Ekonomi büyüyor; bitpazarına nur yağıyor!
"Eskiye rağbet olsa bitpazarına nur yağar” sözünün aksine Adana’nın Kocavezir Mahallesi’nde bulunan bitpazarı her pazar günü sabahın erken saatlerinden itibaren dolup taşıyor.
Volkan PEKAL
Adana
"Eskiye rağbet olsa bitpazarına nur yağar” sözünün aksine Adana’nın Kocavezir Mahallesi’nde bulunan bitpazarı her pazar günü sabahın erken saatlerinden itibaren dolup taşıyor. Siyasilerin ekonomi büyüyor iddiasının aksine bitpazarında başka bir ekonomi yürüyor. Bu bitpazarı antika eşyaların satıldığı, meraklısının alışveriş yaptığı bir pazar değil; pazar sakinlerinin de söylediği gibi ilginin nedeni tamamen ucuz olması. Elektronik eşyalardan, deri montlara, marka ayakkabılardan, kitaplara ikinci el çeşitli ürünlerin satıldığı pazar alanına deyimde dendiği gibi nur yağıyor. Arada gezen seyyar tablalar kalabalık içerisinde ilerlemekte güçlük çekiyor. Türkiye’nin bir başka yüzünün açığa çıktığı pazar yerinde Afgan mültecilere mont satarken, savaştan kaçarak gelmiş Suriyeli mültecilere satış yaparken ya da müşteri olarak, çocuk işçilere alışveriş yaparken rastlayabiliyoruz. Sabah saatlerinde en ucuz ciğerin bulunduğu pazarda mültecilerle gelen Ortadoğu kültürüne özgü, felefil, kaymaklı şöbiyet gibi yemekleri de bulabiliyorsunuz.
Türkiye’nin yoksul yüzünün açığa çıktığı; elektronik eşyalardan, deri montlara, marka ayakkabılardan, kitaplara ikinci el çeşitli ürünlerin satıldığı pazara nur yağıyor. İşte büyüyen ekonomiden emekçinin payına düşenler...
HALEP’TE HAYAT DAHA UCUZ
On ay önce Halep’teki yaşamını bırakarak Türkiye’ye gelmek zorunda kalan Ömer’e Arap halklarına özgü kaymaklı şöbiyet satarken rastlıyoruz. Asıl mesleği demir işçiliği olan Ömer, 5 aydır bulunduğu Adana’da tatlıcı olan kardeşi ile birlikte tatlı satarak hayatını kazanıyor. Halep’te kendi dükkanı, üç katlı evi ve arabası olduğunu, hayatın ucuz olduğunu anlatan Ömer, Türkiye’de hayat şartlarının çok pahalı olduğunu söylüyor. Ücretlerin çok düşük buna karşılık ev kiralarının pahalı olduğunu dile getiren Ömer, “Ev kirası 350 lira, elektrik, su, 200 lira… bize ne kalıyor?” diye soruyor.
‘ÜSTÜ KAPALI PAZAR İSTİYORUM’
İkinci el ve yeni ayakkabı satan İsmail Sansarkan ilginin nedenini yoksulluğa bağlıyor. Pazarın daha çok fakir vatandaşlara hitap ettiğini dile getiren Sansarkan, pazara, Yenibey,Gülbahçesi ve Meydan gibi emekçi mahallelerinden daha çok müşteri geldiğini söylüyor. Hava yağmurlu olduğunda tezgah açamadıklarını ifade eden Sansarkan, belediyeden üstü kapalı bir pazar yapılmasını istiyor.
10 LİRAYA AYAKKABI
Meslek lisesinde okurken baklava işçiliği de yapan 16 yaşındaki Abbas Demir gibi emekçi çocukları alışverişini bitpazarından yapıyor. Aldığı ayakkabıları gösteren Demir, mağazada pahalı olduğu için alamadığı ayakkabıyı 10 liraya aldığını anlatıyor.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
