25 Haziran 2016 00:50

Ayak oyunları

Futbolumuzun malumunuz olduğu üzere, her kulvarda başlıca problemlerinden birisi kalıcı yatırımlardan ziyade günü kurtarma peşindeki yönetimler.

Paylaş

Alper KAYA

Futbolumuzun malumunuz olduğu üzere, her kulvarda başlıca problemlerinden birisi kalıcı yatırımlardan ziyade günü kurtarma peşindeki yönetimler. Bunun bir çözüm olmadığı da gün gibi aşikar ancak bu yönetimlerin, son yıllarda yurt dışında hayli revaçta olan “paralel evren çizgi romanları”* içinde olsaydık ‘çözüm’ olarak sayılabilecek yolların yolcusu olduğunu söylemek mümkün. Bu hususta, şaşırtıcı bir referansa başvuracağım. Belediyesinin takımı gittikçe güç kazanırken Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’in şöyle bir demeci olmuştu: “Futbolda gördüğüm ayak oyunlarını, siyasette görmedim.” Peki bu sözün, en azından ismi sürekli değişen ve son dönemde Osmanlıspor olarak yola devam eden eskinin ‘Başkent Leoparı’ Ankaraspor üzerinden değerlendirelim mi? Yıllar öncesine gideceğiz şimdi. ASAŞ Stadı yeni yapılmış başkente... Ankaraspor o statta oynamak için başvuru yapıyor ancak TFF, stadın ışıklandırması olmadığı için bu talebe red cevabı veriyor. Bunun üzerine, Ankaraspor taraftarı olduğunu belirten bir zat Ankaraspor’un gece maçı oynamadığı için ışıklandırmaya ihtiyacı olmadığını ifade eden bir dilekçe veriyor TFF’ye. Kazanan taraf Melih Gökçek oluyor. Bu dilekçeden iki ay sonra o dilekçenin altında ismi olan “Ankaraspor taraftarı” Ruhi Kurnaz, kulübe başkan oluyor. Yıllar geçiyor, Ankaraspor yönetimindeki Ahmet Gökçek’in Ankaragücü’ne başkanlık sürecinde Ankaraspor küme düşürülüyor; bu esnada iki ayda Ankaraspor’a başkan olan Kurnaz “Elma armut satmıyorsunuz, kulübü iki günde nasıl satalım?” diyecekti. Ancak hikaye burada bitmiyor elbette. Ankaraspor yola 1. Lig’de devam ederken, 2. Lig’deki Bugsaş play off’a yükseliyor; TFF bu rövanşı da ıskalamıyor ve Ruhi Kurnaz’ın ikinci başkan konumunda olduğu Bugsaş’ı play off’tan men ediyor!

OLAN KİMLERE OLDU PEKİ?

Ruhi Kurnaz da, Melih Gökçek de, Ahmet Gökçek de bir şekilde yollarına devam ettiler; bu kulüplerdeki futbolcular ve çalışan teknik kadrolar TFF ile siyasi odakların yaşadığı kapışmanın kurbanı olmaktan başka bir konum alamadılar. Bu yaşananlar, bu ülkenin en üst kademe liglerinde yaşandı. Amatör liglerde de durum çok farklı değil. Son yapılan yerel seçimlerde İzmir’in Selçuk ilçesinde 15 yıllık CHP belediyesini devralan AKP’nin spora yatırımı çok kısa sürmedi. 1943 kuruluşlu Selçuk Efesspor’un adı ilk kongrede “Selçuk Efes Belediyespor” olarak değiştirildi ve yeni yönetim AKP ilçe yönetimi ile gene bu partiye yakın iş adamlarıyla dizayn edildi. “Mahalli liglerdeki bir kulüpte siyasi güç odağının değişmesi neyi ifade ediyor?” sorusunun cevabı için sizi çok bekletmeyeceğim elbette. Yönetim, belediye odaklı olunca yatırım da belediyeden geldi. Selçuk’un turistik olarak kabul edilebilecek iki bölgesinin, Şirince ve Pamucak, otopark gelirleri Selçuk Efes Belediyespor’a aktarıldı. Bu bölgelerin, ciddi anlamda gelire sahip olduğunu belirtmeye gerek yok! Keza, mahalli liglerdeki bir kulübün gelirlerinin nerelerde kullanıldığını sorgulayan da pek yok.

Çok uzağa gitmeyelim; Selçuk’a birkaç kilometre uzaktaki Aydın’a bir bakalım. Geçtiğimiz sezon Aydın Büyükşehir Belediyesi adına Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu; BAL’da mücadele eden Sökespor’da başkan Tamer Makaraç’ın istifa girişimleri esnasında 50 bin TL’lik yardım yaptığı basın toplantısında Makaraç’ın göreve devam edeceğini bizzat açıkladı. Tabii, Sökespor’la aynı grupta yer alan diğer Aydın takımları Didim Belediyespor ve Kuşadasıspor ise, belediye başkanlarının Büyükşehir ile araları iyi olmadığı için 50 binlik yardımın zerresini göremedi. Bu örnekleri istediğimiz kadar uzatabiliriz. Makam odasında futbolcu imza töreni yapan bakanları da gördük, 1. Lig play off’u için “Ee, Adanaspor da kusura bakmayacak artık” diyen başbakanlar da... Futbolumuz, uluslararası her turnuvada git gide dibe vuruyorsa; haysiyet eşiğinin çıtası düşebileceği yere kadar düşen siyasetle olabildiğince iç içe büründüğü için olmasın?

* Ultimate Spider Man 
gibi, klasik süper kahramanların bilindik hikayelerinin farklı  senaryolarla gelişmesini  ele alan çizgi romanlar.

ÖNCEKİ HABER

Maden işçileri eyleme hazırlanıyor

SONRAKİ HABER

En iyi Hırvatistan en kötü İbrahimoviç!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...