Yılmazer de, ‘İdareciler’i suçladı
Hrant Dink cinayeti soruşturmasında ifade veren dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek’in, Dink öldürülmesinden Eski Emniyet Müdürü Ali Fuat Yılmazer ve İstihbarat Dairesi yetkililerini suçlamasının ardından, bu kez de Yılmazer bir açıklama yaparak dönemin idarecilerini suçladı.
Hrant Dink cinayeti soruşturmasında ifade veren dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek’in, Dink öldürülmesinden Eski Emniyet Müdürü Ali Fuat Yılmazer ve İstihbarat Dairesi yetkililerini suçlamasının ardından, bu kez de Yılmazer bir açıklama yaparak dönemin idarecilerini suçladı. Akyürek Dink soruşturması kapsamında şüpheli sıfatıyla verdiği ifadesinde, Dink’e suikast girişimi olacağını İstanbul Emniyeti ve İstihbarat yetkililerine bildirdiğini buna rağmen Dink’in korunmadığını söylemişti. Akyürek ifadesinde, “Ali Fuat Yılmazer o dönemde İstanbul İstihbaratta C Şube Müdürü idi. Esas bu işlerden sorumlu şubenin başındaydı” diye konuşmuştu. Akyürek’in ifadesi üzerine, basında yer alan “Akyürek Yılmazer dedi” şeklinde haberler üzerine avukatı aracılığıyla yazılı açıklama yapan Yılmazer, hakkındaki iddiaları reddetti. Cinayetten sonra mart ayında İstanbul İstihbaratta C Şube Müdürlüğüne atandığını söyleyen Yılmazer, idarecilerin esas sorumluları korumak için okları hem kendisine hem de Akyürek’e çevirdiğini ileri sürdü.
Müfettişlerin Dink Cinayetinde Trabzon Emniyet Müdürlüğü ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü yönünden görev kusuru tespit ettiğini ancak idari makamlar tarafından Trabzon ve İstanbul Emniyetindeki sorumlu kabul edilen yetkililer hakkında soruşturma izni verilmediğini söyledi.
‘İSTANBUL EMNİYETİNİN KUSURLARI RAPORLANMADI’
Daha sonra Başbakanlık müfettişlerinin devreye girdiğini anlatan Yılmazer, Başbakanlık müfettişlerinin ise, İstihbarat Daire Başkanlığında görev kusuru bulduğunu ve başta kendisi olmak üzere sorumluluğu tespit edilen diğer görevliler hakkında soruşturma açılmasını istediğini kaydetti. Başbakanlık müfettişlerinin İstanbul Emniyeti yönünden bir çok eksik işlemi fark ettikleri halde raporlarına yansıtmadıklarını iddia eden Yılmazer, “Kendi raporları üzerine görevlendirilen Mülkiye Müfettişleri, İstanbul’un sahte rapor tanzim ederek suçunu örtbas etmeye çalıştığı hususunu da açığa çıkarmış ve Celalettin Cerrah dahil tüm görevliler hakkında soruşturma izni talep etmiştir.” ifadelerini kullandı. İstihbarat Daire Başkanlığı kusurlu bulunsa bile, bu evraka işlem yapan kişinin kendisi olmadığını kaydeden Yılmazer, “Evrak işleyişi açısından bir evraka kimin işlem yaptığı üzerindeki paraflardan rahatlıkla anlaşılmaktadır ki resmi işlemlerde paraf uygulamasının temel amacı budur. Soruşturma konusu edilen bu evrakta parafım yoktur. O dönemde resmi bir görev kapsamında dönemin İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun’la birlikte 5 günlük bir görev için yurt dışındaydım.” dedi. (HABER MERKEZİ)