30 Nisan 2016 07:23

EMEP: Savaşa ve sömürüye karşı iş, barış, özgürlük

Emek Partisi yayımladığı 1 Mayıs mesajında işçi sınıfının sömürü ve savaş politikalarına en güçlü şekilde yanıt vermesi gerektiğini belirtti.

Paylaş

Emek Partisi, yayımladığı 1 Mayıs mesajında "Her milliyetten ve her inançtan Türkiye işçi sınıfı, 2016 1 Mayıs’ında gerici faşist politik bir rejimin yeniden inşası girişimlerine ve kölelik koşullarına karşı en güçlü şekilde yanıt vermelidir" dedi.

Genel Başkan Selma Gürkan'ın imzasıyla yayımlanan EMEP'in açıklaması şöyle:

"Türkiye işçi sınıfı ve emekçiler, işçi sınıfının uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele günü 1 Mayıs’ı  ekonomik, sosyal ve politik cephelerde ağır saldırılarla karşı karşıya geldiği savaş ve çatışma ortamında kutlamaya hazırlanmaktadır. Devlet ve hükümetin ısrarla sürdürdüğü “içeride savaş, dışarıda savaş politikaları” ülkemizi Ortadoğu bataklığının içine her gün daha fazla çekerken, işçi sınıfı ve halklarımız üzerinde dizginsiz bir devlet terörü ve baskı uygulanmaktadır.

Kürt illerinde tank ve toplarla kentlere girilip halkın evleri başlarına yıkılır, yaşlı, genç, kadın, çocuk demeden sivil halk katledilirken, işçilerin hak arayışı TOMA'lar eşliğinde fabrikalara girilerek bastırılmaktadır.

Savaş ve çatışma ortamı gerekçe edilerek işçi ve emekçilerin her talebi geriye itilirken ülkemizi sermaye için bir sömürü cennetine dönüştürecek kiralık işçilik, kıdem tazminatının fona devredilmesi, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun değiştirilerek kamu emekçilerinin iş güvencesini ortadan kaldırılması gibi düzenlemeler peş peşe gündeme getirilmektedir.

Saray ve AKP hükümeti varolan demokratik kırıntıları da ortadan kaldıracak, tek adam, tek parti diktatörlüğünü getirecek yeni bir anayasa dayatmaktadır.

Eğitim alanı bütünüyle dinci vakıflara terk edilmiş durumdadır. Tüm toplumsal değerlere “yerli ve milli” ön takısıyla ideolojik bir saldırı yöneltilmektedir.

1 Mayıs tarihsel olarak işçi sınıfının sermaye ve kapitalist devlet ve hükümetlerin karşı karşıya gelerek güçlerini sınadıkları bir gündür.    

Her milliyetten ve her inançtan Türkiye işçi sınıfı, bu bağlamda 2016 1 Mayıs’ında gerici faşist politik bir rejimin yeniden inşası girişimlerine ve kendisine dayatılan kölelik koşullarına karşı en güçlü şekilde yanıt vermelidir.

İşçi ve emekçiler bunun için bulundukları her yerde güçlerini birleştirmeli, olası en ileri biçimlerle 1 Mayıs kutlamaları örgütlenmelidir.

İşçi sınıfının ve halkımızın karşı karşıya bulunduğu sorunlar göz önüne alındığında sendika konfederasyonlarının 1 Mayıs’ta işçilerin birleşmesini önleyen, farklı hareket etmelerinin hiçbir haklı gerekçesi yoktur.

Aynı biçimde 1 Mayıs’ı artık geleneksel(!) hale gelen Taksim Alanı’nda kutlama fetişizminin de haklı bir dayanağı bulunmamaktadır. Taksim Alanının Türkiye işçi sınıfı için tarihsel anlamı tartışılmazdır ancak sorunun çözümünün sınıf-güç ilişkisinde işçi sınıfının lehine değişiklikten geçtiği gerçeği de artık görülmelidir. Devlet terörü ve baskıyla hak arayışlarının bastırıldığı, kitlelerin sindirilmeye çalışıldığı bu dönemde yaratılan kaos ve karanlığın perdesinin yırtılıp atılmasında birleşik kitle eylemlerinin önemi tartışılmazdır.

Partimiz bütün araç ve olanaklarıyla sermaye ve AKP hükümetinin saldırılarına karşı iş, barış, özgürlük talebiyle 2016 1 Mayıs’ının en kitlesel biçimde kutlanabilmesi için çalışma yürüten işçilerimizin ve mücadeleci sendikacılarımızın yanındadır." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Şebnem, Elif ve Ali Deniz için kütüphane açıldı

SONRAKİ HABER

İMC TV Haber Müdürü Hamza Aktan serbest bırakıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...