04 Mayıs 2016 13:00

WikiLeaks ve Panama Belgeleri: Veri ile gazetecilik yapmak

Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın çıkardığı Journo dergisi internet sitesinde Veri Gazetecisi Pınar Dağ ile bir röportaj gerçekleştirdi.

Paylaş

Önce ‘WikiLeaks’, ardından ‘Panama Papers’ ile milyonlarca belge sızdırıldı. Panama Belgeleri’nin haberleştirilmesi için dünya çapında 400’e yakın gazeteci ‘veri gazeteciliği’ yaptı. Peki veri gazeteciliği aslında ne demek, kullanılan araçlar ne, gazeteciliğin tanımı mı değişiyor, sızdırılmış veriler gazetecilik pratiğini nasıl etkiliyor ve daha önemlisi Türkiye’de veri gazeteciliği yapılıyor mu? Tüm bu soruları TGS’nin Journo dergisi Veri Gazetecisi Pınar Dağ’a sordu.

Dağ veri gazeteciliğinin birçok tanımı ama tek bir amacı olduğunu belirtiyor: Daha etkin habercilik yapmak. Bilgisayar destekli gazetecilik (Computer- assisted reporting), veri güdümlü gazetecilik (Data Driven Journalism), yapılandırılmış gazetecilik (Structured Journalism), excel gazeteciliği (Excel Journalism) gibi terminolojik bir kronolojisi de var. Veri Gazeteciliği El Kitabı’nda (Data Journalism Handbook) yapılan tanımında ise, ‘veri ile gazetecilik yapmak’ olarak yer alıyor. 

Pınar Dağ veri gazeteciliğini “Yapılan her türlü gazetecilik faaliyetinde veriyi organize edip, filtreleyip günümüz dünyası için anlamlı hale getirmek ve bunun için bazı hünerlere sahip olmaktır” diyerek tanımlıyor. Veri gazetecisi ihtiyacı olan veri seti format tipini önemsemek durumunda ve tabii ki teknik bazı önemli detayları da anlamakla sorumlu. Yapılandırılmamış bir dosyadan bilgi toplama süreci zaman kaybettirirken, taşınması kolay, araçlarla uyumlu dosya tipine ulaşmak ve kullanmak bu alanda çalışanlar için giderek daha fazla önem taşıyor. 

HESAP VERİLEBİLİRLİK VE ŞEFFAFLIK

Dağ’ya göre veri gazeteciliği kamu yararını gözeten, hayat kalitesini arttıran, hesap verebilirlik ve şeffaflık konularıyla doğrudan ilgili olan bir dal ve sızdırılmış veriler bu alanın gelişmesinde önem arz ediyor. WikiLeaks sonrası yazılan el kitabı, Swissleaks /Luxleaks kardeş sızıntıların dünya gündeminde giderek önem kazanması, ‘Veri Gazeteciliği 2015 Ödülleri’ni alması, henüz tam olarak göremediğimiz Panama Belgeleri’nin gündemi sarsan gücü ve yürütülen faaliyetlerin tümünün veri gazeteciliği teknolojileri ve çözümleri ile şekilleniyor olması, Panama Belgeleri’nin de 2016 Veri Gazeteciliği Ödülleri’ne aday olması bu alanın açık, ham, sızdırılmış verilerden beslendiği gerçeğini pekiştiriyor. Bu sebeple veri gazetecilerinin işi veri yığınlarını analiz edebilecek pratikler ve teknolojiler kullanarak onları anlamlı hale getirmek. Bu bazen 11,5 milyon yarı yapılandırılmış belge de olabilir.

TEKNİK GELİŞMELER ETKİLİ

Gazetecilik açısından veri ile çalışmak neden önemli olduğunu Dağ şöyle anlatıyor: “Çevrim içi araçlara erişimin kolaylaşması, çok büyük teknik bilgi gerekmeden kolayca etkileşimli haritalar, grafikler ve görsellerin yapılmasını sağlayan araçların artması, devletlerin kamusal verilerini herkesin kullanımına açması, veritabanlarına erişimin kolaylaşması, doğruluğuna emin olunan verilerin haberlerde kullanılması; daha fazla şeffaflık sağlayarak gazeteciyle okuyucu arasında güven sağlaması ve farklı meslek gruplarının dahil olması, haberciliğin alet çantasına yeni araçlar ve meslek disiplinlerinin ekleniyor olması, veri denetimine veriyi doğrulayan, istatistikçi, veri bilimci, yazılımcı, tasarımcı gibi daha fazla alandan meslekler transfer edebiliyor olması bu alanın önemli olduğunu ve önemli hale geldiğini kanıtlıyor. Şu andaki önemi ise tabii ki internete erişimin genişliyor ve artıyor olması. İlerleyen yıllarda böyle bir tanım bile kalmayabilir. Çünkü veri ile daha etkin çalışmak giderek kolaylaşmaya ve yaygınlaşmaya başlayacak. Olağanlaşacak ve bir alternatif olmaktan çıkacak. Çıkıyor da şu anda” 

‘GAZETECİLİK TANIMI DEĞİŞİYOR’

Pınar Dağ gazeteciliğin tanımının değiştiğini belirterek “Çağ ve teknolojiyle, internet erişiminin yaygınlaşmasıyla modeli değişiyor ancak temel disiplini ve motivasyonu hep aynı. Veri gazeteciliği sürecinde 5N+1K’yı yanıtlarken sadece şöyle bir yol izliyorsunuz ancak hikaye her zaman önemli ve veri gazeteciliğini de haberden daha etkin yarar sağlamak için yapıyorsunuz” 

PANAMA BELGELERİ 

Gazetecilik tarihinin en büyük veri sızıntısı olarak kabul edilen, Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu’nun ortaya çıkardığı Panama belgelerinde 400’e yakın gazetecinin çalıştı ve 2.6 terabayt büyüklüğündeki 11.5 milyon belgelik bir veri haberleştirildi. Bunun nasıl yapıldığını Pınar Alp şöyle açıkladı: “Bu örnek üzerinden gidersek, sizin tek başınıza yapabileceğiniz bir şey değil ancak hep şöyle denir, ‘büyük veriyi anlamak için önce küçükten başlamak gerekir.’ Önünüze bir sızıntı gelmiş ise sorunları çözme yeteneği olan ve tabii buna da gönüllü olan bir ekiple bir ucundan işe başlamak gerekiyor. Panama Belgeleri açısından bakarsak sızan veriler herkesin erişimine açılır ise haberciler kendi ülkeleri, liderleri, şirketleri üzerinden yerel odaklı verilere odaklanarak rahatlıkla bu sızan verilerden yararlanabilirler. Veriye ulaşmak önemli ama en önemlisi kullanabilme, yani yine veri okuryazarlığı yeteneklerini geliştirmiş olma önemlilik kazanıyor” (MEDYA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

‘Yalan haber' iddiasıyla işini bıraktı

SONRAKİ HABER

Aydınlardan 'Dokunulmazlık değişikliğine hayır' çağrısı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...