12 Ağustos 2014 06:00

Dayanışma güçlü kılar

Tüm insanlığı derinden üzüntüye boğan Soma katliamının ardından Almanya’nın birçok yerinde acıyı paylaşma ve işçilerin haklı mücadelesiyle dayanışma temelinde onlarca eylem yapıldı. Alman Sendikalar Birliğine (DGB) bağlı sendikalar açıklamalarda bulundular. IG BCE (Maden Sendikası) üyelerine Somalı işçilerle dayanışma kampanyası başlattı. Ve binlerce avro yardım toplandı.

Dayanışma güçlü kılar
Paylaş

Ali ÇARMAN

Tüm insanlığı derinden üzüntüye boğan Soma katliamının ardından Almanya’nın birçok yerinde acıyı paylaşma ve işçilerin haklı mücadelesiyle dayanışma temelinde onlarca eylem yapıldı. Alman Sendikalar Birliğine (DGB) bağlı sendikalar açıklamalarda bulundular. IG BCE (Maden Sendikası) üyelerine Somalı işçilerle dayanışma kampanyası başlattı. Ve binlerce avro yardım toplandı.
24. Uluslararası gençlik buluşması için Türkiye’de bulunan bir grup sendikacı ve genç arkadaşımızla Soma katliamının yaşandığı madene gitmek, işçilerle buluşmak ve deney tecrübe alışverişinde bulunmak istedik. Sabah saatlerinde İmbat maden ocağı giriş kapısına geldik. Burada yapılan kısa bir görüşme ve telefonların ardında eskort eşliğinde ağır ağır ikinci kapıya doğru yol alındı. Kapıdan içeri girer girmez kömür kokusunu iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Solda elinde uzun coplarla bekleyen güvenlik görevlileri... ‘Ne için geldiniz, sizin gibi gelenler çok, bizler emir kuluyuz.’ Sanırsınız herhangi bir Amerikan hapishanesini ziyaret ediyorsunuz.
Ne yaptık ne ettiksek  sendikacılardan oluşan delegasyon içeri alınmadı. ‘Kaymakamlık veya savcılıktan izin belgesi almak gerekiyor’ bahanesiyle geri çevrildik. Ancak biraz yüksekçe bir tepeden facianın yaşandığı bölgeye kuşbakışı ile bakabildik. En ilkel ve en zor koşullarda yüzlerce metre yerin altında kazma sallamak, kömür karasına terini katmak ve de her gün her saat adeta ölümle dans etmek. Somalı işçilerin yaşamında sıradanlaşmış bir olgu.  
EMEP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Varlı’nın ‘işte şu gördüğünüz alanda işçilerin yanmış bedenleri bir bir serildi’ sözleri’ derin bir sessizliği beraberinde getirdi.
Kınık’a gelip Alevi derneğinde bir toplantı düzenliyoruz.  Alman sendikacılar bilgi alıp sorular soruyor. Katılımcıların büyük çoğunluğu;  arkadaşlarımız yerin yedi kat altında ölümle pençeleşirken devlet gelmedi. Irkçılık (Alevi-Sünni) devam ediyor. Avrupa’da toplanan yardımlar ailelere ulaşmıyor. Kara kömür üzerinde siyaset yapılıyor,  sendika ile patron kol kola diye öfke ve tepkiyle görüşlerini dile getirdiler. Alman sendikacılar  sözü edilen bu ilkelliğin Almanya’da 200 yıl önce yaşandığını ifade ettiler.
Buradan, üç ay kadar önce kurulan Savaştepe İşçi Dayanışma Derneğine gidiyoruz. Dernek lokali bir hayli kalabalık.Toplantı başlayınca dışardan gelenlerle toplantıyı  ayakta dinleyenler de oldu. Dernek başkanı ‘Biz bütün partilerle aynı mesafedeyiz, burada politikadan ziyade işçileri düşünüyoruz’ sözleri sonrası delegasyon mensupları konuşmaya başladı. Sohbet koyulaşıp derinleşirken öfkeyle söze karışan bir işçinin; ‘301 insanımız yaşamından oldu. Bu rakam bin kişi de olsa bir şeyin değişeceğine inanmıyorum, çünkü yasalar zenginlerden yana’ sözleri gerçekleri anlatmaya yetti.
Bir başka maden ocağında çalışan işçi ise; ‘Bizler güvenli koşullarda çalışıp insan gibi yaşamak istiyoruz’ sözleriyle herkesten destek aldı. Toplantıyı kimi zaman hüzün kaplasa da ‘Soma öncesi ve sonrası’ diye bir dönemin başladığını dile getirenler de oldu.
Söz döndü dolaştı ziyaret gününde yapılan işyeri delege seçimlerine geldi. Almanya’da işyeri seçimlerinin nasıl yapıldığı deneyi aktarıldı. Bu anlatım gülüşmelere neden oldu. Zira ‘Anlattıklarınızın zerresi bizde yok’ dedi işçiler. İşçilerin istediği kişilere oy vermesi binbir yoldan engelleniyor. Patron ve adamları istiyor ki aynı düzen devam etsin. Yapmış olduğumuz en küçük bir çalışma dahi anında hemen patrona ulaşıyor. Ancak biz hakkımız olan için mücadele etme yoluna girdik. Bugün böyle düşünenlerimiz çok olmasa da biz çoğalacağız.  Birlikte hareket etmemiz için canımızın yanmasını beklemeye gerek yok. Daha önceki seçimlere göre bu seçimlerin biraz daha uygun koşullarda yapıldığını dile getirenler oldu. Bu ve benzeri sözleri dile getirenlerin sayısı hiç de az değildi. Görüşmelerin bitiminde dışarı çıkıp toplu halde resim çekiliyor.
Günümüzün ‘modern’ toplumu; işçi ve emekçilerin kapitalistler tarafında azgınca sömürüsü üzerine kuruludur. Düzen buradan beslenip ömrünü uzatmakta. Ancak işçi sınıfı Soma ve daha yüzlerce benzer örnekte görüldüğü gibi dost ile düşmanını, yaşamı kendisine zehir edeni ağır ağır tanımakta. Ve bu tanıma çoğaldıkça, çoğalıp birleştikçe kazanan işçiler ve insanlık olacaktır. İşçinin, emekçinin mücadelesine omuz vermek, insanlığın geleceğine omuz vermektir. Bizler Almanya Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) üyeleri ve Alman sendikacılar bu bilinçle Somalı işçileri ziyaret ettik. Kısacık denilebilecek bu görüşmede çok şeyler öğrendik. Ve uluslararası dayanışma ağını büyütmek için daha fazla çaba içinde olacağız.

ÖNCEKİ HABER

İnce, \'CHP başarılı\' diyenlere tepki gösterdi

SONRAKİ HABER

Gökyüzünde şölen var!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...