06 Nisan 2014 06:00

Sıra baharı eve almakta amma ve lakin...

Bahar temizliği aklınıza geldiğinde lütfen önce derin derin nefes alın, birden ona kadar sayın hâlâ mı geçmedi bir bardak su için, eşofmanlarınızı giyinin nere olursa olsun, arayın bir arkadaşınızı çıkın dışarı.

Sıra baharı eve almakta amma ve lakin...
Paylaş

Esen AKTAŞ
İstanbul


Günler uzamaya başladı, güneşi artık daha da hisseder olduk, e kombinin kulağına da artık dokunmuyoruz, bahar sevilmez de ne yapılır?

Birinci, ikinci, üçüncü derken cemreler düştü, doğa canlandı. Ağaçlar çiçek açmaya yeşillenmeye başladı. Veee işte bahar da geldi.

Baharla birlikte şöyle bir yüklerimizi atasımız geldi. Neydi bu kış yahu? Yolsuzluktu, hırsızlıktı, makaraydı bakaraydı, kasetlerdi derken, Twitter yasaklandı, YouTube da gitti, “Şöyle elimize hortumu alıp, ülkeyi toptan yıkayasım var” diye düşünmedik mi, düşündük. Ne güzel bir bahar temizliği olurdu yahu. Düşünsenize memleketi toptan kırkladığımızı.   

Bahar yorgunluğu, bahar sendromu, bahar nezlesi, bahar alerjisi... Bahar deyince ne de çok şey varmış değil mi? O gri hava dağılıp güneş yüzünü gösterdiğinde...

E, malumunuz baharın bir de temizliği vardır. Temizliklerin de bayağı bi çeşidi varmış: Bayram temizliği, kış temizliği bir de bahar temizliği... Ama en güzelidir bahar temiz-liği, şöyle üstümüzden kazağı, hırkayı, ille de montları atıp tüy gibi hafifleriz önce; gerçi hırkaları biraz bekletsek mi ne dersiniz? Malum bahar bu, havanın ne olacağı belli olmaz, şemsiyeleri de şöyle bir köşede bekletin.

Şimdi çağlaydı, erikti, çilekti bir sürü meyve  çıkacak piyasaya. Kışlıklar kalkacak, rengarenk kıyafetleri-mizi çıkarıp o bluzları, ince pantolonları, tril tril elbiselerle etekleri gördüğümüzde oh be deriz yüklerimizden kurtulunca.

İstanbul’da olanların çoğu, ‘Yahu bir adaya gitsek mi? Tam mevsimi şimdi’ demez mi? Şöyle vapura binsek martılara simit atarak güzel bir çay içsek vapurda  güneş gözlüğümüzü de taksak şöyle. Aman ha bahar havası bu dikkat o kaldırmadığın hırkayı almayı unutma vapur da çarpar bu hava şöyle adaya ayak bassak yerler nemlidir ama olsun oturacak bir yer illa ki buluruz.

Ne çok şey gelir insanın aklına bahar dendiğinde değil mi? Mesela her bahar başladığında önce bir zayıflama kararı alırız, sonra amaaan daha nisandayız hele bir az daha bekleyim, haftaya başlarım, pazartesi başlarım... Bir de bakmışız ki mayıs geldi ve biz aynı kilodayız…

Baharda bir de aşık olunur olunmaz mı yahu en güzel mevsimidir aşkın. Aşkın mevsimi mi olur diyenler bi durun yahu… Papatyalar, menekşeler, İstanbul’un - kaldıysa tabii - erguvanları. Ne çok şey gelir aklına insanın bahar dendiğinde.

Şimdi aman diyeyim sevgili kadınlar. Bahar temizliği aklınıza geldiğinde lütfen önce derin derin nefes alın. Birden ona kadar sayın. Hâlâ mı geçmedi, bir bardak da su için. Eşofmanlarınızı giyin, bulduğunuz sahil olur park olur ağaç altı olur neresi olursa olsun, arayın bir arkadaşınızı çıkın dışarı. Bırakın temizliği memizliği ama yok ille de yapacağım diyorsanız da yalnız yapmayın. Ve işte birkaç püf  noktası belki işinize yarar: Camları silmek için mıknatıslı cam silicileri kullanın bu size bir saat kazandırır ama eşinize sildirirseniz en az iki saat kazanırsınız. Halıları yıkamaya verin diyceğim ama onun için de para lazım, onu da eşiniz yıkasın bu size nereden baksanız üç saat kazandır. Valla başka püf noktası gelmiyor aklıma. Bence siz bırakın temizliği de baharın tadını çıkarın ama  hortum alıp memleketi yıkayacaksanız haber verin illaki yardımım dokunur .

ÖNCEKİ HABER

Seçimin tek umudu kadınlar

SONRAKİ HABER

Dinle sevgili ülkem bir eksiğiz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...