Burhan Sadık Sarılar neden öldü?

Kalp krizi geçirerek Adana Şehir Hastanesine kaldırılan hasta, uzman doktor bulunamadığı için 6 saat bekletildikten sonra Maraş’a sevk edildi.

14 Aralık 2018 23:32
Son Güncellenme Tarihi: 15 Aralık 2018 10:31
Paylaş

Volkan PEKAL
Adana

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘hayalimdi’ diyerek, sağlık turizmi de yapabilecek, lüks otel konforunda inşa ettiklerini belirttiği şehir hastanesinde uzman doktor bulunamadı. Kalp krizi geçiren hasta 6 saat bekletildikten sonra başka bir hastaneye sevk edildikten sonra hayatını kaybetti. 

17 Kasım’da kalp krizi geçirdiği için Adana Şehir Hastanesine getirilen 65 yaşındaki Burhan Sadık Sarılar, acil serviste 6 saat bekletildikten sonra müdahale edecek uzman doktor olmadığı gerekçesiyle 3 saatlik mesafede olan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Hastanesine gönderildi. Sarılar, Maraş’ta ameliyat olduktan 10 gün sonra hayatını kaybetti. 

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Adana Şube Eş Başkanı Muzaffer Yüksel, tam donanımlı olduğu iddia edilen Adana Şehir Hastanesinde "Neden uzman ya da boş yoğun bakım servisi yok" diye sorarak "Müdahalede dakikaların bile çok değerli olduğu bir hasta, imkanları Adana’ya göre daha kısıtlı olan Maraş’a nasıl gönderilir" diyerek yaşananlara tepki gösterdi.

10 SAAT SONRA AMELİYAT

Burhan Sadık Sarılar, 17 Kasım’da kalp krizi geçirdikten sonra ambulansla Adana Şehir Hastanesi acil servisine kaldırıldı. Müdahaleyi yapacak doktorlar ameliyatta olduğu olduğu için acil serviste bekletilen Sarılar, doktorlar uygun olmadığı için 112 koordinasyon arandı. Yaklaşık 6 saat boyunca acil serviste bekletilen Sarılar’ın, 112 koordinasyonunda Adana’daki hastanelerde yer ya da uygun doktor olmadığı gerekçesi ile Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesine sevk edilmesine karar verildi.

AMBULANS ARIZALANDI

Sarılar’ı taşıyan ambulans Adana’yı çıkmadan arızalandı. Yeni ambulans gelene kadar Sarılar yolda yarım saat daha vakit kaybetti. Yaklaşık 3 saat sonra gidilen Maraş’ta  Sarılar, 10 saat sonra ameliyat olabildi. Ancak enfeksiyon kaptığı için tekrar ameliyat olmak durumunda kalan Sarılar, ameliyattan 10 gün sonra hayatını kaybetti. 

‘HANİ TAM DONANIMLIYDI’

Adana Şehir Hastanesinin sağlık turizmi yaparak dışarıdan hasta çekme iddiasının olduğunu ifade eden SES Adana Şube Eş Başkanı Muzaffer Yüksel, “Sağlık turizmi yapacağız derken hastayı Maraş’a göndermişler” dedi. Sağlık meslek örgütlerinin tüm itirazlarına rağmen hükümetin “Hasta bir taraftan girip tüm işlemlerini kampüste yaparak diğer taraftan çıkacak”  diyerek inşa ettiği şehir hastaneleri nedeniyle doğum, çocuk ve kalp hastanelerinin işlevsiz hale getirildiğine dikkat çeken Yüksel,  “Bizim sorduğumuz sorular şunlar; Tam donanımlı olduğu iddia edilen hastanede neden uzman yok, uzman varsa da yoğun bakım niye yok? Üstelik aldığımız bilgiye göre o tarihte kalp damar cerrahi servisinde yer varmış” dedi. 

AMBULANS UÇAK NEDEN KULLANILMADI?

Yüksel, Adana’da Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi, Başkent Hastanesi, Acıbadem gibi kalp damar alanında uzmanlaşmış hastaneler bulunurken, hastanın Maraş’a sevk edilmesinin bir diğer soru işareti olduğunu dile getirdi.

Yüksel, “Maraş, Adana’ya göre imkan bakımından bir alt kademededir. Yanı başımızda Mersin ve Hatay var. Ayrıca sağlık alanında bu kadar teknik imkanımız var deniliyor. Bu imkanlar varsa hasta neden ambulans uçakla daha iyi imkanları olan İstanbul ya da Ankara’ya sevk edilmemiştir?” diye sordu.  

6 SAAT DOKTOR YOK DENİLEREK BEKLEDİ

Mıdık Mahallesi’nden alınan hastanın, yol üzerinde başka hastaneler varken Adana Şehir Hastanesine kaldırılmasını anlamadıklarını ifade eden Sarılar’ın kardeşi Cemal Sarılar, “Neden Adana’da başka bir hastaneye kaldırılmadı? Adana’da 6 saat boyunca nasıl bir kalp damar cerrahisi bulunamaz?” diye sordu.

