14 Kasım 2014 00:50

Fotoistanbul’a ilişkin (2)

Fotoistanbul’a ilişkin  (2)

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bence bu sergi ve etkinliklerde özellikle savaş ve Kürt illerindeki gelişmeler eksikti. Lice’nin Hakkari’nin, Diyarbakır’ın, Artvin’in ve nice şehrin hikayeleri yok muydu acaba? Bence tarihten-güncelliğe bağlantısı kurulamamış demiş ve devamını bu haftaya bırakmıştım.                              

Geçen hafta kaldığım yerden devam edeyim…

Festivallerde en zorlanılan  konu güncellik oluyor nedense. Çünkü bu günü anlatmak ve göstermek risklidir. Bu riski yönetimler ya da duyarlı sanatçılar pek almak istemezler. Festival başladığında hâlâ sürmekte olan bir Kobanê gerçeği Kürt halkının gerçekliğini ortaya koyması bakımından önemliydi. Bence tam da sıcağı sıcağına sergiye dahil edilseydi (Ki edilebilirdi bu anlamda gerçekten fotoğraflar var) ve genç yaşta kaybettiğimiz arkadaşımız Cem Ersavcı’ya saygı ve anma anlamında açılan 3. köprü kuzey ormanları ile ilgili yarım kalmış çalışmasından oluşan sergi yerine en azından onu tanımamıza yol açan Gezi Direnişleri fotoğrafları sergilenebilirdi… Şunu söyleyebilirim eğer Beşiktaş Belediyesi bu Fotoİstanbul festivalinin mayasını tutturabilirse ve 2.-3. Festivalleri görürsek bu söylediklerimi (yani bugün eksik olan güncelliği, yani Şengal, Rojava, Kobane, Gezi direnişi) sergilere taşıyacaktır. Neden? Çünkü o vakit, bu vakitler tarih olmuş olacak. Ama o zamanlardaki gerçekliği ne kadar güncelliğinde sunabilecektir bilemiyorum. Kısaca demem o ki; belgesel fotoğrafı güncelliğinden ayırıp tarihselliğe övgü ve ne güzel ya! Dedirtmek marifet değil. Ancak gençlere tarihte böyle oldu ve böyle kaydedildi. Sizler daha iyisini yapın dercesine öğretici/eğitici bir rolü olabilir.  Bu anlamda dünyanın en büyük 30 fotoğrafçısından biri olan William Klein ustanın eserlerinin yer alması ve ilerlemiş yaşına rağmen misafir edilişi önemlidir. Ozan Sağdıç’ın Türkiye’den belgesel manzaraları da bu anlamda eğitici ve öğretici olmuştur. Murat Germen’in Kentsel Dönüşüm eleştirisi, Guy Martin’in güncel enstantane kareleri yanı sıra kurmaca dünyası , Maxim Dondyuk’un Ukrayna Sergisi.  Emin Altan, Gökşin Varan, Arjen Zwart, Aykan Özener… gibi değerli fotoğrafçıların çalışmaları önemliydi... Kentsel dönüşümden, yabancılaşmaya, sosyal hayattan, bireyin hayatına çevrilmiş objektiflerin görüntüleri hafızalarımızda kalıcı izler bıraktı. Mekan-fotoğraf ilişkisinde yetimhanenin kullanılışı, fotoğraf-sokak ilişkisinin kuruluşu ve etkinliklerin başarıyla sunuluşunun hakkını teslim etmem gerekir. Özellikle 2-3 ay gibi kısa süreye tüm bunların sığdırılması başta da söylediğim gibi büyük başarıdır. Bu anlamda başta Belediye Başkanı Murat Hazinedar ve Gültekin Çizgen olmak üzere   Attila Durak, Hüseyin Yılmaz, Jason Eskenazi, Utku Kaynar ve Rıza Erdeğirmenci’yi kutlamak gerekiyor. Unutmadan eklemek istediğim bir konu da Sayın Belediye Başkanının sürekli “Türk fotoğraf sanatı” “Türk fotoğrafı” vb. şeklindeki konuşmaları söylemleri olmuştur. Artık “Türkiye fotoğraf sanatı, Türkiye fotoğrafı,” şeklinde düzeltilmelerinin zor olmadığı düşüncesindeyim. “Halkları, azınlıkları seviyoruz hepsi Türk’tür!” demek sosyolojik gerçeklik karşısında boştur. Yıllarca başta Kürt halkını Ermeni ve Rum halkını Türkleştirmek için söylenen bu ideolojik gerici dil oyununu bırakmak gerekiyor. Ben en azından Sayın Belediye Başkanının bir ağız alışkanlığı olarak böyle kullandığını düşünmek istiyorum)  Önceki yazımda bahsettim ama son bir not olarak eklemek isterim ki halkçı bir belediye olmaya yalnızca kültürel sanatsal aktiviteler gerçekleştirmek yetmiyor.  Sendikalı, sigortalı,  toplusözleşmeli, taşeronculuğa karşı demokratik bir kamu kuruluşu olarak siyasal açıdan da farklı olmayı gerektiğini de söylemek isterim. Ancak o vakit ilkini gerçekleştirdikleri “Fotoİstanbul’un” kalıcılığı ve anlamı olacaktır. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...