05 Mayıs 2015 00:41

Tahammülsüz zorbanın yıkılışı

Tahammülsüz zorbanın yıkılışı

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Seçimler yaklaşıyor. Siyasi partiler programlarını halka onaylatmak için hummalı bir çalışma içindeler. Sorunlar dağ gibi… Ülkemizin içinde bulunduğu durum, her bakımdan cehennemden beter oldu. Başımızda zorba ve zebaniler…
Peki, 7 Haziran’da biz halk olarak kimi, neyi, neden ve ne adına seçecek ya da reddedeceğiz. Genel panoramaya şöyle bir bakıldığında içinde bulunduğumuz durumun vahameti en çarpıcı hali ile ortaya çıkıyor.
Toplumsal hayatımız siyasal iktidarın otoriter faşizan uygulamaları ‘karartma günler’ yaşıyor sanki. İktidar sahiplerinin gözünü kan bürümüş. Hemen her gün muhalif kesimden birileri, öğrenci, işçi, çiftçi, sendikacı, gazeteci, sanatçı ya kovuşturmaya uğruyor veya gözaltına alınıyor ya da tutuklanıyor ve böylece toplumsal alanla ilişkisi kesilerek susturulmaya çalışılıyor.  
Bir yanda namuslu insanların yaşadığı işsizlik, yoksulluk gerçeği… Diğer yanda hırsızlık, yolsuzluk ve yalanla hüküm süren siyasi iktidarın ikiyüzlü, yalaka ve yardakçılarının şaşalı ve debdebeli hayatları…  
Önümüzdeki seçimler, yalancı ve hırsız, kendi jakoben iktidarının sürekliliği için hırs ve kinle halkı ezen, otokratik iktidar heveslileriyle, gerçeğin, doğrunun yanında yer alan, namuslu, alın teriyle kazanan, ezilmemek için demokratik hakkını bile kullanmasına izin verilmeyen, ama buna rağmen mütevazı bir hayat için uğraşan insanlar arasında geçecek.
Bu seçimler, hile ile servet edinen, devletin malını, halkın parasını utanmazca kendi rahatı için kullanan, halktan utanmaz münafıklarla, toplumu ve ülkesi için çalışan, emeğiyle geçinen dürüst insanlar arasında geçecek.
Bu seçimler, halka maval okuyan, komprador kılıklı, açgözlü, paraya ve mülkiyete tapan, din tüccarı, ceberut anlayış ile bu yalancı ve aynı zamanda talancı zihniyet karşısında yer alan namuslu, vicdanlı merhametli, eşit ve özgür bir dünya için kardeşlik hukuku temelinde yaşamak isteyenler arasında tercih yapmak için belki de son seçim olacak.
Bu seçimler tek millet, tek devlet, tek bayrak ve tek din diye ilkel, faşizan bir söylemi dayatan bir düşünce ile özgürlükçü, demokratik ve eşitlikçi, farklı düşünce ve dünyalara da kendini ifade etme ve yaşama olanağı ve zemini hazırlayan çoğulcu modern anlayış arasında geçecek.  
 Bu seçimler kendini ve hayatını sadece mal mülk üzerinden yaşayanlarla, hayatını sanat, edebiyat ve estetik duygularla kuran çağdaş insan modeli arasında geçecek.  
Bu seçimler, kalkınmayı sadece iktisadi bağlamda tanımlayarak, yol yapmak, köprü inşa etmek toplu konut yapmak, muhteşem kentler kurmak olarak algılayanlarla, içinde yaşadığı toplumda yılda ne kadar kitap basılıyor, ne kadar gazete dergi çıkıyor, kaç tanesi okunuyor, kaç tane sinema salonu var, ne kadar tiyatro sahnesi var, ne kadar insan sanat etkinliklerini takip ediyor, bu rakamların istatistiğe dahil edilmesini isteyenler arasında geçecek.
Bu seçimler şiddet yanlısı bir politika ile kendini ve iktidarını var edenle, sağlıklı bir toplum ve huzurlu bir gelecek için barışa ve özgürlüğe olanak tanımak isteyenler arasında geçecek.  Bu seçimler tek sesli, tek parça bir medya anlayışını kendine yardakçı ve destekçi olarak besleyenlerle, kağıtlı, sesli ve görsel medyanın daha özgür, daha çoğulcu, eleştiren, sorgulayan düşündüren ve farklı bir öneri getiren anlayışını savunanlar ve siyasette, yönetimde ve medyada monolitizme hayır diyen anlayış arasında geçecek.  
Bu ahlaksız, gaddar ve vicdansız zebanilerin ittifakı ile oluşmuş iktidarın, sinsi, aynı zamanda yılışık, benmerkezci, faşist uygulamalarından kurtulmak için namuslu insanlarla birlikte cesurca korkusuzca birlik oluşturarak mücadele ederek bu zorba iktidarı tarihin çöplüğüne gönderme zamanı geldi artık.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa