Roboskî'ye baskın; 7 gözaltı var, evler darmadağın edildi

Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Roboskî köyü halkına karşı baskılar devam ediyor. Bu sabaha karşı saat 05.00 sıralarında asker köye baskın yaptı. Çok sayıda zırhlı araç eşliğinde gerçekleşen baskında evler darmadağın edildi. Şu ana kadar 7 gözaltı olduğu öğrenildi. Gözaltına alınanlar arasında katliamda yaralı kurtulanlar, yakınlarını kaybedenler de var.

"Şu an Roboskililer 12 Eylül'ü yaşamakta diyen" Veli Encü, köyde elektriğin de kesildiğini ve bunun bilinçli yapıldığını düşündüğünü dile getirdi. Veli Encü, Servet Encü'nün eşiyle konuştuğunu belirterek "Eşimi döverek götürdüler" dediğini aktardı. Faruk Encü'nün annesinin ise "Allah'ım bunu bize niye yapıyorlar" sözleriyle tepki gösterdiği ifade edildi.

DİHA, askerlerin rastgele evlere girerek, arama yaptığını aktardı. Aramalar esnasında evlerdeki tüm eşyaların dağıtıldığı görüldü. Baskın sonucunda askerler, Kerem Enc'i gözaltına almak istemesine karşı çıkan oğlu Yılmaz Enc'i de gözaltına aldı. 7 kişinin gözaltına alındığı baskın sırasında çok sayıda kişi darp edildi. Gözaltına alınanların isimleri şöyle; "Faruk Encü, Kerem Enc, Yılmaz Enc, Hikmet Alma, Cevher Üren, Celal Encü, Servet Encü.

GÖZALTILAR ULUDERE SAVCILIĞI'NA GÖTÜRÜLDÜ

Gözaltına alınanların askeri helikopter ile Uludere Savcılğı'na götürdükleri, sadece Yılmaz Enc'in Gülyazı Tugay Komutanlığı'nda bekletildiği öğrenildi. Arananlar listesinde yaklaşık 60 kişinin isminin de olduğu verilen bilgiler arasında.

Baskınlarda birçok ev dağıtılırken, Cevher Üren'in evinin çelik kapısı dahi kırıldı. Birçok evde bilgisayar ve çamaşır makinelerinin içi arandı ve tahrip edildi. Askerlerin çelik kapıyı kırarak eve girdiklerini belirten darp edilerek gözaltına alınan Cevher Üren'in eşi Semira Üren, "Bilgisayarı alıp yere atıllar, içini kurcalamaya çalıştılar, olmadı her yeri aradılar, çamaşır makinesinin içini dahi aradılar. Neyi aradıklarını bilmiyoruz. Gözleri dönmüş gibi davranıyorlardı" dedi.

KATLEDİLENLERİN FOTOĞRAFINA TAHAMMÜL EDEMEDİLER

Askerlerin kardeşini yaka paça gözaltına aldığını belirten Kerem Enc'in kardeşi Behiye Enc ise, "Kardeşimi araca kadar yerde sürükleyerek götürdüler. Aynı zamanda kardeşimin oğlu yani yeğenim Ahmet Enc'i döverek gözaltına almak istediler, ancak yeğenim bu duruma fazla dayanamadı ve araçtan atlayarak kaçtı. Katliamda yaşamını yitiren Seyithan Enc'in tek çerçeveli fotoğrafı, yine katliamda yaşamını yitiren 34 kişinin toplu cam çerçeveli fotoğrafları duvardan aldılar, yere atıp üzerine basarak, kırdılar" bilgisini verdi.

Enc, "Bizleri katletikleri yetmiyormuş gibi gözaltına alıyorlar, dövüyorlar, baskı uyguluyorlar. Sanki biz askerlerin üzerine bombaları yağdırmışız, 34 kişiyi biz katletmişiz gibi devlet bizden intikam alıyorlar. Bugün gelen yüzlerce askerin öyle bir tavrı vardı ve bu bizi kaygılandırıyor" diye konuştu.

Enc, "Kardeşimin fotoğrafını duvardan indirip yere atarak kırdılar. Hem bizi öldürüyorlar hem de çocuklarımızın fotoğraflarını yere atıyorlar. Kerem'in elbiselerini yırtarak gözaltına aldılar. çocuklarını aldılar bir tanesi kendini ele vermedi kaçtı. Kerem'i 7 asker tuttu almak için. Bu rezalet değil mi, tek bize mi güçleri yetiyor. Her gün bizi öldürüyorlar, gözaltına alıyor. Kerem protestoda olay yerinde bile değildi ama gözaltına aldılar. Kardeşini öldürdüler daha ne istiyorlar Kerem'den. Her şey bu yol yüzünden oldu. Çocuklarımızı bu hudutta öldürdüler, burayı kapatmalarına izin vermeyeceğiz, bu yolu onlara bırakmayacağız. Oraya fidanlar dikeceğiz, karakol yapmalarına izin vermeyeceğiz. Bu yol dedelerimizin, babalarımızın yolu, yani kendimizi bildik bileli bu yol var. Biz bunu devletin yanına bırakmayacaz. Bizi tutuklayarak ve öldürerek bitiremezler" dedi.

'VAZGEÇMEYECEĞİZ'

Askerler evi bastıkları sırada kendilerine "muhtar ile beraber gelin" demelerine rağmen kapıyı kırarak içeri girdiklerini belirten gözaltına alınan Cevher Üren'in eşi Semira Üren, "Ne olduğunu anlamadık, bize zulüm ediyorlar. Bunu kabul etmeyeceğiz" dedi.

