29 Ocak 2016 01:00

Kime Anayasa

Kime Anayasa

Fotoğraf: Envato

Paylaş

1 Kasım seçimleri sonrasında daha hükümet kurulmadan yeni Anayasa gündeme taşındı. Hükumet kurulduktan sonra ise ilk işi yeni bir Anayasayı gündemine almak oldu. Mecliste komisyonlar kurulur kurulmaz Anayasa içinde uzlaşma komisyonu kurulmasına başlandı.
Mevcut yasalar niye değiştirilir? Cevap çok basittir;ihtiyaçlara cevap vermediği için değiştirilir veya tümden yeniden oluşturulur. Yıllardır ülkede yaşayan “biz” ler 12 Eylül Darbe Anayasının hatta 1924’den bu tarafa yürürlükte olan ve günümüze kadar intikal eden tüm maddeleri ile birlikte mevcut Anayasasınn yırtılıp çöpe atılması ve yeni bir ortak yaşam sözleşmesi yapılması gerektiğini her fırsatta söylüyoruz.
Sanki ülke çok özgürce yönetiliyor da mevcut Anayasa bu özgürlük ortamını taşıyamıyor. Sanki Alevilerin ibadethane, inanç, kimlik ve asimilasyon sorunu çözülecek ama mevcut Anayasa buna müsaade etmiyor.
Sanki Cemevlerine Hükümet ibadethane diyor da Anayasa müsaade etmiyor. Sanki Hükümet zorunlu din dersleri AİHM kararları da ortadayken Anayasal zorunluluk olmaktan çıkartılmalı diyor da karşı çıkan var. Sanki AİHM kararına rağmen Cemevlerine ibadethane dememek için türlü türlü (İrfan Merkezi gibi) isimler uydurulmasını Anayasa söylüyor. Sanki okulların bilime göre değil de inanca göre eğitim öğretim vermesini Hükümet istemiyor da Anayasa zorluyor. Sanki bu Hükümet 12 yıl boyunca başörtüsü yasağını kaldıracaktı da Anayasa müsade etmedi. Sanki Hükümet Kürtlerin anadilinde eğitim hakkı başta olmak üzere dğer haklarını sağlamak istiyor da Anayasa engel oluyor. Sanki işçilerin, emekçilerin yaşam koşullarının düzeltilmesini Hükümet istiyor da Anayasa engel oluyor. Sanki modern köleliğin en kötü örneği olan taşeronluğu Hükümet ortadan kaldırmak istiyorda Anayasa karşı çıkıyor. Sanki Ermenilerin, Rumların, Süryanilerin, Romanların, sanki kadınların, gençlerin, LGBTİ’lerin yaşadıkları sorunları çözme konusunda Hükümetin bir niyeti, iradesi var da Anayasa bu iradeye engel oluyor.
Tam tersinden düşünürsek; Hükümet tekçi, asimilasyoncu ve özgürlükleri kısıtlamak niyetinde de sanki Anayasa çok özgürlükçü, çok fazla insan hak ve özgürlüklerini sağlayan nitelikte o yüzden Hükümetin oyununu bozuyor.
Anayasa Hükümet gibi, Hükümet de Anayasa gibi. Tekçi, inkarcı, asimilasyoncu, imhacı özellikleri ile bir birbirlerinin aynası durumundalar. Peki dertleri nedir, niye değiştirmek istiyorlar bu Anayasayı? Cevabını herkes biliyor ama büyük çoğunluk söyleyemiyor; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkan olmak istiyor ve Anayasayı bu şekilde değiştirmek istiyor. Başkaca hiçbir nedeni yok, başkaca hiçbir ihtiyaç yok, niyet yok.
Bir kişi bütün ülkenin hatta bölgenin kaderiyle oynayıp, geleceğini kendi keyfine göre şekillendiriyor. Bölgeye gücü yetmese de ülkede durumu istediği gibi gidiyor. Gitmediği zaman da baskı, zulüm, kutuplaştırma, imha, boyun eğdirme politikalarıyla ve daha beter olursunuz tehditleriyle ülkeyi yeniden seçime götürüyor ve de başarılı oluyor.  Bunu yaparken önce Gülen cemaati ile ittifak yapıp sonra onların başını ezmek için Cemaatin düşmanları ile ittifak yapıyor. Kendisini başkan yapmayacağını beyan eden HDP’ye topyekün oy veren Kürt halkına boyun eğdirmek için eski Derin Devlet kırıntılarıyla iş birliği yapıyor. Bunları yaparken de Avrupa sesini çıkartmasın diye burnunu sokup karma karışık ettirdiği, yurdunu yuvasını, malını mülkünü, toprağını terkedip canını kurtarmak için göç yollarına koyulan Suriye halklarını tehdit olarak kullanıyor.
Bu şekilde bir Anayasa değişikliğinin kimin ihtiyacı olduğunu herkes biliyor herkeste görüyor ama kimileri kendi ikballerini beyefendiden kalan artıklarda buluyor, kimileri ise belki oyunu bozarız diyerek oyunun içine giriyor.
Hadi hayırlısı!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...