26 Mayıs 2016 01:00

Fenerbahçe'nin basketbol başarısı kalıcı olur mu?

Fenerbahçe'nin basketbol başarısı kalıcı olur mu?

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Eurolig’de Fenerbahçe’nin CSKA Moskova ile final oynamasının ardından memleket spor medyasında genelde dolgu malzemesi olarak kullanılan basketbol kısa bir süreliğine de olsa gündemin merkezine oturdu.
Geçen sezon, tarihinde ilk defa “dörtlü finale” kalan Fenerbahçe, bu sezon başarısını bir adım daha ileri taşıyarak finale kalmayı başardı.
Final maçı oynanmadan önce gerek Takımın Koçu Zeljko Obradovic, gerekse Genel Menajer Yardımcısı Ömer Onan, “Final oynamak önemli ama daha da önemlisi her sene dörtlü finalde yer almayı başarmalıyız” diyorlardı.
Gerçekten de Fenerbahçe iki sezondur, Avrupa’nın birçok basketbol devini arkasında bırakarak, dörtlü finale kalmayı başarmıştı.
Bu sezon Real Madrid, Barcelona, Olympiakos, Panathiakos, Maccabi gibi “dörtlü final”lerin gediklisi takımları geride bırakarak final oynanması önemli bir başarıydı ama esas soru önümüzde duruyor. Bu başarı, bu sezona özgü tesadüfi bir başarı mı yoksa Fenerbahçe iki sezondur sürdürdüğü “dörtlü final” katılımını kalıcı bir başarı haline getirebilecek mi?
Bu soruya net bir yanıt vermek zor, ama bazı ipuçlarını değerlendirebiliriz.
Bir alışkanlık olarak futbol dışındaki branşlara hâlâ “amatör branşlar” diyoruz ama basketbol ve voleybolunda, “endüstriyel futbolun” izinden giderek profesyonelleşmesinin üzerinden hayli uzun zaman geçti.
Eurolig’de boy gösteren basketbol takımlarının bütçesi, memlekette “süper” etiketli ligde oynayan birçok takımdan daha yüksek.
Sadece bir örnek vermek gerekirse, Kuzey ve Doğu Avrupa basketbol takımlarını bir araya getiren VTB Birleşik Liginin verilerine göre Fenerbahçe’nin finalde rakibi olan CSKA Moskova’nın bu sezon bütçesi 40 milyon avroydu. Fenerbahçe Spor Kulübünün bütçe verilerine göre ise basketbol takımına bu sene ayrılan miktar 28 milyon avro oldu. VTB gibi verileri kamuoyuyla paylaşılmadığı için, kesin rakam bilinmese de, Real Madrid’in 40 milyon, Barcelona’nın ise 35 milyon avro seviyesinde bütçeleri olduğu biliniyor. Eurolig’in bütün diğer başarılı takımları göz önünde bulundurulduğunda her sene benzer seviyede başarılara imza atmak için ortalama 30 milyon avroluk bir bütçeye ihtiyaç duyulduğu anlaşılıyor. Sayılan büyük takımlar içinde, basketbolda en az bütçeye sahip olanın Fenerbahçe takımı olduğu birçok kaynak tarafından teyit ediliyor.
Peki, Fenerbahçe’nin gelirlerinin kaynağı ne? Bilet satışlarından yaklaşık 5 milyon avro, sponsorluk gelirlerinden yaklaşık 15 milyon avro elde edilirken geriye kalan miktar futbol takımının gelirlerinden aktarılıyor. Bu aktarma diğer “amatör” branşlar içinde geçerli. Daha açık altını çizmek gerekirse, futboldan elde edilen gelirlerle başta basketbol ve voleybol olmak üzere “amatör” branşlar destekleniyor.
Ancak, UEFA’nın finansal fairplay çerçevesinde futbol kulüplerinde bütçelerin dengelenmesini istemesi ve birçok takıma ceza yağdırması artık futbol bütçesinden amatör branşlara kaynak aktarmanın pek de mümkün olmadığı anlamını taşıyor. Bunun anlamı ise kalıcı bir başarı için ya sponsorluk ve bilet gelirlerini yükseltmek gerekiyor ya da amatör branşlarda küçülmeye gitmek zorunluluk olarak ortaya çıkıyor. Nitekim ana branşı futbol olan birçok kulüp “amatör” branşlarda büyük ölçüde küçülmeye gitmek zorunda kaldılar.
Bir diğer garabet de memlekette şu an yürürlükte olan mevzuata göre “amatör” branşlarda ne vergi indirimi ne de devlet desteği var. Oysa siyasal iktidara yakın pek çok kulüp yönetimine, futbola harcanmak üzere “örtülü”, “örtüsüz” devlet desteği verildiği de bir gerçek.
Peki, bu manzara bize ne gösteriyor?
Beğenelim, beğenmeyelim, “endüstrileşmiş” spor dallarında başarıya ulaşmanın yolu yüksek bütçelerden geçiyor. Bu nedenle Eurolig zirvesinde sürekli yer almanın ilk şartı da en az rakipleriniz kadar bir bütçeyi harekete geçirebilmekten geçiyor. Yazının başlığında yer alan sorunun yanıtı da, bu olgudan geçiyor. Fenerbahçe basketbol takımı zirvede kalıcılığı yakalayabilir mi? Bunu önümüzdeki sezonun bütçeleri belli olduğunda göreceğiz.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...