30 Nisan 2016 01:00

1 Mayıs, işçi sınıfının uluslararası bayramı!

1 Mayıs, işçi sınıfının uluslararası bayramı!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

1 Mayıs; İşçi Sınıfının Uluslararası (enternasyonal) Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü, yarın Japonya’dan ABD’ye, Rusya’dan Arjantin’e, bütün dünyada kutlanacak.

Çünkü 1 Mayıs; sadece şu ya da bu inanç ya da siyasi tutumdaki işçilerin değil bütün işçilerin, şu ya da bu ülkenin işçilerinin değil bütün dünyanın işçilerinin “Uluslararası Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü”dür; bütün dünyanın işçilerinin bayramıdır.
Çünkü bütün dünyanın işçileri; her ne kadar ayrı ülkelerden, ayrı uluslardan, ayrı inançlardan olsalar da onlar, bir tek sınıfın, dünya işçi sınıfının bölükleridirler. Bu yüzden de 1 Mayıs bütün dünyanın işçilerinin bayramı olarak kutlanmaktadır. Onun için; Japon işçiler de ABD’li işçiler de, Hindistan’ın, Çin’in, Almanya’nın, İngiltere’nin, Türkiye’nin, Mısır’ın, İsrail’in, Filistin’in işçileri de birbirine çok benzeyen taleplerle 1 Mayıs’ı kutlamak için alanlara çıkmakta, ellerinde neredeyse aynı talepleri ifade ettikleri pankartları taşıyarak, benzer talepleri haykırarak, yumruklarını aynı kararlılıkla sıkarak, ayaklarını aynı tempoyla yere vurup aynı yolda yürüme heyecanıyla kol kola girerek alanlara çıkmaktadırlar.

SALDIRILARA KARŞI YANIT GÜNÜ!

Son çeyrek yüzyıldan beri, sermayenin uluslararası saldırısı altında, önemli hak kayıplarıyla 1 Mayısları kutlayan dünya işçileri, 2016 1 Mayısı’nı bu saldırıların daha da ağırlaşıp etkisini hissettirdiği koşullarda kutluyor, kutlayacak.

Ama aynı zamanda, 2016 1 Mayısı’na, başlıca kapitalist ülkeler başta olmak üzere işçiler, grevlerle, direnişlerle giriyorlar.
Daha önceki gün Fransa’da yüz binlerce işçi ile lise ve üniversite öğrencisi, işten çıkarmaları kolaylaştıran, çalışma saatlerini artıran, işçilerin yüzyıllık kazanımlarını yok sayan ve sözleşmeleri iş yerindeki işçi temsilcileriyle patronların anlaşmasına indirmeyi amaçlayan yasa girişimine karşı alanlara çıktılar. Dahası yaklaşık son üç aydan beri Fransa’da işçiler ve öğrenciler, işçi sınıfının ve emekçilerin kazanımlarına saldıran bu yasa girişimini ortak eylemleriyle protesto ediyor.

Almanya’da IG Metal ve Ver.di sendikalarına üye 7 milyon işçi TİS uyuşmazlığı ile 1 Mayıs’ı karşılıyor. İşçiler ve sendikaları uyarı grevleriyle patronları ve hükümeti uyarıyorlar.

İngiltere’de sağlıkçıların eylemleri de protestolarla, kısmi grevlerle sürüyor. Yunanistan, Romanya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Portekiz gibi AB üyesi ülkelerde sermayenin kesintisiz saldırıları karşısında işçilerin grevleri, gösterileri, direniş eylemleri de eksik olmuyor.

ABD’de ise 40 bin telekomünikasyon işçisi iki haftadır grevde.

Nijerya’da enerji işçileri, Burkina Faso’da otobüs şoförleri, Nijer’de petrol işçileri, İsrail’de yerel yönetim işçileri, Vietnam’da elektronik işçileri, 1 Mayıs’ı grevler, direnişlerle karşılıyor.

SINIFSIZ, SÖMÜRÜSÜZ, SAVAŞSIZ BİR DÜNYA İÇİN 1 MAYIS’A!

