Hükümetin Orta Vadeli Programı tutar!
Fotoğraf: Envato
Rakamlar söylüyor, ben değil.
Hükümet, Orta Vadeli Programı’nda “Rekabetçi bir iş gücü piyasasının oluşturulması temel amaçtır” diyor ya...
Hükümetin bu amaca ulaşması gayet mümkün; bakın, hükümet bu amaca nasıl ulaşacak...
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Aralık 2014 bülteni yayımlandı. Orta Vadeli Program’ın hedefiyle TÜİK 2014 ve 2013 Hane Halkı İş Gücü Anketi sonuçlarını karşılaştırdığımızda ortaya çıkan, hükümetin amacına ulaşması için “umut veren”, ama geri kalanımız için hazin manzara şu:
Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) 2013 verilerine göre, Türkiye’de yüksek okul veya fakülte bitirenlerin yüzde 22.75’i işsiz.
Eylül 2014 itibarıyla15-24 yaş grubunun yüzde 19.1’i işsiz. Yani her 5 üniversite mezunundan 1’i işsiz.
Tarım ve tarım dışı sektörde çalışanların toplam yüzde 35.7’si, yani her 3 kişiden 1’i herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışmakta. Yani kayıt dışı.
Eylül 2014 itibarıyla Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerin yüzde 10.5’i işsiz. Yani 3 milyon 64 bin kişi işsiz. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı, yani kentli nüfus arasında işsizlik oranı yüzde 12.7.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca SGK verileri esas alınarak hazırlanan ve 6356 sayılı Yasa’ya göre ilan edilen 2014 yılı iş kolu istatistiklerine göre, SGK’ye kayıtlı işçi sayısı 12 milyon 287 bin 238, sendikalı işçi sayısı ise sadece 1 milyon 189 bin 481. Temmuz 2014 itibarıyla sendikalaşma oranı yüzde 9.68, yani her 100 işçiden sadece 9’u sendika üyesi.
Bu rakamlara göre, “Yeni Türkiye”de rekabetçi iş gücü piyasasında her 4 çalışan üniversite mezununun işini tehdit eden, işsiz, çalışmaya hazır 1 üniversite mezunu var. Çalışan,“işinin kıymeti”ni bilmez ise, yani, yasal haklarım der, örneğin haftada 45 saatten fazla çalışmam derse işsiz rakibiyle bir günde yeri değiştirilir.
Rekabetçi iş gücü piyasasında kayıt dışı çalışan her işçinin ilk beklentisi, kayıt içine geçip, sigortalı olmaktır. Sigortalı çalışanlardan birisi kazara gece 7.5 saatten fazla çalışmak yasaktır desin! Sigortalı olmak için bırakın gece 7.5 saatten fazla çalışmayı 14-15 saat çalışmaya hazır rakibi dışarıda beklemektedir.
Bu nedenle hükümet, Yeni Türkiye’de “Rekabetçi bir iş gücü piyasasının oluşturulması temel amaçtır” sözünü, güvencesizliğe ve hak kaybına rağmen çalışmaya hazır bu kadar işsiz varken rahatlıkla yerine getirebilir.
Çünkü bu işsizlik rakamları bize diyor ki Yeni Türkiye’de“kim takar” İş Yasası’nda “gece 7.5 saatten fazla çalışmak yasaktır” hükmünü!
Yeni Türkiye’nin hükümet destekli rekabetçi iş gücü piyasasında “kim takar” İş Yasası’nda “Yıllık izin hakkından vazgeçilmez”, “Yıllık izin hakkı satılamaz” hükmünü!
Yeni Türkiye’nin rekabetçi iş gücü piyasasında “kim takar” İş Güvenliği Yasası’nda “İşçiye yakın tehlike anında çalışmama hakkı” verildiğini! Ve Yeni Türkiye’nin rekabetçi iş gücü piyasasında “kim takar” bu hakkını işini başkasına kaptırmamak için kullanamayıp ölen işçiyi!
Yeni Türkiye’de rekabetçi iş gücü piyasasında işçiler de beyaz yakalılar da işe girerken boş kağıda imza atar, boş senet imzalar, işverenin tek yanlı olarak hazırladığı iş sözleşmesini okumadan kabul eder.
Yeni Türkiye’de rekabetçi iş gücü piyasasında işsizlik, Yeni Türkiye’de işçinin hakkını araması halinde atılma riski, Yeni Türkiye’de, kayıt dışı çalışma, Yeni Türkiye’de sendikasız çalışma, kısaca Yeni Türkiye’de güvencesizlik, işçiyi-çalışanı“terbiye etme”nin en ucuz, en etkili aracıdır.
Yasalar işçi haklarının sadece alt sınırını belirler. Bu sınırı da bireysel iş yasaları çizer. Kapsamlı ve yaşamsal işçi hakları ise pratikte bireysel iş yasalarıyla değil, işçilerin sendikalarda örgütlenerek işverenle yaptıkları özgür toplu pazarlıkla korunur. Her 100 çalışandan sadece 9’unun sendikalı olduğu “Yeni Türkiye”nin rekabetçi iş gücü piyasasında, güçlü bir sendikal örgütlenme olmadığı sürece, işçi “Buradayım, çalışacağım ve sen bana bu haksızlığı reva göremezsin” diyemediği sürece rekabetçi iş gücü piyasasında işveren, işçileri güvencesizlikle terbiye etmeye devam edecektir.
- Ücretli öğretmenler artık görülmek, haklarına kavuşmak istiyorlar 25 Eylül 2023 04:50
- Güvencesizliğe mahkum edilmiş öğretmenlik: Ücretli öğretmenlik 02 Ağustos 2023 04:14
- Harap olan gözeler 19 Temmuz 2023 04:11
- Güç-İktidar-Hak 12 Temmuz 2023 04:26
- Dayanışma-iyilik-yoksulluk ve sosyal politika 21 Haziran 2023 04:27
- Pes artık: Aile mahkemesi kararı ile sendikal faaliyetin engellenmesini de gördük 14 Haziran 2023 04:26
- Toplu iş sözleşmesi yetki belirleme süresi kısaltılabilir 07 Haziran 2023 04:25
- Sosyal zeka ve hakka saygı 24 Mayıs 2023 04:26
- Demokrasinin güzelliği budur bizim oğlan 17 Mayıs 2023 04:40
- Kanuna karşı hile ve esnaf kuryelik 10 Mayıs 2023 04:40
- Çalışan yoksulluğu ve sosyal iyilik hali 03 Mayıs 2023 04:09
- Kalben yakın olanlar: ‘Gulaça’ 26 Nisan 2023 04:36