04 Mayıs 2016 00:53

Mağrip’te 1 Mayıs

Tunus’ta 1 Mayıs, 2011 ayaklanmasından sonra gerçek renklerini buldu. Sendikal ve siyasal güçler kitlesel sokak gösterileriyle kutlamaya başladı.

Paylaş

Murtaza LABİDİ*
Tunus

Tunus’ta ilk 1 Mayıs kutlaması 1904’de gerçekleşti. Çoğunluğu yabancı olan; İtalyan, Maltalı ve Fransız onlarca işçi ana caddede kızıl bayraklarla yürüdüğünde Tunuslular hayretle onları izlemişti. Ama 1946’da UGTT (Tunuslu Genel Emek Birliği) sendika merkezinin kurulmasından 1956’da ülkenin bağımsızlığını kazanmasına kadar 1 Mayıs, gerek yurtsever, gerekse de sosyal talepleri haykırmak için bir mücadele günü oldu. 

O günden sonra ise işler değişti. İktidardaki rejim ile iş birliği içinde olmayı tercih eden sendikal merkez bu mücadele gününü iktidara bağlılığını ifade etmeye yönelik karnaval türü etkinliğe dönüştürdü. Hatta günün anlamına uygun kutlamak isteyen muhalif sendikacılara da baskı yapmadan geri durmadı. 

2011’den sonra 1 Mayıs gerçek renklerini buldu. Sendikal ve siyasal güçler artık başkent ve büyük şehirlerde kitlesel sokak gösterileri ile kutlamaya başladı. Yalnız sendika merkezi, kendi geleneklerine uygun olarak, olası taşmaları engelleyebilmek için, kendi binasının önünde bir kutlama yapar. 

Burada genel sekreter resmi bir konuşma yapar ve işçilere onların haklarını savunma konusunda ne kadar kararlı olduğunu ifade eder. Bu yıl da yine bu oldu. Ülke içerisinde büyük şehirlerin birçoğunda yerel sendika binaları kapandı. Daha eski ve köklü mücadele geleneği olan diğer yerel şubelerde ise işçiler dernek lokallerinde toplantılarla bugünü kutladı. 

Yalnız tüm bunlar solcu sendikacı militanların sokaklarda pankart ve devrimci marşlarla kutlamasına engel olamıyor. Bu gösteriler yüzlerce, hatta binlerce genç işçi, öğrenci ve işsiz katılıyor. 2016’nın 1 Mayısı da bu şekilde kutlanıldı, ama bu yıl katılım daha düşüktü zira gözler Halk Cephesi’nin 3. Ulusal Konferansına çevrilmişti. Genelde bu gösterilere aktif katılan Cephe yöneticilerinin bu yıl sokaklarda olmaması katılımı olumsuz etkileyen unsurlar arasındaydı.  

CEZAYİR’DE TERÖR BAHANESİ

Cezayir’de ise durum daha da vahim, zira sendikal mücadele daha da zayıf. Cezayirli Genel İşçiler Birliği (UGTA) her zaman işçi sınıfı içerisinde olan iktidar partisi FLN’nin (Ulusal Bağımsızlık Cephesi) bir kolu oldu. Yöneticileri çoğu zaman bizzat hükümet tarafından seçildi. Öyle ki “resmi” 1 Mayıs kutlamaları bile uzun yıllardır terör saldırıları bahanesiyle yasaklanıyor ve sendika merkezi ise bir bildiri yayımlamakla kendisini sınırlıyor. 

Bu yıl UGTA Genel Sekreteri Sidi Said, sendikanın tertipleyeceği 1 Mayıs şenliklerinin Cumhurbaşkanının desteği ile kutlanacağını ilan etti ve şiarının ise “Özgürlüğü ve bağımsızlığı için Sahra halkıyla dayanışma” olarak açıkladı. 

İşçi sınıfının doğru davalara bağlılığı kuşkusuz takdir edilmelidir yalnız bu slogan Sahra halkının mücadelesine hizmet etmediği gibi Fas ile Cezayir rejimlerinin siyasi rekabetinin bir sonucu olarak öne sürüldü. 

Üstelik son aylarda Cezayir işçi sınıfının mücadelesinin yükseldiği ve birçok grevin de sendika merkezinin bürokratik yönetiminin onayı olmadan gerçekleştiği koşullarda bunu daha da ağırlaştırdı. 

Dolayısıyla Mağrip işçi sınıfının dünya işçi sınıfının bir parçası olduğu hissetmesi ve 1 Mayısı dünya işçi sınıfının Uluslararası Dayanışma Günü olarak kutlayabilmesi için daha yapılacak iş çok.  

*Tunus Emekçileri Partisi
(Çeviren: Deniz UZTOPAL)

ÖNCEKİ HABER

ABD 1 Mayısı’na göçmen işçiler damga vurdu

SONRAKİ HABER

100 bin lirayı bulan hayatta kalır

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...