Elbette 1 Mayıs işçilerin uluslararası ve ulusal düzeydeki en acil taleplerinin dile getirildiği bir gündür. Ama sadece işçilerin sınıfsal taleplerinin değil aynı zamanda emperyalizmin, kapitalizmin dünyayı içine sürüklediği, iç savaşlara varan çatışmalara, dünyanın yeniden paylaşımı için yapılan girişimlere, birer birer ülkelerin sermaye hükümetlerinin iç ve dış politikalarına karşı mücadele günü olarak da biçimlenmekte, bütün bu sorunlar karşısında işçi sınıfının taleplerinin dile getirildiği bir gün olacaktır, olmalıdır.

Bu yüzden de 1 Mayıs aynı zamanda dünya işçi sınıfının nasıl bir dünya talep ettiğinin ve bu taleplerini gerçekleştirmek için harekete geçme azmi ve kararlılığının da ifade edildiği bir gün olacaktır.

İşçi sınıfının nasıl bir dünya istediğine ilişkin talepler, elbette ülkelerdeki işçilerin örgütlülük ve bilinç düzeyleriyle paralel olarak sloganlara, pankartlara yansıyacaktır. Ama her halükarda, gerek tarihsel misyonu gerekse 127 yılı bulan geçmişi içindeki oluşumu ile 1 Mayıs, 2016’da da barış içinde sömürüsüz, sınıfsız bir insanlık dünyası talebinin de alanlardan yüksek sesle haykırıldığı bir gün olarak kutlanacaktır.

Dünyanın içinden geçtiği koşullar, bu yıl 1 Mayıs’ın, bu talebin geçmiş yıllara göre daha öne çıkacağı bir 1 Mayıs olarak  kutlanacağını gösteriyor.

1 Mayıs bütün dünyanın işçilerine, geleceğini işçi sınıfının geleceğine bağlamış herkese kutlu olsun!  

YAŞASIN 1 MAYIS!

YAŞASIN İŞÇİ SINIFININ ULUSLARARASI BİRLİK DAYANIŞMA  VE MÜCADELE GÜNÜ!


SİYASİ LİTERATÜRE YENİ BİR KATKI: ‘KORKUNÇ AMA EVET!’

Fezlekesi Meclise gelen milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması arkasında HDP’nin Meclis dışına itilmesi oyunu, TBMM Anayasa Komisyonunda görüşülmeye başlandı!

Bir gün önce Meclis Genel Kurulunda HDP’li vekillerin linç edilmesi girişimi, Anayasa Komisyonunda “dokunulmazlık”ların görüşüldüğü oturumlarda da sürdü. Komisyonun iki oturumunda da kavga çıktı. AKP’li vekillerin çoğunluklarına dayanarak komisyonun çalışmalarını baskı altına alma girişimlerinin yol açtığı kavgalar, bir yanıyla da “sahadaki” gerilimin Meclise yansıması oldu.

CHP’nin dokunulmazlıklar karşısında, “Anayasaya aykırı ama evet” biçimindeki tavrı komisyon toplantılarına da AKP önerisine destek biçiminde yansıyor. Bu yüzden de CHP’li üyeler AKP’nin hak-hukuk tanımaz tavrı karşısında sessiz kalmayı tercih ediyor.

Dahası CHP Sözcüsü Bülent Tezcan; “AKP teklifi korkunçtur, Anayasa’ya, insan haklarına aykırıdır. Ama evet diyeceğim. Hayır dedi dedirtmem” diyerek siyasi literatüre yeni bir “tercih” biçimi eklemiş oldu.

Çünkü bugüne kadar siyasette “ehvenişerciliği”, “Anayasayı bir kere ihlalden bir şey olmazcılığı”, “Yetmez ama evetçiliği” duymuştuk, ama bu sefer CHP Milletvekili Tezcan, “Korkunç ama evetçiliği” siyasi literatüre katarak, “Bir kere ihlalden bir şey olmazcılığı”, “Yetmez ama evetçiliği” de “ehvenişerciliği” de gölgede bıraktı.

Tezcan’ın katkısı vatana millete hayırlı olsun!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa