24 Temmuz 2014 11:34

Gözaltına alınan 22 polis adliyeye getirildi

Hakkında yakalama kararı çıkarılan emniyet amirleri Vatan Caddesi'ndeki Emniyet Müdürlüğü'ne giderek teslim oldular. Ali Fuat Yılmazer dahil adları şüpheliler listesinde geçen çok sayıda polisin, emniyette ifade vermeyi reddettiği, savcılıkta ifade verecekleri belirtildi. Gözaltına alınan 22 şüpheli ise adliyeye getirildi.

Gözaltına alınan 22 polis adliyeye getirildi
Paylaş

22 Temmuz Operasyonu kapsamında gözaltına alınan 22 kişi, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na getirildi. 22 kişiyi taşıyan 3 minibüs ve arkasında bir çevik kuvvet otobüsü adliyeye otopark girişinden alındı. 22 kişi ardından adliye içindeki Adli Tabiplik'te sağlık kontrolünden geçirilmeye başlandı. Sağlık kontrolünün ardından şüphelilerin adliyenin 7. katına çıkarılarak savcılık ifadelerinin alınmasına başlanması bekleniyor.

'ARANAN' AMİRLER TESLİM OLDU

22 Temmuz operasyonu kapsamında yakalama kararı çıkarılan İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli emniyet amiri İsmail Arslan, Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne gelerek teslim oldu.

Emniyete girişi öncesinde basın mensuplarının karşısına çıkan Arslan 14 yıldır görev yaptığını belirterek,  “Kaçak falan değiliz, firar değiliz. Şark hizmeti çıktığı için ev tutmaya gitmiştim. Çağırdılar geldim. 11 yıldır devletin okullarında okudum, devlet terbiyesiyle büyüdüm. Devletim ‘gel’ dedi geldim” diye konuştu.

Küçükçekmece’de İETT otobüsüne yapılan molotof saldırısı sonucu hayatını kaybeden ve Esenler’de İETT otobüsüne yapılan saldırı sonucu hayatını kaybeden Sibel ve Sinem Özkan kardeşleri hatırlatan Arslan, “PKK örgütü tarafından molotoflanan İETT otobüsünün yakılması sonucu, gelinlik giyemeden şehit olan kızlarımızın katillerini yakaladığımız için ödül vermek için çağırdılar galiba. Bu ödül benim için madalyadır. Madalyayı almaya gidiyorum” dedi.

Arslan “Yıllarca belimizde taşıdığımız gururla taşıdığımız kelepçeyi, biraz da bileğimizde taşıyalım. Başım gözüm üstüne” şeklinde konuştu. Arslan, basın mensuplarına yaptığı açıklamanın ardından kimliğini göstererek Vatan Emniyet binasına giriş yaptı.

HAMARAT: ARANDIĞIMI BASINDAN ÖĞRENDİM
Soruşturma kapsamında hakkında 'Aranıyor' denilen Emniyet Amiri Murat Hamarat, teslim oldu. Hamarat, “Hiçbir şeyden haberim yoktu. Hiçbir tebligat yok. Dün basından öğrendim bugün geldim. Kaçmadım, kaçmam da.” dedi. Hamarat, yaptığı açıklamanın ardından emniyete giderek teslim oldu.

'HERŞEYİ KANUNLAR ÇERÇEVESİNDE YAPTIK'
İstihbarat Şubesinde görev yapan Erol Demirhan, Ahmet Öztürk, Muhammed İkbal Karaduman, Muhammed Ali İkli Vatan Caddesi üzerindeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü binasına giderek teslim oldu. Avukat Hüseyin Ataol eşliğinde emniyete gelen İstanbul Eski İstihbarat Şube Müdürü Erol Demirhan “Kaçacak herhangi bir şuç işlemedik” diye konuştu. Ankara’da görev yapan Demirhan, “Yaptığımız her işlem kanununlar, mevzuatlar çerçevesinde olmuştur. Hakim kararı alarak yaptık. İstihbari dinlemeler ruhuna uygun olarak, hakim kararı ve mevzuatlar çerçevesinde yapılmak zorundadır. Başka türlü bir işlem yapma imkanı da yoktur” dedi.
Casusluk yapıldığı iddialarına ilişkin olarak da Demirhan “Biz Anadolu çocuğuyuz, kime casusluk yapacağız, bu vatanın evladıyız. Biz her şeyi kanunlar çerçevesinde yaptık. Böyle bir şey yapılmış olsa MIT var, bunu ortaya koyar. Şu anda casusluk yaptığımızla alakalı en ufak bir iddia yok. Usülsuz dinleme olduğunu iddia ediyorlar. Adli dinlemeler ile istihbari dinlemeleri hakimler ayırt edeceklerdir. Biz usulsüz dinleme yapmadık. En az 3-4 aşamalı kontrol mekanizmasından sonra oluşan işlemlerdir” diye konuştu. Demirhan, bakanların ve milletvekillerinin dinlendiği iddiasına ise “Kesinlikle böyle birşey yapmadık” şeklinde yanıt verdi.

