13 Şubat 2016 00:58

Barış için adım atmak...

Barış için adım atmak...

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Silopi’de Cizre’de, Sur’da devletin kendi halkına uyguladığı şiddete, açtığı savaşa ilişkin ne yazsam eksik kalacak... Hangi birinden söz etmeli? Ölü bedeni buz dolabında bekletilen Cemile çocuk, elindeki beyaz bayrağa güvenerek sokağa çıktığı halde defalarca vurularak öldürülen ve ölü bedeni 7 gün sokak ortasında kalan Taybet ana, evinde anasının koynunda vurulup dedesinin kucağında hastaneye götürülürken yeniden kurşunlanarak öldürülen 3 aylık Miray bebek... Cizre’de yaralı halde sığındıkları bodrumda, bekledikleri ambulansın geçişine izin verilmediği için yaşamlarını yitiren -ölüme terk edilen ya da öldürüldükleri söylenen- onlarca insan... Ve zulüm... Sınırsız iktidar hırsıyla, halk çocuklarını kendi halkına karşı ölmeye öldürmeye gönderen, bir halkı ezip yok etmek için toplarla bombalarla evlerini başlarına yıkan, insanların ölü bedenlerini sokaklarda bekleten, soyup teşhir eden; “Çocuklar ölmesin” demeyi suç sayan, bu talebi dile getirenleri cezalandıran zulüm... Bu uygulamaları açıktan ya da içten içe destekleyen, öldürülen Kürt sayısını yetersiz bulduğunu ilan etmekte sakınca görmeyen sevgisizlik, acımasızlık, ırkçılık... Ve duyarsızlık... Binyıllardır bir arada yaşadığı, acıyı ve sevinci paylaştığı kardeşlerine dönük saldırılara, kalanların sürgün edilmesine, kış günü yok yoksul aç açık bırakılmasına, çocukların öldürülmesine sessiz kalan; okulların kapatılıp 114 bin çocuğun öğretmensiz, eğitimsiz bırakılmasını görmezden gelen duyarsızlık...

Ne ki yaşam tek renk değildir; karşıtlarını da barındırır içinde. Kıştan sonra bahar gelir bütün renkleriyle; acılar sevinçlere dönüşür bir çocuğun doğumuyla. Baskıların karşısında direnç, mücadele ve umut vardır; savaşların karşısında barış mücadelesi. Hangi birinden söz etmeli? Kadınların yaşamlarını hiçe sayıp beyaz bayraklarıyla öne atılması... Ülkemizdeki onurlu bilim insanlarının “Suça ortak olmayacağız” diye seslerini birleştirdikleri imza kampanyası... Bilim insanlarının sesine ses katan edebiyatçıların, sinemacıların, tiyatrocuların, işçilerin-sendikacıların, hekimlerin, avukatların, mühendislerin, taraftar gruplarının ve ülkemizdeki “barış isteyen herkes’in bir araya gelip barış çığlığını yükseltmesi... Barış isteyen kitlelerin; iktidarın tutuklama, soruşturma, işten atma vb. baskı ve yasaklarla susturmaya, geriletmeye çalıştığı barış taleplerinde ısrarcı olması, geri adım atmaması; umuttur. Cizreli kadınların, bombalar ve kurşunlar arasında oyaladıkları beyaz tülbentleri ülkenin her yanındaki kadınlara göndermesi umuttur; barış için seslerini yükselten Barış için Kadınlar’ın, “yanınızdayız” diyerek bir uzun yolculuğa çıkışı umuttur. Şarkılarda, oyunlarda, filmlerde, romanlarda, şiirlerde barış isteğinin dile getirilmesi umuttur. Çocukların barış şarkıları söylemesi, barıştan söz eden öykü, şiir, roman okumaları umuttur. Barış için mücadeleyi yükseltirken iyi, güzel, doğru ve haklı olan her şeye savaş açan anlayışa karşı “şiir, roman, film” yanı başımızda olsun; barışın önce içimizde başladığını, barış için ilk adımı kendimizin atması gerektiğini anımsamak, anımsatmak için... Kemal Yalçın’ın “Nerede Başlar Barış?” şiirinde söylediği gibi...
“Barış,
önce içimizde başlar
kendimize karşı.
Barış,
annenin dilinde,
sütünün akında başlar.
Barış,
konacak isimde,
edilen duada başlar.
Barış,
oyunda oyuncakta,
öğretilen şarkılarda başlar.
Barış,
kundakta kucakta,
barış, yuvada okulda başlar.
Barış,
yazılan tarihte,
okutulan kitaplarda başlar.
Barış,
bilimde teknikte,
barış, gerçeğin ölçüsünde başlar.
Barış,
komşunun evinde,
toplumun vicdanında başlar.
Barış,
renkte, seste, çizgide,
barış dikilen heykelde başlar.
Barış,
inançta ibadette
barış tapınaklarda, mabetlerde başlar.
Barış,
sevgide sevide,
barış, düşünen beyinde başlar.
Barış,
insanı, dünyayı, evreni
sevmekle başlar.
Herkes başlayabilir barışa.
Herkes soluyabilir barışı.
Herkes ilk adımı kendisi atmalı
Küçük küçük,
Nakış nakış.”

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...