28 Mayıs 2016 07:35

DBP'de eş başkanlığa Yüksek ve Tuncel seçildi

DBP 4. olağanüstü 'yeniden yapılanma ve inşa' kongresi, 'Susmuyoruz, korkmuyoruz' mesajıyla başladı. Yeni eş başkanlar ve yeni yönetim belirlendi.

Paylaş

Sultan ÖZER
Damla YELTEKİN
Ankara

Her gün saldırı ve baskıya uğrayan, Eş Genel Başkanı tutuklu olan, Parti Meclisi üyelerinden 2’si öldürülen, 21’i tutuklanan 49’u hakkında tutuklama kararı bulunan, 22 belediye eş başkanı tutuklanan, 18’i görevden alınan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) 4. olağanüstü kongresini Ankara’da “susmuyoruz, korkmuyoruz, alışmayacağız”, “İnadına özgürlük, inadına direniş” şiarlarıyla topladı.

DBP,  partinin Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek’in de aralarında bulunduğu yöneticilerinin büyük çoğunluğunun tutuklu olması nedeniyle “yeniden yapılanma ve inşa” şiarıyla bugün Büyükhanlı Otel’de toplandı. Otelde toplanma nedenini, Eş Genel Başkan Vekili Demir Çelik, AKP’nin Ankara’da büyük salonların kendilerine verilmesini engellemesine bağladı.

Katledilen Pakize Nayır, Seve Demir, Fatma Uyar’ın fotoğraflarının yer aldığı, “Kadın devrimiyle demokratik özerkliği inşa ediyoruz” pankartı, Silopi’de öldürülen ve cenazesi bir hafta sokakta bırakılan Taybet Ana’nın fotoğrafı ile Cizre'deki bodrumlarda öldürülen Mehmet Tunç ve Asya Yüksel’in fotoğrafları salondaki yerini aldı.Öcalan’ın fotoğrafının bulunduğu pankartta da üç dilde “Öcalan’a özgürlük” talebi yer aldı.

Munzur’dan Cerattepe’ye, doğa ve yaşam mücadelesi, maden işçilerinin direnişi, mültecilerin talepleri de sık sık ekrana yansıtıldı.

KAMURAN YÜKSEK MESAJI İLE SALONDAYDI

Divan Eş Başkanı, Siirt Belediye Eş Başkanı Tuncer Bakırhan, “Haksız ve hukuksuz şekilde tutuklanan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek’in mesajını okudu. Yüksek, alkışlarla karşılanan mesajında, her nerede, dışarıda, zindanda olurlarsa olsunlar hak, özgürlük, demokrasi mücadelesinden, çözüm politikalarından vazgeçmeyeceklerini ifade etti. “Zulme, çözümsüzlük  politikalarına karşı her zaman geriye düşebileceklerini, bunun kaybettikleri anlamına gelmediğini dile getiren Yüksek, vazgeçmeyeceklerinin altını çizdi. Yüksek, “Onun için vazgeçmeyeceğiz diyorum. Ve zulme baş eğmeyeceğiz, diz çökmeyeceğiz. Hepimiz görecek ve yaşayacağız ki, hak, özgürlük ve demokrasi mücadelesi başarılı olacak zulüm edenler ise kaybedecek” dedi.

‘ÇÖZÜM BİZİZ’

DBP Eş Başkan Adayı Sebahat Tuncel zor bir dönemden geçildiğine dikkat çekti. Tuncel, demokrasi mücadelesinde çok büyük bedeller ödediklerini belirterek, onlara sözlerinin mücadeleyi daha ileriye, halkları özgürlüğe taşımak olacağını söyledi.

SÖZÜN BİTTİĞİ YER 

Sözün bittiğini, “sözün Kürdistan’ta direniş olduğunu” kaydeden Tuncel, “Umut başka yerde değil, bizde, bu salonda, HDK, HDP, DBP’de, Kürdistan’da, direniştedir” dedi. Gezinin 3. yılına da atıf yapan ve Berkin Elvan şahsında tüm öldürülenleri selamlayan Tuncel, “Umut halkların yüreğindedir” diye konuştu. AKP’den hiçbir şey istemediklerini belirten Tuncel, “Siz çekilin, biz demokratik özerkliği inşa ederiz. Tarihi direnenler yazar. Kürdistan’da yeni bir yaşamı öreceğiz, başka çaresi yok” diye konuştu.

Derhal müzakere çağrısı yapan Tuncel, Öcalan’ın, sağlık, özgürlük, güvenlik koşulları sağlanarak müzakere sürecini yürütmesinin sağlanmasını istedi. Tuncel başka seçeneğin olmadığını söyledi.

DEMİRTAŞ: SİYASET DIŞI TUTMAYA ÇALIŞIYORLAR

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, tıklım tıklım salonun yoğun alkışları ile kürsüye geldi. 

