22 Kasım 2014 01:00

Suruç’la dayanışmaya ihtiyaç var

27 Ekim’de Diyarbakır’da düzenlenen 17. Sığınaklar Kurultayı vardı dernek olarak oraya katılmıştık kurultayda alınan kararlardan birisi de, Suruç halkıyla dayanışma ve yardım kampanyaları idi.

Paylaş

Haşime AKBAKIN

27 Ekim’de Diyarbakır’da düzenlenen 17. Sığınaklar Kurultayı vardı dernek olarak oraya katılmıştık kurultayda alınan kararlardan birisi de, Suruç halkıyla dayanışma ve yardım kampanyaları idi. 180 kişilik kurultaydan 10 kişilik bir ekip oluşturduk ve belediyenin de desteğiyle Suruç’a gittik.
İlk gittiğimizde kendimizi müthiş bir kalabalığın içinde bulduk. Her yerde insanlar vardı. Sadece 5 çadırda içinde Êzidilerin de olduğu 20 bin kişi kalıyordu.
Oradaki esnaflar depolarını-dükkanlarını boşaltmış, yerlere ki-limler atıp yatak yapmış insanlar oralarda kalıyor. Etrafta çok sayıda çocuk, kimisi zafer işaretleri yapıp gülümsüyor, kimisi oyun oynu-yor, kimisi de acıkmış çiğ patlıcanları ellerine almış yiyor. Yemekleri çevrelerdeki insanlar yapıp getiriyor.
Sınıra yaklaştırmıyorlar bile hatta bırakın sınırı sınıra yakın boşaltılmış köylere bile yaklaştırmıyorlar. Yaklaşanlara ya da geçmek isteyenlere asker çok kötü davranıyor. Orada gidebileceğiniz sınıra en yakın yer Karaçay köyü. Biz de zaten oraya gidebildik.
Çadırlar çok kalabalık ve kış için çok elverişsiz, zeminleri taş. Üzerine kilim serip onların üzerine yatak yapıyorlar. Geceleri çok soğuk oluyor, elektrikli ısıtıcılara ihtiyaç var. Çadırların önü mıcır, kadınlar çamaşır yıkadıklarında ya da yağmur yağdığında her yer çamur oluyormuş. Daha düzenli olan kamplar da var, hatta kamp-lardan biri çamaşır makinesi getirmeyi planlıyordu. Ama öyle olsa bile orada yaşamak çok zor.
Belediye bütün imkanlarıyla yardımlarını yapıyor zaten. Ama hükümet tarafından hiç bir yardım yok. Hatta sınırdaki askerin tutumuyla işleri zora sokan bir tutum içinde. O nedenle orada yaşayan halk hükümete öfkeli. Daha önce de Kızılay çorba dağıtmaya gelmiş onun öncesinde hiç bir yardımda bulunmadığı için halk protesto etmiş. Sonra da hiç gelmemiş zaten.
Orada her şeye ve herkese ihtiyaç var. Depolardaki stokların bitmek üzere olduğunu öğrendik. Aklınıza gelebilecek her şeye ihtiyaç var.
En çok da dayanışmaya ve umutlarını büyütmeye ihtiyaç var. Bizimle birlikte giden 3 kadın arkadaş gönüllü olarak çalışmak üzere kaldılar. Bu bile oradaki insanları çok mutlu eden bir şeydi. Genellikle kadınlar var erkekler ya ölmüşler ya da tekrar savaşmak için dönmüşler. Kadınlar bunun için üzülüyor ama bu savaşı kazanacakları konusunda çok umutlular. IŞİD tarafına atılan tek mermi bile kadınların yüzlerini güldürebiliyor. Gerçekten çok güçlü insanlar.

*Buca Evka-1 Kadın Kültür Evi Başkanı/İzmir

ÖNCEKİ HABER

Köle gibi çalıştırılıyoruz

SONRAKİ HABER

Sırp taraftar katledildi