ERGENEKON SÜRECİNDE HİÇBİR TUTUKLUYA KELEPÇE TAKILMASINI TASVİP ETMEDİK
Ergenekon davası sürecindeki tutuklamaların hatırlatılması üzerine ise Demirhan,  “Ergenekon sürecinde hiçbir tutukluyla kelepçe vurulmasını tasvip etmedik. Kimseye de kelepçe vurulmadı. Ergenekon sanıklarını her biri emniyetten ayrıldıktan sonra emniyet teşkilatına teşekkür etti. Emniyet teşkilatını tanıma fırsatı buldular. Bu kadar nazik, bu kadar centilmen ve bu kadar hukuka uygun bir teşkilatı ilk defa görmüş oldular” dedi.

CADI AVI SÜRECİ BAŞLADI
Avukat Hüseyin Ataol ise zorla oluşturulmuş bir dosya hazırlandığını iddia ederek “Dinlemelerle alakalı 100 bine yakın mahkeme kararı var. Bu 100 bine yakın mahkeme kararından 50-60 tanesinin usulsüz bir şekilde dinlenildiği alındığı, mevzuata aykırı dinleme yapıldığı yönünde. Bunun böyle olmadığını yargılama sürecinde ispat edeceğiz” dedi.
Avukat Ataol, dosyadan 1 ay önce haberlerini olduğunu ancak soruşturmaya ilişkin detaylara ulaşmalarının engellendiğini savundu. Ataol,  “Bugün burada adil bir yargılama ile karşılaşacak mıyız, o konuda bazı tereddütlerim var. Sulh Ceza hakimliklerinin kurulmasından sonra ciddi bir cadı avı süreci başlatılmış durumda. Daha önce Adana’daki MİT tırlarıyla, Ankara’daki böcek soruşturması ile ilgili olarak bazı emniyet mensubu arkadaşlar gözaltına alınmıştı. Orada başarılamayan bir operasyon bugün yeni kuruldu” diye konuştu.

O KELEPÇELER BİRER EMANET
Ahmet Öztürk, Muhammed İkbal Karaduman, Muhammed Ali İkli ile vatandaşların alkışları eşliğinde emniyet binasına giren Erol Demirhan’ı eşi ve babası uğurladı. Bina önünde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erol Demirhan’ın eşi Nazife Demirhan “Bugün gözaltına alınan kahraman vatan evlatlarının eşleri gibi birçok geceyi pencere önünde gözyaşı dökerek bekledim. Benim eşim yetim hakkı yemedi, milletin 5 kuruşuna dokunmadı. Ellerine kelepçe takarak onları itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. O kelepçeler birer emanet. Günü geldiğinde asıl sahiplerinin bileklerine geçeceğinden hiçbir şüphemiz yok” diye konuştu. Demirhan’ın kayınpederi Hasan Ilıcan ise “Suç yok, unsur yok. Bunlar iftira” diye konuştu.

EMNİYETTE SUSTULAR, SAVCIYA KONUŞACAKLAR
Öte yandan, Ali Fuat Yılmazer dahil adları şüpheliler listesinde geçen çok sayıda polis, gözaltında tutuldukları emniyette ifade vermeyi reddetti. Şüphelilerin Avukatı Hüseyin Ataol bu isimlerin savcılıkta ifade vereceğini söyledi.

"DİNLEMELERLE İLGİLİ SORULAR SORULDU"
Müvekkillerinden sadece birisinin poliste ifade vermeyi kabul ettiğini, kalan 16'sının savcılıkta ifade vereceğini söyleyen Ataol, ifade veren müvekkiline ağırlıklı olarak dinlemelerle ilgili sorular sorulduğunu söyledi. Avukat Ataol, “Soruların tamamı dinlemelerin usulsüz olduğuna yönelikti. Ben baktığımda yaptıkları dinlemeler usulsüz değil. Tamamı hakim kararına dayalı usulüne uygun dinlemelerdir" dedi.

"SAVCILIKTA DAHA RAHAT İFADE VEREBİLECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUM"
Avukat Hüseyin Ataol, aralarında Ali Fuat Yılmazer'in de bulunduğu 16 müvekkilinin ifade vermeyi reddettiğini hatırlatarak, savcılıkta da gerçek manada kendilerini savunma imkanı bulmasalar da daha rahat ifade vereceklerini düşündüğünü söyledi. (DHA)

ÖNCEKİ HABER

Meteoroloji\'den kuvvetli yağış uyarısı

SONRAKİ HABER

Basın özgürlüğü için #DirenGazetecilik

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa