26 Aralık 2014 09:17

Kimin için mutluluk

Düşen bir çikolatanın kendilerinden daha kıymetli görüldüğünü söylediler. Bir çikolata düştüğünde neden düştüğü sorgulanırken, bir işçinin rahatsız olması, hastalanması gibi durumlar hoş karşılanmıyordu

Paylaş

Berdem Deniz ACAR
Hayrullah Kefoğlu 
Anadolu Lisesi
İstanbul

İşçilerin yanına giderken tüm ülkenin gündemine oturan bir olay olmasının doğal heyecanı vardı üzerimde. Elli gündür direnişte olduklarını düşününce orada büyük bir kalabalık olacağını sanıyordum. Ama gittiğimizde sadece sekiz kişi vardı. Sonraki konuşmalarımızdan da anladım ki sadece sekiz kişilerdi. Bu kadar kişinin grevde ellinci günü aşabilmesi şaşırttı beni doğrusu. Yanlarına slogan atarak gittiğimizde bizi hemen farkettiler. Bizi çok sıcak karşıladılar ve bize yaşadıklarını anlattılar. 

Küçük bir çadırın altında sobanın etrafında toplanıp sohbet ettik. Çok ilginç bir ortam vardı doğrusu, farklı görüşlerden oluşan işçiler haklarını aramak için bir araya gelmişlerdi. Bize iş ortamlarını, çalışma saatlerini, isteklerini, o elli günde neler yaşadıklarını anlattılar.
Çikolata, soğukta üretildiği için çok soğuk bir ortamda çalışıyorlardı. Günde 8 saat çalışmaları gerekirken mesai yaparak 12 saat çalıştırılıyorlardı, 8 saati doldurduklarında çıkmalarına izin verilmiyordu ve bu 12 saatin dinlencesi 30 dakikalik bir molaydı. Makinelerin başından ayrılamıyorlardı çünkü makineler direk onların kontrolündeydi ve makineyi bıraktıkları anda bantta karışıklık oluyordu. 
Düşen bir çikolatanın kendilerinden daha kıymetli görüldüğünü söylediler. Bir çikolata düştüğünde neden düştüğü sorgulanırken, bir işçinin rahatsız olması, hastalanması gibi durumlar hoş karşılanmıyordu.

NE BİR EKSİK NE BİR FAZLA

Onlardan sonra 4 işçi daha DİSK/Gıda-İş’e geçmiş fakat işten atılmamışlar. Çünkü Ülker direnişin büyümesinden korkuyor. İşten atılan sekiz işçinin bile bu kadar uzun süre direneceğini düşünmüyorlarmış.
İşçiler şikayetçi, haklarını arıyorlar; bir çikolata kadar umursanmamaya, anayasal hakları olan sendika değiştirme haklarını kullandıkları için işten atılmaya, saatlerce o koşullarda çalışmaya artık katlanamıyorlar. İstedikleri haklarının tanınması, ne eksik ne fazla. Bizi o kadar sıcak karşıladıkları ve vakit ayırdıkları için teşekkürler. Ülker işçisi yalnız değildir!

ÖNCEKİ HABER

Yeni şeyler öğrenmek isteyen herkese...

SONRAKİ HABER

Polis, Gülen'ın başkanlığını yaptığı vakfı boşalttı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...