MT Reklam işçisine uluslararası destek

Erdal Eren ATAMAN
Gebze

Düzce ve Gebze’de fabrikaları bulunan MT Reklam şirketinin işçileri grevlerinin 105. Gününde Gebze’de fabrika önünde basın açıklaması düzenledi. Eyleme IndustriAll European Trade Union Genel Sekreter yardımcısı Luc Trianangle’de destek verdi

Anayasal hakları olan sendika talebi üzerinde Birleşik Metal-İş’te örgütlenmeye başlayan MT Reklam işçileri patronun saldırılarına maruz kalmıştı. Yaklaşık 8 ay önce 45 işçiyi sendikalı oldukları için işten çıkaran işveren bu hamlesinden sonra sendikaya üye işçileri istifaya zorlayacak girişimlerde bulundu, başarılı olamayınca da yaklaşık 110 işçinin daha işine son vermişti. Bu yaşananlarının ardından işten çıkarılan işçilerin grevi tüm baskı ve saldırılara rağmen 105. gününe coşkuyla girdi. Gebze’deki fabrika önünde toplanan yaklaşık 100 işçi, düzenlenen basın açıklamasına katıldı.

‘PATRON İŞÇİLERE OYUN OYNUYOR’

Basın açıklamasında konuşan Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu patronun işçileri oyun oynadığını belirterek; “İçeride bir avuç kalan işçiler şuan kazandıkları hakları fabrika önünde direnen arkadaşlarına borçlu olduklarını ne yazık ki bilmiyor buradaki işçiler direnişi bırakırsa her şey tepe taklak olacak bu da onların kulağına küpe olsun” dedi.
Dün Düzce fabrikasındaki işçiler kendilerini fabrika kapısına zincirlediklerini bu eylemin içeride eyleme katılmayan işçileri de harekete geçirdiğini belirten Serdaroğlu; “Buradan kazanımla ayrılmak herkese yararlı olacaktır. Bizim dayanışmayı yükseltmemiz gerekiyor. Birleşik Metal-İş Sendikası olarak ilerideki günlerde eylemliliklerimizi arttıracağız. Geçtiğimiz günlerde MT Reklam patronunun evinin önünde basın açıklaması ve oturma eylemi düzenledik bu eylemin hemen ardından savcılığa suç duyurusunda bulunulmuş ben de gidip ifademi verdim asıl sorun şu biz defalarca şikâyetçi olduk bu patron hiçbir zaman ifade vermedi demek ki sermaye hükümetinin raconu buymuş. Beni ve sendikamızı şikâyet etmesine sebep olarak da komşularına karşı küçük düştüğünü göstermiş. İnsanda biraz utanma olur, hem onlarca işçiyi işsiz bırakacaksın ve bundan utanmayacaksın hem de yaptığın suçlar söylenince şikâyetçi olacaksın. Anayasal hakkını kullanan insanları işinden atamazsın, bu ülkenin yasasına işçisine saygı duymak zorundasın. Sen şimdi Suadiye’de villanda oturuyorsun ama burada ev kirasını veremeyen işçiler var utanacaksan bundan utan. Biz mücadelemizden geri dönemeyeceğiz, hakkımızı alana kadar da burayı terk etmeyeceğiz” diye konuştu.

‘TEK İLLEGAL DAVRANAN İŞVERENDİR’

Eyleme katılan IndustriAll European Trade Union Genel Sekreter Yardımcısı Luc Trianangle fabrikada tam olarak bir skandalın yaşandığını belirterek; “Buradaki mücadeleyi Avrupa ve dünyaya duyurmak için elimden geleni yapacağım, bu utanmaz işveren, işini en iyi şekilde yapan işçileri sadece anayasal haklarını aradıkları için işten çıkartmıştır. Bu Türkiye anayasasına aykırıdır. Burada işçilerin yaptığı herhangi bir yanlış yoktur buradaki tek illegal davranış işverene aittir” dedi.

'PATRON HER YERDE PATRON'

Birleşik Metal-İş Gebze Şube Başkanı Necmettin Aydın, patronun yaptıklarının kendilerini şaşırtmadığını vurgulayarak; “Patron her yerde aynı patron. Ne zaman ki işçiler sendikalaşmak istiyor hakkını arıyor işte o zaman patron saldırıyor. Sendikamız ve özellikle Gebze şubemiz işçilerimizin yanında olmaya devam edecektir” diye konuştu.

'PATRON İŞÇİLERİ BİZE KARŞI KIŞKIRTIYOR'

İşten atılan MT Reklam işçisi Bahar Gök ise dün şuan gerçekleşen bu dayanışma etkinliği ve basın açıklaması için çalışmalar yaparken kendine saldırı olduğunu söyleyer şunları söyledi;. “İş çıkış saatinde 3 işçi bana ve arkadaşlarıma sözlü ve fiziki saldırıda bulundu. Sabah işe girerken selam alıp verdiğimiz insanların iş çıkışı bize saldırmasının tek açıklaması var o da patron kışkırtmasıdır. Biz ‘işçi sınıfı birbiriyle kavga etti’ dedirtmemek için şikayetçi olmazken fabrikanın içinden bazı şahıslar sanki tüm şiddeti biz yaratmışız gibi bizden şikayetçi oldular. Olayın en çirkin tarafı bir işçi kadını bir işçi kadına dövdürttüler. Beni döven kadın ve ailesini de şikayet etmeye zorladılar. Biz bu oyunlara gelmeyeceğiz, yılmayacağız.”