Acil serviste ağabeyinin aort damarının iğne deliği kadar yırtık olduğunun tespit edildiğini ifade eden Sarılar, “Buna rağmen Maraş’a sevk ettiler. Burada gece 4 gibi müdahale edildi” dedi. Maraş’ta ameliyattan sonra ağabeyinin enfeksiyon kaptığını, sonradan da ölüm haberinin verildiğini anlatan Sarılar, kalp krizinde ölümün olağan olduğunu ama ağabeyinin hastaneler şehri denilen Adana’dan Maraş’a sevk edilmesinin anlaşılmaz olduğunu dikkat çekti. Ağabeyinin neden Maraş’a sevk edildiğini anlayamadıklarını belirten Sarılar “Acı verici olan ve bizim sorduğumuz soru zaten bu. Adana’da başka bir hastane yok mu? 112 Acil Servis Koordinasyonundan en yakının Maraş olduğu söylendi. Kanamalı ve acil bir hastayı neden Maraş’a gönderdiklerini anlamadık” diye konuştu.

ADANA ŞEHİR HASTANESİ: PROSEDÜR BÖYLE 

Basın danışmanı aracılığı ile konuya dair bilgi aldığımız Şehir Hastanesi yetkilileri, KVC operasyonlarının ölüm riski yüksek ekiple gerçekleştirilen önemli operasyonlar olduğunu belirterek o saatte tek ekibin görevli olduğunu, ekibin de ölüm riski olan ağır bir vakada olduğu, o ameliyatın da 10-12 saat sürdüğü bilgisini iletti.

Yetkililer yer olmama gibi bir durum olmadığını öne sürerek “Sadece yoğun bakımın boş olması yetmez. Ameliyatı yapacak ekip de olması lazım. Ameliyata uygun yakın yer olması lazım. 112 ile koordineli çalışıyorlar. En yakın Sütçü İmam Üniversite Hastanesi var. Normal izlenen prosedür böyle. Bazen Kayseri’ye de hasta gönderiyoruz. Onlar da bize gönderiyor” dedi.

Haberimizin yayımlanmasının ardından konu MEclis gündemine taşındı. CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, haberimiz üzerine sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.

CHP’li Bulut, saniyelerin bile önemli olduğu kalp krizinde erken müdahalenin hayat kurtardığını belirterek “17 Kasım 2018 günü kalp krizi geçiren 65 yaşındaki Burhan Sadık Sarılar tam donanımlı olduğu iddia edilen Adana Şehir Hastanesine getirilmiştir. Acil serviste 6 saat bekletilen Sarılar, müdahale edecek uzman doktor ameliyatta olduğu için 3 saatlik mesafede olan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Hastanesine gönderilmiştir.

Hastayı taşıyan ambulans Adana’yı çıkmadan arızalanmış, yeni ambulans gelene kadar yarım saat daha vakit kaybedilmiştir. Enfeksiyon kaptığı için iki kez  ameliyat olan Sarılar, 10 gün sonra hayatını kaybetmiştir” dedi.

CHP’li Bulut, Bakan Koca’nın yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:

■ Adana’da 6 saat boyunca bir kalp damar cerrahisi bulunamamasının gerekçesi nedir?

■  Sarılar’ın hastaneye getirildiği gün kalp damar cerrahi servisinde yer olduğu iddiası doğru mudur? İddia doğruysa hasta neden yoğun bakım servisine alınmamıştır?

■ Mıdık Mahallesi’nden alınan hasta yol üzerinde başka hastaneler varken Adana Şehir Hastanesine sevk edilmesinin gerekçesi nedir?

■ Bütün hastaların Adana Şehir Hastanesine yönlendirilmesi konusunda Bakanlığınız tarafından herhangi bir talimat verilmiş midir?

■ Kanamalı ve acil bir hasta, imkanları Adana’ya göre daha kısıtlı olan Kahramanmaraş’a neden gönderilmiştir?

■ Hastayı sevk etmek için neden şehirdeki diğer hastaneler ya da ambulans uçak aracılığıyla büyük şehirlerdeki hastaneler tercih edilmemiştir?

■ Adana Şehir Hastanesinde kaç sağlık personeli ve doktor çalışmaktadır? Uzmanlık alanlarına göre dağılımı nedir? 

ERDOĞAN: BİZDEN ÖNCE MR, AMBULANS MI VARDI?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haziran ayında katıldığı bir televizyon programında şehir hastanelerini örnek göstererek şunları söylemişti: “Proje bizim işimiz. Avrupalı buraya gelsin. Bu hastanelerin müşteri sayısı artsın istiyoruz. Tek derdimiz kalite sahibi doktorlarımızı artırmak. Onları artırdığımızda bu hastanelerin müşterisi çok daha artacak.”

Aynı zamanda sağlıkta çok önemli adımlar attıklarını iddia eden Erdoğan sözlerini şöyle sürdürmüştü: “Biz gelmeden önce MR mı vardı, tomografi mi vardı? Geldiğimizde birkaç tane kırık dökük ambulans vardı. Eskiden köpeklerin çektiği ambulans ile götürülürdü. Şimdi paletli ambulanslar var. 5 bin ambulansı sağlık örgütümüze dahil ettik. Yapıyoruz ve yapacağız. Mutluluk bu, huzur bu.”

Reklam
ÖNCEKİ HABER

Adı halk pazarı ama halk bir şey alamıyor

SONRAKİ HABER

Kadıköy esnafı: Fiyatlar yarı yarıya arttı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...