09 Kasım 2015 00:26

Yaşasın halkların kardeşliği

Paylaş

Murat SERBEST
Eğitim Sen Manisa Şube Üyesi

Türkiye’de “halklar” demenin bölücülük olduğunu daha yeni öğrendim ben. Meğer Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın, bilmem kaçıncı maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkes “Türk Halkı”nı oluşturuyormuş ve nerdeyse her eylemde attığımız sloganlardan birini, “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganını atarak bölücülük yapıyormuşuz. Bunu söyleyen bir Cumhuriyet Savcısı. Hem de laf arasında söylenmiş bir söz değil, bir iddianamede yazdığı bir cümleden alıntı. Bu iddianameyi okuduğumdan beri içim içimi kemiriyor.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemde de pek çok farklı kökenden insanlar yaşamasını bir zenginlik olarak görüyorum. Hiçbir zaman insanların etnik kökenlerine bakılarak davranılmasını doğru bulmadım. Herkesin etnik kökenine ve inançlarına saygı duyulması gerektiğini düşündüm. Sonuçta hepimiz insanız. Etnik kökenimiz, dilimiz, dinimiz ne olursa olsun hepimiz insanız.
Ama bizim ülkemizde “Türk Halkı”ndan başka halktan söz etmek Anayasamıza göre hem suç, hem de bölücülük kabul ediliyor. Yüzlerce yıldır pek çok halkın bir arada yaşadığı ülkemizde herkes “Türk Halkı”na dahil olmak zorunda. Başka şansı yok, “Ben Kürdüm, Ben Lazım, Ben Çerkesim,…” demek de suç yani.
Halbuki içinde “Halklar” kelimesi geçen bir siyasi parti bile mevcut ülkemizde ama demek ki savcımızın bundan haberi yok. Olsaydı suç işliyorlar diye bir iddianame de onlara hazırlardı.
Sonuçta insanların bir arada, kardeşçe yaşaması gerektiğini anlatmak için attığımız “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganı bölücülük kabul ediliyorsa bu ülkede, bize düşen bu sloganı daha gür bir sesle haykırmaktır. “YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ.”