇILIK NASIL GELİŞTİ?

İki Almanya’nın birleşmesinden sonra bölgede istihbarat örgütlerinin desteğiyle devletin neonazi örgütleri kurduğu ve yönettiği Münih Eyalet Yüksek Mahkemesinde devam eden NSU Davası’nda birer birer ortaya çıkıyor. Neonazi örgütlerin Doğu Almanya’daki oluşumu en çok Saksonya’da etkili oldu. Arkalarında istihbarat örgütlerinin olduğu Skinheads Sächsische Schweiz (SSS) ve Sturm 34 adlı silahlı ırkçı örgütler bu eyalette çok sayıda solcuya ve göçmene saldırdılar. Açıktan, antifaşistlerin şiddetle sindirilmeye çalışıldığı günler yaşandı. NPD, artan işsizlik ve yoksulluğun da etkisiyle tam da bu sağ terör üzerinden gelişti. Öyle ki, Eyalet Anayasayı Koruma Teşkilatının 2012 yılı raporuna göre aynı yıl eyalet genelinde politik karşıtlarına karşı toplam 1602 ırkçı suç işlenmiş bunların 131’i yabancılara yönelik yapılan saldırıdan oluşuyor. Bu suçların 281’i Dresden’de yaşanmış.
İstihbarat örgütlerinin kontrolünde geliştirilen şiddete yatkın, aşırı sağ sonunda seri cinayetler işleyen NSU gibi bir terör örgütüne dönüştü. Daha önce neonazi örgütleri kuran ve yöneten istihbarat örgütlerinin geriye çekildiğine dair bir işaret bulunmuyor. Bu nedenle, PEGIDA hareketinin merkezinde ya da etrafında daha önce şiddete açık ırkçı örgütleri yöneten istihbarat elemanlarının olması şaşırtıcı olmayacaktır. Zira, eyalette sistem partileriyle bağ kurmayan azımsanmayacak bir kitlenin olduğu göz önünde bulundurulduğunda, PEGIDA aynı zamanda bu kitlenin yönlendirildiği bir kanal olma özelliği taşıyor. Bunun siyasal anlamdaki yansıması da AfD’den başka bir şey değil.

PEGIDA hareketinin neden kentte taban bulduğunu araştıran Dresden Teknik Üniversitesinden Siyaset Bilimci Prof. Werner Patzelt, PEGIDA eylemlerine katılanların kentin çevresinden gelenlerin hatırı sayılır bir miktarda olduğuna işaret ediyor. Yani, meselenin Dresden’den çok Saksonya ile alakalı olduğunu ifade ediyor. Dresden’deki hareketin bölgeye has olduğu, ülke genelinde yayma çabalarının zorlamadan öteye gitmeyeceği anlaşılıyor. Eğer çok büyük politik sarsılma olmaz ise...

ÖNCEKİ HABER

Romanlar kış ortasında sokakta kaldı

SONRAKİ HABER

Fransa daha fazla saldıracak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...