Bölgedeki katledilenlerin ailelerini, “En büyük bedeli ödemiş şehitlerimizin aileleri” diye selamlayan Demirtaş, yüzden fazla PM üyesinin tutuklanması, siyaset dışı bırakılması, katledilmesi gibi çok ciddi baskılarla karşılaşan DBP’nin bu kongre ile yeniden canlanacağını söyledi. 

Yeni yüzyılda Ortadoğu’da Kürdistas’da nasıl yeni bir yaşam olacağı konusunda fikirlerini anlatmaya çalışırken, Türkiye açısından sorunun net olduğunu kaydeden Demirtaş, “Tükiye açısından soru nettir. ‘Kürtler var, inkar edilmiyor’ diyorsunuz Öyleyse Kürdistan var mıdır?’. Net soruya net cevap verilmediği sürece sorun çözülemeyecektir” diye konuştu.  

İran’la imzalanan Kasr-ı Şirin ile önce ikiye, Sykes- Picot ile dörde bölünmüş coğrafyanın ne olacağını soran Demirtaş, “Saray etrafındaki kirli ittifat, ‘aynı inkarı statüsüzlüğü dayatacağız’ diyorlarsa çözüm olmayacak” dedi. 

Türkiye’de birlikte yaşama umudunun 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinden sonra güçlendiğini kaydeden Demirtaş, bu fırsatların değerlendirilmesini istedi. Demirtaş, bu değerlendirilmezse saray ve etrafındaki faşizan çeteye teslim olmayacaklarının altını çizdi. Tekçi anlayışı kabul etmeyen herkese ya baş eğeceksiniz ya baş vereceksiniz dayatması yapıldığını belirten Demirtaş, DBP’nin esas çözüm önerisini, formülünü ortaya koymayı başardığını söyledi. 

‘ÖCALAN ERDOĞAN’DAN ÇOK BARIŞI SAVUNDU’

Çözüm süreci görüşmelerinde Abdullah Öcalan’ın, “Birlikte yaşam mümkün olmazsa felaketler bizi bekliyor” uyarısında bulunduğunu ve bunun ne kadar doğru olduğunun görüldüğünü kaydeden Demirtaş, “Yüzde 50 oyla Cumhurbaşkanı seçilmiş kişi sayın Öcalan kadar barışı istememektedir. Buna tanık olduk. 12 metrekarelik hücrede  Türkiye başta Ortadoğu’da kan akmasın diye kafa yoran birisi, öbür tarafta sarayda, ‘nasıl başkan olurum’ diyen birisi var. Birine bölücü diyorlar, diğerine de milli politikacı diyorlar” dedi. 

Kendilerine bedel ödemenin dayatıldığını belirten Demirtaş, bedel ödeyeceğiz diye korkup gerçeği ortaya koymaktan çekinirlerse asıl felaketin olacağını dile getirdi. Türkiye’nin dikta rejimine doğru gittiğini, saray ve çevresine biat etmeyenlerin düşman olarak görüldüğünü de ifade eden Demirtaş, dikta değil, demokratik bir rejim için mücadele ettiklerini söyledi. 

'VAZODA KÜRT İSTİYORLAR'

Yok sayarak, inkar ederek hiçbir sorunun çözülmediğinin altını çizen ve buna alet olmayacaklarını belirten Demirtaş, kendilerinden istenenin vazoda yetişen, sera malı Kürt olduğunu söyledi.  Demirtaş, “Kendi partilerinde bunun örnekleri var. Toprağından, köklerinden koparılmış, köksüz, tatsız, tutsuz, kokusuz bir çiçek. Böyle olmamızı istiyorlar. Saksı, vazo Kürdü olmamızı istiyorlar” dedi.

Buna itiraz ettikleri için baskı uygulandığını, Eş Genel Başkan Kamuran Yüksek’in tutuklandığını, PM üyelerinin katledildiğini aktaran Demirtaş, bütün bunların dokunulmazlıklardan bağımsız olmadığını bildiklerinin altını çizdi. 

Demirtaş net konuştu: “Nereden ince ise oradan kopacak, ama biz geri adım atmayacağız.

‘KÜRTLERİN ANAVATANI KÜRDİSTAN’ 

Tarih başka türlü yazılmaz, demokratik gelecek başka türlü inşa edilmez. 
Kürtler Tayyip Erdoğan’ın keyfinin yeniden yerine gelmesini beklemeyecek. Bizler kendi geleceğimizi kendi ellerimizle öreceğiz. Fatura ağır olacak, ama muhteşem olacak. Direnenler, mazlumlar, haklı olanlar kazanacak. Tek silahımız bu, haklılığımız. Biz kimsenin dilini inkar etmedik, köylerinimızı bu haklıyız.”
Barış istediklerini, haklarını, hukuklarını istediklerini belirten Demirtaş, “Türkiye Türklerindir diyorlar ya, halen öyle ise birlikte yaşama formülünü bunu söyleyenler bulsun” dedi. Kürtlerin bir halk olduğunun altını çizen Demirtaş, tarihi, dili, kültürü, geçmişi olan Kürtlerin anavatanın da “Kürdistan” olduğunu söyledi. 

