22 Haziran 2018 16:49

9. İstanbul Uluslararası Opera Festivali başladı

9. İstanbul Uluslararası Opera Festivali, İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası ile Korosu'nun eşlik ettiği Nino Machaidze'nin konseriyle başladı

Fotoğraf: Basın bülteni

Paylaş

Özlem ERTAN

Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen İstanbul Uluslararası Opera Festivali, 21 Haziran akşamı, İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası ile Korosunun eşlik ettiği, ünlü soprano Nino Machaidze’nin konseriyle başladı. Sanatseverlerin son yıllarda aralarında La Scala’nın da olduğu pek çok önemli sahnede izlediği Nino Machaidze, Türkiyeli izleyicilerin de yakından tanıdığı bir isim.

Gürcistan doğumlu dramatik koloratur soprano, 2006 yılında İstanbul’da düzenlenen Leyla Gencer Şan Yarışması’nda birinci olmuştu. Akabinde uluslararası başarılar ve albüm kayıtları geldi. Aslında 9. İstanbul Uluslararası Opera Festivali’nin açılışında Nino Machaidze’nin yer alması tam bir sürprizdi. Soprano Kristine Opolais’in aniden rahatsızlanması sonucu son anda solist değişikliğine gidildi.

MOZART’TAN VERDİ’YE

Zorlu PSM’deki açılış konserinde İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası ile Korosu da en az solist kadar önemli rol oynadı. Nino Machaidze’nin güzel sesinden beş arya dinleyebildik ve “Keşke biraz daha sahnede kalsaydı” demeden duramadık. Türkiyeli sanatseverlerin, uzun yıllar İstanbul Operası’nda genel müzik direktörü ve orkestra şefi olarak görev yapması nedeniyle çok iyi tanıdığı Antonio Pirolli yönetimindeki müzisyenler ile Paolo Villa yönetimindeki koro, başarıyla icra ettikleri parçalar ile konserin başarısında önemli rol oynadı.  

Konser, Mozart’ın sevilen operası Figaro’nun Düğünü’nün kıvrak ve hareketli ezgilerden oluşan uvertürü yani giriş müziği ile başladı. İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası, “akıllı uşak Figaro”nun, zekası sayesinde emrinde çalıştığı Kont’u alt etmesinin eğlenceli öyküsünü anlatan bu operanın uvertürünü ustalıkla yorumladı. Ardından alkışlar eşliğinde sahneye çıkan Soprano Nino Machaidze, Figaro’nun Düğünü’nden Suzanna’nın aryası Deh Vieninon Tardar’ı seslendirdi. Bu aryada sanatçıyı peslerinin doluluğu ve gücüyle takdir ettik. Akabinde orkestradan Rossini’nin Hırsız Saksağan uvertürünü dinledik. Bu hareketli parçayı Dvorak’ın Rusalka operasından meşhur soprano aryası Ay’a Şarkı takip etti. Nino Machaidze, bu son derece etkileyici aryanın hakkını verdi. “Piano” denilen hafif tonlarda sesine hakimdi ve icrası başarılıydı. İlk yarının kalan kısmında Mascagni’nin Cavalleria Rusticana operasının giriş müziği ve Verdi’nin Il Trovatore operasının Çingeneler Korosu vardı.

ROMEO VE JULİET İLE FİNAL

İkinci yarının repertuvarında Verdi eserleri ağırlıktaydı. İtalyan Besteci Giuseppe Verdi’nin İtalya’nın birleşmesi ve özgürlüğü için verdiği mücadele pek çoklarınca bilinir. Besteci, Nabucco operasının Esirler Korosu’nu yazarken özgürlük özlemini notalarına yüklemiştir. Konusu Babil’de geçen Nabucco’nun Esirler Korosu’nu İstanbul Devlet Opera ve Balesi Korosu başarıyla yorumladı. Verdi’nin Macbeth operasından Patria Oppressa, korodan dinlediğimiz diğer parçaydı. Bellini’nin Norma operasının uvertürü ile Puccini’nin Manon Lescaut operasının intermezzosunu ise İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrasından dinledik.

Soprano Nino Machaidze, ikinci yarıda ilk olarak Puccini’nin La Boheme operasından Mimi’nin aryası Mi Chiamano Mimi’yi söyledi. Finali ise sesinin genişliğini ve tizlerini gösteren bir arya ile yaptı. Charles Gounod’nun Romeo ve Juliet operasından Je Veux Vivre’de Nino Machaidze’nin güzel sesinin keyfine vardık. Parlak tizleriyle ve sesinin kıvraklığıyla kelimenin tam anlamıyla kulaklarımızın pasını sildi. Seyircilerin ısrarlı alkışları üzerine bir de Puccini’nin Gianni Schicchi operasından O Mio Babbino Caro’yu söyledi. Doğrusu hem sesi ve yorumuyla hem de aktris Angelina Jolie’ye benzerliğiyle tanınan sanatçının sesine doyamadık.

FESTİVAL DEVAM EDİYOR

9. İstanbul Uluslararası Opera Festivali ise devam ediyor. Mozart’ın Saraydan Kız Kaçırma operası, Yekta Kara’nın rejisiyle, Şef Zdravko Lazarov yönetimindeki İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası tarafından 28-29 Haziran’da İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin bahçesinde sahnelenecek. Verdi’nin La Traviata operası, festivalin kaçırılmaması gereken temsillerinden. Macerata Opera Festivali için hazırlanan ve farklı dekor anlayışıyla ilgi çeken prodüksiyon, İtalya’dan geliyor. 3-4 Temmuz’da Zorlu PSM’de sahnelenecek eserde yurt dışında başarı kazanan Türkiyeli soprano Burcu Uyar’ın yanı sıra ünlü Tenor Georgio Oniani ve dünyanın en önemli baritonları arasında sayılan Vladimir Stayanovda oynuyor. Festival 7 Temmuz akşamı, Nikos Kazancakis’in romanından uyarlanan, müziği Mikis Theodorakis’e ait olan ve korolu bölümleriyle dikkat çeken Zorba balesi ile sona eriyor.

ÖNCEKİ HABER

Şair Mustafa Köz: Unutma kanında bir balık gibi sıçrayan acıyı

SONRAKİ HABER

Bilirkişi, Cumhuriyet’e ve Ahmet Şık’a hakaret etti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...