Alevileri kim temsil ediyor
Fotoğraf: Envato
Alevileri kimlerin temsil ettiği, Alevi kurumlarının Alevileri ve Aleviliği temsil edip etmediği konusu zaman zaman özellikle de seçimler sürecinde çokça tartışılan konulardan birisidir.
Bu temsiliyet meselesinde Alevi kurumlarını boşa düşürmek isteyenlerin sıkça başvurduğu gerekçe Alevi çoğunluğunun siyasi refleksi, yaklaşımları ve tercihlerinin Alevi kurumlarından farklılık arz etmesi argümanı üzerine oturmaktadır.
Alevilerin çoğunluğunun Alevi kurum yöneticilerinin aldığı siyasi kararlara ve siyasi yönlendirmelere riayet etmediklerini söylemek yanlış değildir. Ancak ayrım net olarak konulmalıdır ki Alevi kurumları Alevi bakışı ve Alevi hassasiyeti, önceliği ile meselelere bakıp açıklamalarını öyle yapmakta, tercihlerini ona göre belirlemektedirler. Alevilerin, Alevi öncelikleri ve Alevi hassasiyetiyle kurumlarca yapılan bu açıklamalara, siyasi yönlendirmelere riayet etmemeleri başka bir meseledir.
Kürtlerin yarısını, bazen yarıya yakınının kimi zaman da yarısından fazlasının Kürt siyasal hareketi ve onun siyasal partisi olan DEP-HADEP- DTP-BDP-DBP’yi dinlemedikleri gibi Alevilerin de yarısından fazlası Alevi kurumlarının siyasi yönlendirmelerini açıklamalarını dinlemeyebilirler. Ancak nasıl ki zaman zaman Kürtlerin çoğunun oyunu alan AKP’yi Kürtlerin siyasal temsilcisi olarak görmeyip daha az oy verdikleri BDP’yi (yeni ismiyle DBP) ve HDP’yi Kürtlerin siyasal temsilcisi olarak kabul ediyorsak Alevilerin temsiliyetini de bu mücadeleyi yürüten kurum ve kişiler dışında arayamayız. Aleviliğin temsilcisi Alevi kurum, kuruluşları ve bu kurum kuruluşlarda Alevilik mücadelesi ile yoğrulmuş, bedel ödemiş veya ödemeyi göze almış, bu mücadelenin aktivistliğini yapmış kişilerdir. Öyleyse kendisini Alevi olarak gören ve siyasete de Alevi hassasiyeti ile bakanların temsilcisi de bu kurum ve kişilerdir (ocaklar, dernekler, vakıflar, federasyonlar ve aktivistler).
Bunun yanı sıra Alevilerin büyük çoğunluğunun siyasi meselelere ve siyasi tercihlerine Alevi hassasiyetiyle bakmadıkları da başka bir gerçektir.
Alevi kurumlarının çabası Alevi toplumunu bu siyasi bilince taşımak olmalıdır.
Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ekmeleddin İhsanoğlu üzerinden yürüyen tartışmalarda Alevi kurumlarının İhsanoğlu’ya karşı yaptıkları açıklamaların Alevileri temsil etmediği iddiasını gündeme taşımıştı. Alevilik nasıl ki kendisini başka bir inancın ve dünya görüşünün karşıtlığı üzerinden var etmemişse, Alevi temsiliyetinde bulunan kurumlar da siyasetini bir karşıtlık veya yandaşlık üzerinden oluşturamazlar. Bunu yapanlar Alevi hassasiyetiyle değil başka kaygılar, korkular veya çıkarlar üzerinden bir belirleme yapmış olurlar. Alevi kurumları partilerin programlarına, adaylarına, pratiklerine, temsil ettikleri misyona, adayların Alevilere olan yaklaşımlarına ve Alevilerin taleplerine olan yaklaşımlarına bakarak tercihlerini ve söylemlerini oluştururlar, oluşturmalıdırlar.
Siyasi partiler de Alevi aday belirlerken (Tabii ki böyle bir dertleri varsa) bugüne kadar yapıldığı gibi “Ben de Aleviyim” diyen ama Alevilerin örgütlü mücadelesinin hiçbir yerinde bulunmamış kişilerden belirlememelidirler. Bu durum Alevilik mücadelesine ve o mücadele için yıllarını veren insanlara karşı saygısızlıktır ki toplum da bunu değerlendirecektir.
Aşk ile.
- Buruk sevinç 28 Haziran 2018 23:59
- HDP'nin baraj sorunu, tüm muhalefetin baraj sorunudur 11 Mayıs 2018 00:07
- HDP’siz sıfır baraj olur mu? 26 Nisan 2018 23:17
- Panik seçim 20 Nisan 2018 00:15
- Demokrasi ortaklığı 12 Nisan 2018 23:30
- Alevilerin Edremit çalıştayı 16 Mart 2018 00:15
- Aleviler geleceğini tartışıyor 09 Mart 2018 00:52
- Seçim ittifakı kanunundaki önemli ayrıntılar 23 Şubat 2018 00:15
- Muhalefet partilerinin genel kurulları 02 Şubat 2018 00:15
- Yaşasın savaş! 26 Ocak 2018 00:50
- CHP'nin solu 18 Ocak 2018 22:40
- HDP'deki eş başkanlık meselesi 12 Ocak 2018 00:15