25 Aralık 2014 01:00

Laiklik ve laik eğitim -3

Laiklik ve laik eğitim -3

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Dünyanın her yerinde eğitim sistemleri, egemen sistemin ve toplumun temel değerlerinin, dünya görüşlerinin çocuklara ve gençlere aktarılmasını sağlayan yapılar olarak bilinir. Bu nedenle eğitim sistemi ve okullar, aynı zamanda toplumsal ve kültürel değerlerin, o an için egemen dünya görüşünün bütün yönleriyle yeniden üretildiği alanlardır.
Okulların kültürel üretimdeki en önemli rolü, mevcut sınıf eşitsizliklerinin, toplumsal ve kültürel farklılıkların sınırlarını çizen, bu farklılıkları doğal ya da kaçınılmaz hale getirmesidir. Ancak diğer taraftan okullar, aynı zamanda, söz konusu farklılıkların sorgulanması ve eleştirisi üzerinden yürütülecek mücadelelere uygun ortam ve olanaklar da sağlar. Bu anlamda Türkiye’nin eğitim sistemi ve okullar, aynı zamanda laik, bilimsel, demokratik eğitimi savunanlar ile eğitim sistemini dini referanslara göre biçimlendirmek isteyenlerin sık sık karşı karşıya geldiği mücadele alanlarının başında geliyor.
Toplumda giderek derinleşen sınıfsal ve kültürel ayrışma, eğitim sisteminin dini kurallara göre düzenlenmesi ve giderek artan dini eğitim uygulamaları ile derinleşirken, bu durum aynı zamanda iktidarın eğitim sistemi ve toplumun geneli üzerindeki baskı ve denetimini arttıran bir işlev görüyor.
19. Milli Eğitim Şurasında alınan kararların büyük bölümünün din eğitimi ile ilgili olması, eğitimde bilimin geri plana itilerek, dini değerlerin ve referansların ön plana çıkarılması, eğitimden başlayarak toplumsal yaşamın bütün alanlarında laiklik ve laik eğitim mücadelesinin hayati bir önem taşıdığını gösteriyor.
Nerede gerçek anlamıyla laiklik ve laik eğitim varsa, orada gerçek anlamda din ve vicdan özgürlüğü olduğu gerçeğinden hareketle, laiklik ve laik eğitim mücadelesinin öncelikli sorunlarının başında, laikliğin “din düşmanlığı” ve “yasakçılık” gibi algılanmasına neden olan önyargılar geliyor. Oysa laik olmayan bir ülkenin eğitim sisteminin ne bilimsel olması, ne de bireylerin inançlarını özgürce yaşaması mümkün. Gerçek anlamda özgürlükçü ve laik olmayan bir eğitim sistemi ile bireyler arasında eşitlik ve adaleti sağlanamayacağı gibi, en temel hak ve özgürlükler alanının genişletilmesi de söz konusu olamaz.
Eğitim sisteminde yaşanan dönüşümler, içinde bulunulan ekonomik, toplumsal ve siyasal sistemin gelişim süreçlerinden ayrı ya da bağımsız değildir. Bu nedenle Türkiye gibi ülkelerde laiklik ve laik eğitim mücadelesi, okulda ve toplumda yürütülen demokrasi ve özgürlük mücadelesinden ayrı ele alınamaz. Eğitim sistemi ve okullar ya tamamen egemen ideolojiye teslim edilecek ya da çocuk ve gençlerin nasıl bir eğitim alması, nasıl bir toplumda yaşaması isteniyorsa, onun için mücadele edilecektir.
Tek başına eğitim sistemi, elbette sadece mevcut sistemi yeniden üreten okullar, öğrencileri, öğretmenleri ve velileri sistem karşısında zayıf, çaresiz, pasif varlıklara dönüştüren yapılar olarak görülemez. Aksine, eğitim sistemi ve okullar, birçok siyasal-ideolojik mücadelelerin ve çatışmaların, eğitimin özneleri tarafından (öğretmen, öğrenci, veli vb) gerek okul içinde, gerekse okul dışındaki örgütlenme ve mücadelelerle pratiğe aktarılan, bu anlamda sınıf mücadelesinin önemli bir alt başlığı olarak görülmek ve değerlendirilmek zorunda.
Değişik din, mezhep, inanç ve dünya görüşünden insanların gerçek anlamda “eşit yurttaş” olarak kabul edilebilmesi, devletin bütün inançlara eşit mesafede ve tarafsız olması yönündeki taleplerdeki ısrara, okullarda farklı kimlik, inanç ve dünya görüşleri arasında ayırım yapılmamasına bağlıdır.
Eğitimin gerçek anlamda demokratik, bilimsel ve laik bir içerikte örgütlenmesi, herkesin kendi anadilinde eğitim almasının sağlanabilmesi için faklı inanç, mezhep ve kimlikler başta olmak üzere, toplumun en geniş kesimlerinin ortak hedeflere doğru hep birlikte yürümesini ve mücadeleyi ortaklaştırmasını gerektiriyor.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...