10 Haziran 2011 12:32

Ekonomi büyüyor da neden üretici köylü küçülüyor

“Ekonomi büyüyor, Türkiye büyüyor” diyorlar. Başbakandan bakanlara, gazetelerden televizyonlara bunu sık duyar olduk. Kişi başı milli gelirin 10 bin doların üzerine çıktığını bağıra bağıra anlatıyorlar.Bu büyüme nasıl bir büyümedir ki; mutfakta, evimizde bunu göremiyoruz. Başbakanın oğlu da dahil

Ekonomi büyüyor da neden üretici köylü küçülüyor
Paylaş
Şevki Konur*

“Ekonomi büyüyor, Türkiye büyüyor” diyorlar. Başbakandan bakanlara, gazetelerden televizyonlara bunu sık duyar olduk. Kişi başı milli gelirin 10 bin doların üzerine çıktığını bağıra bağıra anlatıyorlar.

Bu büyüme nasıl bir büyümedir ki; mutfakta, evimizde bunu göremiyoruz. Başbakanın oğlu da dahil gemisi ve yatı olanların ödemediği ÖTV ve KDV’yi üretici köylüler tıkır tıkır öderken sürekli artan mazot fiyatına yetişilmiyor. Ama akaryakıt şirketi sahiplerinin servetleri büyüyor.

Tohumluk, ilaç ve gübre fiyatları sürekli artıyor. Tohum ve ilaç tekelleri kârına kâr katıyor. Gübre fiyatına yetişilmiyor. Şirketler büyüyor sahipleri servetlerini katlıyor.

Altı yıl önce 7 liraya sattığımız fındığı 2.5-3 liraya elimizden alan fırsatçılar büyüyor. Yıllardır hükümetin açıkladığı çay, buğday ve çeltik taban fiyatı maliyeti bile karşılamıyor. Kontenjan uygulaması çay üretimine açıkça kota getiriyor. Fiyatı düşüren tüccar çay üreticisini perişan ediyor. TMO ajanslarının çoğu kapalı üretici ürününü veremiyor. Makarna sektöründe hakimiyet uluslararası şirketlerin eline geçmiş, onların da kârı büyüyor. İki kilo buğdayla bir kilo ekmek alınamıyor. Buğdayı üreten hariç alan-satan, işleyen herkesin serveti büyüyor.

Bu sene şeker pancarı kotası üretimi iyice daraltıldı. Özelleştirme kıskacının altındaki şeker fabrikaları kapasitesinin altında çalışıyor. Mısır üreticisi mısırını değerinde satamıyor. İthal mısırdan üretilen NBŞ (Nişasta bazlı şeker) üretimi artıyor. NBŞ üreten şirketler ve yerli ortakları büyüyor. Onalar daha çok NBŞ üretsin diye kanun çıkaran kimi siyasilerin serveti büyüyor.

Narenciye bahçelerinin ortasına termik santral kuran şirketler büyüyor. Çimento fabrikası, taş ve kireç ocağı şirketleri büyüyor. Zeytinliklere kurulan maden şirketleri topraklarımızı zehirleyerek servetlerine servet katarak büyüyorlar.
Pamuk üreticisi mutsuz ama pamuk tüccarları büyüyor, tekstil fabrikaları ve patronları da büyüyor. Sıvı yağ fiyatları arttı ama ayçiçeği fiyatı yerinde sayıyor.

TEKEL özelleştirildi. Malatya, Tokat, Tire başta olmak üzere birçok farika kapandı. Şark tipi tütün üretimi yasaklandı. Adıyaman ve birçok ilde tütün üreticisi köylüler kaçakçı muamelesi görüyor. Sigara şirketleri dayattıkları tek taraflı sözleşmedeki fiyata bile sadık kalmıyorlar. Her yıl yüzde 10-15 daha düşük fiyata tütün alıyorlar. Sigaraya zam geliyor ama tütün yerinde sayıyor. Üretici büyümek bir yana olanı bile koruyamadan küçülerek yoksullaşıyor.

Et ithalatçıları büyüdü, canlı hayvan ithalatçıları büyüdü ama besicilikten başka işi olmayan ülke köylüsü küçüldü. Yem fiyatına yetişemeyen eti üreten üretici ete hasret. Aracı komisyoncu, ithalatçı bolluk içinde yaşıyor. Sütte 80-85 kuruşu az bulurken, 60 kuruşun altına düştü. 50-40 hatta kimi yerlerde 35 kuruşa süt satmak zorunda kalan üreticiler var. Bu nasıl büyüme? Bir kilo süt bir kilo su alamıyor. Sütü paketleyen, işleyip yoğurt, peynir yapanlar büyüyor ama köylünün ahırları, cepleri bomboş.

Madem Türkiye büyüdü. Kişi başı düşen gelir katladı. Ekonomi tıkırında ve büyüdü. Neden üretici köylülerin yaşamlarında bir değişiklik yok? Neden yılı borçla geçiriyor? Akaryakıt istasyonuna borç artıyor. İlaç ve gübre firmalarına borçlarımızı ödeyemez hale geldik.

Ürünü üreten biziz ama fiyatını aracılar tüccarlar belirliyor. Çocuğunu okula bin bir zorlukla gönderen biziz. Düğünü borçla yapan biz, banka borçları yüzünden evi, tarlası, traktörü haciz edilen yine biziz. Sözde memleketin efendisiyiz ama gerçekte ilaç, tohum ve gübre şirketlerinin, sermayenin kölesi durumuna geldik.

Büyüyen Türkiye hangi Türkiye’dir şimdi daha iyi anlıyoruz. Karın tokluğuna çalışan topraksız köylünün ya da ürününü maliyetin altında satmak zorunda kalan üretici köylünün değil. Holding sahibi milyonerlerin Türkiye’sidir büyüyen. Bizi de gördünüz mü ülke büyüyor ekonomi büyüyor diye kandırıyorlar. AKP’nin iktidara geldiğinde 6 olan dolar milyarderi sayısı bu gün 39’a çıkmıştır. Bir yılda 5 bin 590 milyoner türerken 5.5 milyon insan yoksullaştı. Bu nasıl büyüme? 8.5 yılda zengin daha zengin fakir daha fakir oldu.

Büyümeden pay istiyoruz çünkü büyüyen Türkiye köylünün, işçinin emekçinin eseridir. Alnımızın terinin karşılığını, emeğimizin hakkını istiyoruz.

(*) Tüm Köy Sen Genel Başkanı

ÖNCEKİ HABER

Dersimli sanatçılardan Kamer Genç’e tepki

SONRAKİ HABER

Önder: Ulusları yok sayamazsınız

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...