28 Nisan 2015 01:00

İnsansız hava araçları

İnsansız hava araçları

Fotoğraf: Envato

Paylaş

ABD Başkanı Obama Amerikan güvenliğinin (hegemonyasının) tek-taraflı askeri müdahalelerle sağlanabileceğini iddia eden Yeni Muhafazakarlara karşı Amerikan askerlerini Afganistan ve Irak’tan eve getirme sözüyle iktidara geldi. Yeni Muhafazakarların savaş kararlarını alırken Batı ittifakının diğer üyelerine danışmamaları ve askeri müdahalelerin meşruiyetine kendileriyle beraber hareket etmeye gönüllü devletlerle oluşturulan geçici koalisyonlara dayandırma girişimleri başarısızlıkla sonuçlandı. Fransa ve Almanya gibi Avrupa Birliği’nin temelini oluşturan iki ülkenin Bush’un Irak Savaşına muhalefeti Yeni Muhafazakarların bu politikalarının Amerikan hegemonyasına verdiği zararın önemli bir işaretiydi. Aynı yıllarda Amerikan üniversitelerinde mantar gibi biten Kamu Diplomasisi programları bu zararı telafi etme ve hegemonyanın meşruiyetini tamir etme girişiminin başladığını gösteriyordu. Bu ortamda iktidara gelen Obama Birinci Dünya Savaşı sonrasında Milletler Cemiyeti projesini ortaya atan Wilson’u hatırlatan çok-taraflı bir diplomasi izleyeceği vaadini verdi ve böylece henüz icraata bile geçmeden Nobel Barış Ödülünü aldı. Ne var ki Bush döneminin birçok uygulaması Obama yönetiminde de devam etti. Obama’nın başkanlıktan ayrılmasına aylar kala bir taraftan CIA’nin işkence yöntemleriyle ilgili rapor yayınlanıp özeleştiri verilirken, diğer taraftan insansız hava araçlarının (İHA) modern savaş stratejisinin kalıcı bir unsuru haline geldiğini tespit etmek gerekiyor.
Geçen hafta el Kaide’nin eline rehin tutulan biri Amerikalı diğeri İtalyan iki sivilin 15 Ocak’ta Pakistan’daki bir İHA saldırısında öldürüldüğünün ortaya çıkması bu operasyonların siyasi ve hukuki boyutunun ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi. The New York Times’da İHA programının kapsamlı bir değerlendirmesini yapan gazeteciler Mark Mazzetti ve Matt Apuzzo hem işkencenin kullanıldığı sorgulama programı hem de İHA programının mimarının CIA memuru Michael D’Andrea olduğunu vurguluyorlar. Dokuz yıl boyunca Pakistan ve Yemen’deki İHA operasyonlarını yöneten D’Andrea geçen ay – muhtemelen Ocak saldırısındaki sivil ölümlerin açığa çıkacağı anlaşılınca – sessizce başka bir göreve atanmış. Gazeteciler D’Andrea’nın  geçen sene Senato İstihbarat Komitesi tarafından yayınlanan raporda işkence suçlarının sorumlusu olarak ismi zikredilmeden bahsedilen CIA görevlisi olduğunu belirtiyorlar. D’Andrea terörist zanlılarını öldürmesi için özel bir şirket olan Blackwater’ı taşeron olarak tuttuğu için Kongre’deki gizli oturumda bir Kongre üyesi tarafından açıkça “katil” olarak suçlanmış. Senato’nun CIA’nin zanlıları kaçırma ve gözaltında işkenceye tabi tutma uygulamaları yüzünden eleştirilerin hedefi olan D’Andrea’nın, yine kendisinin tasarımı olan İHA programı hiçbir eleştiriye maruz kalmadığını vurgulayan gazeteciler, CIA’nin kendilerinden bu memurun ve diğer üst düzey görevlilerin ismini saklı tutmaları konusunda bir istek geldiğini yazıyorlar. D’Andrea’dan boşalan göreve yine CIA sorgulama programında kilit bir rol oynayan Chris Wood’un atandığını belirten gazeteciler, Obama’nın İHA programına son verme gibi bir niyeti olmadığının altını çiziyorlar (The New York Times, 25.04.2015).
Mahkemelerde Obama’nın Adalet Bakanlığı’nın operasyonlara zemin oluşturan hukuki mütaalayı gizli tutmaya çalışması, İHA operasyonlarının gerek Amerikan hukuku gerek uluslararası hukuk açısından ne kadar sorunlu olduğunun ve fiilen yeni bir rejime denk düştüğünün en açık kanıtını oluşturuyor. Üç farklı kurumun tuttuğu kayıtlara göre toplam 522 İHA saldırısında 476’sı sivil olmak üzere 3852 kişi öldürülmüş (Scott Shane, The New York Times, 24.04.2015). Yemen’de öldürülen siviller için Köln Anayasa Mahkemesi’ne açılan bir davayla İHA operasyonları artık uluslararası hukuk ve Alman hukuku açısından da tartışılır bir duruma geldi. Operasyonlarda İHAların ABD’deki pilotlar tarafından eşzamanlı kumanda edilebilmesi için Almanya’daki Ramstein üssüyle dünya yörüngesindeki bir uydunun bağlantısı gerekiyor. Konu üzerine ayrıntılı bir haber yayınlayan Der Spiegel dergisi, İHA programının sadece Kaideci teröristlere yönelik olduğuna ilişkin ABD savunmasını şöyle eleştiriyor: “Buna rağmen Avrupa’daki hiçbir uluslararası hukukçu ve NATO müttefiklerinin dışişleri bakanlıklarında çalışan hiçbir uzman, dünyayı her zaman her yerde geçerli olan bir öldürme ehliyetiyle aynı anda her yerde yürütülen bir savaşa bulaştıran bu Vahşi Batı bakışını kabul etmeye hazır değil” (18.04.2015).

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...