20 Eylül 2014 21:50

Tekstilin yeni sömürü cenneti: Etiyopya

İSsveç sendikalarının davetlisi olarak Stockholm’de bulunan Etiyopya Tekstil İşçileri Federasyonu Dış İlişkiler Sekreteri Yhannes Angesom, dünyanın her tarafından büyük tekel ve markaların üretimlerini Etiyopya’ya taşımaya başladıklarını ve ülkelerinin kısa bir süre içinde bir sanayi ülkesi haline geleceğini söyledi.

Paylaş

İsveç sendikalarının davetlisi olarak Stockholm’de bulunan Etiyopya Tekstil İşçileri Federasyonu Dış İlişkiler Sekreteri Yhannes Angesom, dünyanın her tarafından büyük tekel ve markaların üretimlerini Etiyopya’ya taşımaya başladıklarını ve ülkelerinin kısa bir süre içinde bir sanayi ülkesi haline geleceğini söyledi.

Türkiyeli işadamlarının yakında her birinde 15 bin işçinin çalıştığı üç büyük fabrika açacağını, Çinli bir iş adamının 100 bin metre kare üzerinde bir fabrika inşa etmeye başladığını belirten Angesom, Etiyopya’nın kısa süre içinde Bangladeş, Kamboçya ve Vietnam’la tekstil sektöründe rekabet eden bir ülke haline geleceği değerlendirmesini yaptı.

Son bir kaç yıldır büyük tekstil tekellerinin fabrikalarını Bangladeş, Vietnam ve Hindistan gibi ülkelerden Sahra’nın güneyindeki Afrika ülkelerine özellikle de Etiyopya’ya taşıdıkları gözleniyor. Tekellerin Etiyopya’yı tercih etmelerinin nedenleri, düşük ücretler, güçsüz sendikalar ve Etiyopya Hükümeti’nin tekellere sağladığı olanaklar.
Çalışabilir durumdaki genç nüfusun yüzde 50’sinin işsiz olduğu ülkede tekstil işçilerinin ücretleri Bangladeş’teki meslektaşlarının yarısı kadar. Hükümet fabrika açmak isteyen tekellere bedava arazi, faizi son derece düşük kredi veriyor ve ilk beş yılda tekellere vergi ödeme muafiyeti tanıyor.

Federasyonlarının 182 bin üyesi olduğunu belirten Angesom, tekstil işçilerinin ücretlerinin ayda 35 dolar olduğunu, işçilerin maaşlarıyla en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadıklarını söylüyor ve sendikalarının önündeki en acil görevin işçileri örgütlemek ve ücretleri yükseltmek olduğuna vurgu yapıyor.

“Ödenen ücretle geçinilmez. İşçilerin ihtiyaçlarını karşılıyabilmeleri için en az 3 bin birr (250 dolar) ödenmesi gerekir” diyen Angesom, ama bunun hiç de kolay olmadığını “Fabrika sahipleri güçlü sendika istemiyorlar. Hükümet de fabrika sahiplerinin istedikleri gibi davranmalarına izin veriyor” cümleleriyle ifade ediyor.

Angesom, işçilerin koruyucu önlemler alınmadan çalıştırılmalarının, sık sık iş kazaları olmasının ve fabrikalardaki şeflerin kadın işçilere cinsel tacizde bulunmalarının büyük bir sorun teşkil ettiğini de dile getiriyor.

Etiyopya’ya üretimi taşıyan tekeller arasında dünyanın en büyük mağazalar zincirine sahip H&M de bulunuyor. Etiyopya Hükümeti’nin tanıdığı olanaklar yetmezmiş gibi İsveç Hükümeti’de H&M’e Etiyopya’daki yağmadan pay kapması için yardım ediyor. H&M, şirkete yönelik eleştirilerden kurtulabilmek için fabrika inşa etme veya satın alma yerine kurulmuş ve kurulacak fabrikalarda yapılan ürünleri satın almayı yeğliyor. H&M’e üretim yapacak fabrikaların karlı ve istikrarlı olup olmadığı belirlemek için İsveç devletinin bir kurumu olan Swefund devreye girdi ve 7 fabrikayı değerlendirdi. Swefund’un önerdiği üç fabrikada H&M üretim yaptırıyor. Swefund ayrıca bu fabrikaların ekonomik gelişimi için 60 milyon kron da yardım yaptı. H&M’in sorumlularından Helena Helmersson, H&M’e üretim yapan işçilere ayda en az 200 kron (38 dolar) ödediğini açıkladı ki, bu rakam Bangladeş’te tekstil işçilerine ödenenin yarısı civarında.
Dünyanın 54 ülkesinde3 bin 300 mağazası bulunan H&M’in geçtiğimiz yıl 17 milyar kron kar etti. (Stockhom/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Beri suçunu kabul etti

SONRAKİ HABER

Avrupa’da ‘Rus fobisi’