Bu baskınlar ve gözaltılarla hak arayışlarından vazgeçirmeye çalıştıklarını bildiklerini dile getiren Kerem Enc'in eşi Hanife Enc de "Oğlum beni hastaneye götürmüştü, dün gece geldik ve bugün sabah eve baskın yaparak oğlum ve eşimi aldılar. Biz bu hak arayışımızdan vazgeçmeyeceğiz ve mücadelemize sonuna kadar devam edeceğiz" diye konuştu. Devletin kendilerine yapılan zulmü devam etirdiğini belirten gözaltına alınmak istenen Mahir Enc'in kardeşi Çınar Enc, "Biz bu baskılarla yılmayacağız, aksine daha güçlü bir şekilde hak arayışı mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.

BDP'LİLER ROBOSKÎ'DE

Yapılan baskının haberini alan BDP Uludere İlçe Başkanı Yunus Ürek, Uludere Belediye Başkanı Mesut Paksoy, Şırnak İl Genel Başkanı Erşat İdiş ve çok sayıda BDP üyesi Roboski'ye giderek, ailelerle görüştü. Ailelerden bilgi alan BDP'lilerin açıklama yapması bekleniyor.

FERHAT ENCÜ: İŞKENCE GÖRÜYOR OLABİLİRLER

Katliamda yakınlarını kaybeden BDP PM üyesi Ferhat Encü ise yaşananlara ilişkin, "Yakınlarımız darp edilerek gözaltına alındılar. Şu anda askerlerin elinde karakolda bekletiliyorlar. Onların hayatından endişe ediyoruz. Şu an işkence görüyor olabilirler" şeklinde konuştu. Gözaltı işlemi sırasında bir binbaşının "Bu daha başlangıç" dediğine dikkat çeken Encü, "Genelkurmay savcılığının katliama ilişkin verdiği takipsizlik kararının ardından üzerimizdeki baskılar daha da arttı. Tehditler hat safhada. Bu yaşadıklarımızı insanlık vicdanı nasıl açıklayacak?" dedi. Son baskınların köyde birkaç gün önce yaşanan "güvenlik yolu" protestosu nedeniyle olabileceğine söyleyen Encü, "Bir kez daha duyurmak istiyoruz: Bu baskılar, saldırılar bizi yıldıramayacak. 2 yıldır yürüdüğümüz adalet mücadelesinden biri geri döndüremeyecektir" diye konuştu.

'TAKİPSİZLİK KARARI CESARET VERDİ'

Geçtiğimiz günlerde Federal Kürdistan Bölgesi sınırına yapılan "Güvenlik yolu"nu protesto eden Roboskililerin üzerine asker ateş açmış olayda iki kişi yaralanmıştı. Roboskililer özellikle Askeri Savcılığın katliamı aklamak için "Takipsizlik" kararı vermesinin ardından köye baskıların arttığına dikkat çekmişti.

Gazetemize konuşan Hikmet Alma, "Takipsizlik kararı askere cesaret verdi" demişti.

BASKININ SEBEBİ 'GÜVENLİK YOLU' PROTESTOSU MU?

15 Ocak'ta "Güvenlik yolu" projesine yönelik protestolar sırasında birçok asker bölgeden silah ve mühimmatını bırakarak kaçmıştı. Askerler karanlığın çökmesiyle 5-6 askeri aracı, yemeklerini ve uyku tulumlarını arkalarında bırakarak gitmişti. Yurttaşlar askerlerin geride bıraktıkları malzemeleri tahrip etmişti. Daha sonra olay yerine gelen askerler bıraktıkları silahlarını iki ayrı bölgede bulmuştu. Asker baskınının "Güvenlik yolu" protestosu ve askerin köyde bıraktığı eşyaların tahrip edilmesiyle ilgili olduğu tahmin ediliyor.

'SAVCILIK MI, VALİLİK Mİ, PARALEL İŞ Mİ?'

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, konu üzerine Twitter hesabından yaptığı açıklamada,

"Savcılık mı, Valilik mi, yoksa paralel iş mi? Açıklayın. Roboski'de topluca insan öldürmeyi, insanlık suçu işlemeyi zorunlu hata görenler, zorunlu aramadalar. Hükümetle defalarca görüştük; 'Sınır kapısı açın, sınır ticareti geliştirin kökten çözün, bir KHK yeter' dedik ötelediler. Roboski'de adaletten kaçan ağır müebbetlik zihniyet, baskı, tahrik, gerginlik kaşımakta. İçişleri Bakanlığı'nı aradık, bu saatte özel kaleme ulaşılabiliyor, adli bir karar izlenimi var. Bakanla görüşmeye çalışıyoruz. Roboski toplu araması adli karar ise, HSYK sonrası, Adalet Bakanı bilgisi dahilinde mi, değil mi? Bakacağız. Roboski halkı çocukları dokunulabilir, bakan çocukları dokunulmaz, bu nasıl zihniyet" ifadelerini kullandı.

28 Aralık 2011'de savaş uçaklarının bombardımanında 34 Roboskîli katledilmişti. (HABER MERKEZİ)

Servet Encü darp edilerek gözaltına alınırken, evi de dağıtıldı

FOTOĞRAFLAR: DİHA