DEMİRTAŞ, ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ’A SERT YANIT VERDİ 

AYM’ye yaptıkları başvuru sonrası Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine Demirtaş, “Adalet Bakanı bakandır ama adaletle, hukukla alakası yoktur. Biz yüksek mahkemeye başvuru yaptık, bırak mahkeme diyeceğini desin. Sana ne, sen bir bakan olarak yargıyla ilgili bir kanaat ya da baskı oluşturacak bir beyanda nasıl bulunabilirsin. Senin yaptığın suç. Buradan kendisine söylüyorum, sana ne. Nereye başvururuz, ne sonuç çıkar seni ne ilgilendirir. Adalet Bakanı olman mahkemelerin  başkanı olduğun anlamına mı geliyor?  Hukuktan bir tek sen mi anlıyorsun Bekir Bozdağ. Sen işine bak. Cezaevlerinde on binlerce insan perişan, yargı iş yapacak binaya bile sahip değil. Sen bakanlık yapacağına mahkemeye talimat veriyorsun” diye konuştu. 
Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yüksek yargı kurumlarının başkanlarıyla gerçekleştirdiği ziyaretlerin hatırlatılması ve “yargıya talimat verip vermediğinin” sorulması üzerine de “Saraydaki zat yargıya açıkça talimat veriyor, yargı başkanları da oradan alkışlıyor. Yargıya ‘derhal muhalefete gereğini yapsın’ talimatı verirken, oradakiler alkışlıyor. Türkiye’de başkanlık sistemi rejimi dedikleri budur. Dikta yönetimidir. Hitler de böyleydi. Bütün devlet bürokrasisi onun önünde el pençe duruyorlardı. Fakat Türkiye’de bunu kabul edecek insan sayısı AKP’nin etrafındaki şakşakçılardan ibarettir” yanıtı verdi. 
 

AKP SALON VERDİRMEDİ

DBP Eş Başkan Vekili Demir Çelik de, AKP’nin kendilerine salon verilmesini engellemesi nedeniyle kongrelerini otelde toplamak zorunda kaldıklarını söyledi. Ankara’da 22 kapalı spor salonu olmasına rağmen, sudan nedenlerle kendilerine verilmediğini kaydeden Çelik, bütün baskılara rağmen kongrelerini topladıklarını ifade etti.

YENİ YÖNETİM BELİRLENDİ

Demokratik Bölgeler Partisi’nin 4. Olağanüstü Kongresi’nde, halen Adana F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Kamuran Yüksek yeniden eş genel başkanlığa seçildi. DBP’nin kadın Eş Genel Başkanı da Sebahat Tuncel oldu.

DBP’nin 4. olağanüstü kongresinde yapılan seçimlerde 315 delege oy kullandı. Sebahat Tuncel ve Kamuran Yüksek’in Eş Genel Başkanlığa seçildiği DBP’nin yeni seçilen PM üyeleri şöyle;
Abdurrahim Dağ, Alev Taş, Amine Demir, Barış Koyun, Barış Oflaz, Berat Anlı, Bermal Birtek, Cengiz Günay, Cihan Güneş, Demir Çelik, Devram Balkaş, Emine Özmen, Emrullah Bingöl,
Enes Kaya, Ergin Balta, Eşref Yaşar, Fatma Gül, Fatma Kurtulan, Felemez Teker, Feride Laçin, Fikriye Aytin, Gülay Koca, Gülcihan Şimşek, Gülistan Ensarioğlu, Gülüm Bayram, Hacer Özdemir, Halil Aksoy, Hacire Çetin, Hamide Yüksel, Hakan Demirbaş, Harika Peker, Hasan Vural, Hediye Başhan, Hüsnügül Ayaz Vakan, Hüseyin Altun, İhsan Çelik, İsmail Kaplan, Mahir Doğutekin, Mehmet Arslan, Mehmet Candemir, Mehmet Salih Yıldız, Mehmet Şirin Tunç, Mehdi Tunç, Melahat Oral, Metin Kutaz, Murat Sarısaç, Türkan Esen, Perihan Ağaoğlu, Ramazan Tunç, Resul Sadak, Salih Akdoğan, Sevda Çeliközbilgin, Salih Keleş, Sevcan Atak, Semiha Can, Semra Demir, Sevgi Kılıç, Seydi Fırat, Sibel Yiğittekin, Sezar Duruk, Soner Öz, Suna Kaymaz, Şirin Altay, Şivan Cemilözer, Turabi Şen, Yasemin Demirkaya, Zahide Besi, Zeki Baran, Zühre Bozacı, Züleyha Çalman.

MERKEZ DİSİPLİN KURULU ÜYELERİ
Mehmet Nuri Özmen, Sevim Dursun, Lütfiye Gürbüz, Ruken Yılmaz, Hüsamettin Zenderlioğlu, Seyithan Laçin, Hikmet Duman.

ÖNCEKİ HABER

ABD'nin son EğitDonat grubu IŞİD saldırısında ağır yara aldı

SONRAKİ HABER

'Rio Olimpiyatları ertelensin' çağrısı reddedildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...