07 Ocak 2015 01:04

Peki ne yiyip ne içeceğiz?

Yoksulluk sınırının 4 bin, açlık sınırının 1225 lira olduğu Türkiye’de, AKP iktidarı asgari ücrete yapılan yüzde 6’lık artışı ‘işçilere müjde’ olarak duyursa da asgari ücretle çalışan işçiler bunun müjde değil, sefalet koşullarında yaşamaya devam anlamına geldiğini söylüyor. Van Büyükşehir Belediyesine bağlı olarak Erciş ilçesindeki Fen İşleri şantiyesinde çalışan taşeron işçiler asgari ücretle ailelerine bakamadıklarını, geçinemediklerini söylüyor.

Paylaş

Umut YEĞİN
Ahmet BOZKURT
Erciş

Yoksulluk sınırının 4 bin, açlık sınırının 1225 lira olduğu Türkiye’de, AKP iktidarı asgari ücrete yapılan yüzde 6’lık artışı ‘işçilere müjde’ olarak duyursa da asgari ücretle çalışan işçiler bunun müjde değil, sefalet koşullarında yaşamaya devam anlamına geldiğini söylüyor. Van Büyükşehir Belediyesine bağlı olarak Erciş ilçesindeki Fen İşleri şantiyesinde çalışan taşeron işçiler asgari ücretle ailelerine bakamadıklarını, geçinemediklerini söylüyor.

Şantiyede kaporta, boya ustalığı yapan Umut İşleyen, depremin ardından İŞKUR bünyesinde üç dönem çalıştıktan sonra işten çıkarılan işçilerden biri. Şimdi taşeron firmaya bağlı olarak Van Büyükşehir Belediyesinde çalışıyor. TOKİ’de oturan İşleyen, “Asgari ücret zaten 900 küsur lira. TOKİ’de oturuyorum. 250 liraya yakın aidat veriyorum. Bir de yarın öbür gün geri ödemeler başlayacak. Yaklaşık 300 lira da o var. Yol parasını da eklersek ben asgari ücretle borçlu kalıyorum. Hadi elektrik, su faturasını da ödedik diyelim. Ne yiyip, ne içeceğiz” diyor.

ÜÇ KİŞİYLE BİR BATTANİYEDE YATIYORUZ

İşleyen, taşeron firma ile yapılan anlaşmaya göre kendilerine ayakkabı ve giyim yardımı yapılması gerektiğini ancak bunların verilmediğini söylüyor. Ocak ayında yeniden yapılacak sözleşmenin asgari ücreti baz almaması gerektiğine dikkat çeken İşleyen, “Maaşımın arttırılmasını istiyorum. Çünkü emek veriyoruz, mücadele ediyoruz, çalışıyoruz. Hakkımızı da istiyoruz” diyor. Bulabilse ek bir işte de çalışacağını söyleyen İşleyen, “Ben 8 nüfusluk bir aileye bakıyorum. Biz üç kişiyle bir battaniye de yatıyoruz” diyor.

BİR ÇOCUĞA BİLE BAKAMIYORUZ

Şantiyedeki diğer bir işçi Agit Külter ise 1992 yılında Şırnak’tan Van’a göç ettirilmiş. Van’da yaşadıkları maddi sıkıntılardan dolayı yıllarca Adana ve Mersin’de çalışmış. Biriktirdiği paralarla tekrar Van’a dönerek bir ev sahibi olabilmiş. Aldığı ücretin yetmediğini belirten Külter, “Evliyim, bir çocuğum var. Hani Erdoğan diyor ya ‘En az üç çocuk yapın’ diye, biz daha bir çocuğa bakamıyoruz. Asgari ücret yetmiyor. Vergisini de katarsak cepte hiçbir şey kalmıyor” diyor.

ASGARİ ÜCRET 2 BİN LİRANIN ÜZERİNDE OLMALI

Muhammet İrgat ise operatör olarak çalışıyor. İrgat’ın operatör olduğu için diğer işçilere göre aldığı maaş daha yüksek. Ama 8 nüfuslu ailesinde tek çalışan olduğunu ve geçinemediğini söylüyor o da. Yaşam koşullarının zorlaştığına dikkat çeken İrgat, “Bence asgari ücret 2 bin liranın üzerinde olmalı” diyor.

ÖNCEKİ HABER

Metal sözleşmesinde süreç tersine çevrilebilir

SONRAKİ HABER

Mısır’da gençlerden birlik çağrısı