Yine barış hep barış

Kübra KIRIMLI
Çağla YOLAŞAN
Amed

2013 Newrozunun üzerinden tam 1 yıl geçti. Milyonlarca insan toplanmıştı Amed’deki Newroz Parkına. Ve hep birlikte ‘aşiti’ yani barış diye haykırdılar. O günden bugüne adım atmayan Hükümet eleştirildi. Hatırlayalım bir yanda akil insanlar heyeti oluşturulmuştu fakat açıklanan demokrasi paketlerinde akil insanlar heyetinin çalışmasından eser yoktu. Milyonlarca Kürdün talebi olan ana dili sadece özel liselerde seçmeli ders olarak verilebilecekti. Binlerce KCK tutsağı için özgürlük talebine yönelik bir çalışma yoktu üstelik hasta tutsaklar cezaevlerinde gün be gün ölürken.

Tüm bunları Dicle Üniversitesi öğrencileri ile 2014 Newrozundan bir gün önce konuşuyoruz. Geçen yılki Newrozdan bugüne geçen bir yıllık süreci nasıl değerlendirdiklerini soruyoruz. Sürecin bundan sonraki ilerleyişi hakkında tahminlerini alıyoruz.

HÜKÜMET ADIM ATSIN

Ahmet Aksoy Mühendislik Fakültesi 2. Sınıf öğrencisi. Newroz’u çözüme yönelik bir adımdan öte bir seçim propagandası olarak görüyor. Bugün gelinen noktada bir Newrozu daha karşılayacaklar ve yine barış diyecekler. Fakat Hükümet bunu görmüyor. Abdullah Öcalan’ın geçen yılki mektubu ve yol haritasını bir topluma sunulmuş barış projesi olarak değerlendiriyor. Süreç için daima iyimser olmuşlar. Yasaklanan Newrozları da barış içinde kutlamışlar ve barış için bir hamle olarak görmüşler, bugün de öyle görüyorlar. Hiçbir zaman karşılığını alamamalarından dert yanıyor. BDP bugün üzerine düşeni yapıyor, adım atmayan taraf yine AKP ve Hükümet. Bir Kürt genci olarak yeni mektubun da olumlu olacağını umuyor. Önümüzdeki günler için temennisi ana dilinde eğitim için bir adım atılması. Bir de polis devletinden sosyal bir devlete geçmek.

HÜKÜMET ÇÖZÜM SÜRECİNİ KULLANIYOR

Fizik Bölümü öğrencisi Meltem, geçen Newroz’da başlatılan sürece rağmen devletin attığı hiçbir adım yok diyor. Kürdistanın birçok noktasında katliamların devam ettiğini de ekliyor. Devlet istese bu meseleyi çok rahat çözer ama çözmüyor. Devlet müzakere sürecinde çözüme ulaşmak istemiyor, işine geldiği gibi kullanmak istiyor. 2014 Newrozunda Öcalan’ın yayınlayacağı mesajı merak ediyor, dört gözle bekliyor. Newroz sonrasındaki yerel seçimlerin de kendileri için çok önemli olduğunu vurguluyor.

Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Süleyman Şahin 30 Mart yerel seçimlerden sonra küçük de olsa Hükümet tarafından bazı adımlar atılacağını ve sürecin bir sonraki seçime kadar uzatılacağını tahmin ediyor. Hükümet zaten sürekli erteleme, uzatma politikası içinde. Büyük adımlar beklemiyor. Süreç başladığından beri AKP’nin yolsuzluk operasyonlarında olsun Gezi direnişi sürecinde olsun halka karşı dini kullanmayı bırakıp, çözüm sürecini kullanmaya başladığı tespitini yapıyor. Kapitalist düzen her şeyi kendisi için kullanıyor. MİT yasasıyla, yolsuzluğun ardından çıkarılan HSYK düzenlemeleriyle Hükümet kendini güvenceye aldı. İstediği zaman çok rahat yasal düzenleme yapabiliyor ama süreç söz konusu olunca böyle yapmıyor. Tayyip Erdoğan oğlu ve bakanları için gösterdiği hassasiyeti süreç için gösterseydi şimdi çok yol kat etmiş olurduk diyor son olarak.

 ŞARKILAR GİBİ BARIŞ DA EVRENSEL OLSUN

Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Fatma Gül Oğuz’a göre geçen Newrozdan bugüne çok şey değişmedi yani talepleri karşılanmadı. Fakat olumlu olan şey kan dökülmemesi. Bu süreç kimi insanı tatmin ediyor kimini etmiyor. Onların tek bir istediği var barış ve eşit yurttaşlık. Önümüzdeki günlerde barış için sağlam bir adımın atılmasını istiyor. KCK’nin ‘AKP artık bizim muhatabımız değil’ açıklamasını hatırlatıyor. Taleplerinin karşılanmasını istiyor. Karadeniz’den Newroza gelecek Karmate’den hareketle bu Newrozda şarkılar gibi barış da evrensel olsun diyor.