03 Eylül 2015 10:52

'Barış hem oğlumuzun hem en çok özlem duyduğumuz şeyin adıydı'

Yüksekova’da zırhlı araçlar ve havanlarla düzenlenen saldırıda canlı kalkan olup ölümlerin önüne geçmek isterken infaz edilen Esnaf Fettah Es, ardında eşi Havva, 16 yaşındaki oğlu Barış ve 10 yaşındaki ikiz kızları Dilara ve Hilara’yı bıraktı. Fettah Es’in eşi Havva Es, 'Kimse ölmesin, barış olsun diye oradaydı. Bu onun canına sebep oldu. Artık Fettah geri gelmeyecek. Ama ona minnettarım. Başımız dik, çünkü bir halk için kendisini feda etti' dedi.

Paylaş

Nedim TÜRFENT 

Son günlerde sivil katliamların ardı arkası kesilmeyen Hakkari’nin Yüksekova (Gever) ilçesinde, 26 Ağustos’u 27 Ağustos’a bağlayan gece, Orman, Kışla ve Mezarlık Mahallelerine zırhlı araçlar ve havanlarla düzenlenen saldırıda evinin hemen arkasında özel harekat timleri tarafından katledilen 32 yaşındaki Fettah Es ilçe halkının yakından tanıdığı bir esnaftı. Yaklaşık 15 yıldır terzilik yapan Es’in ‘Barış Terzi’ adlı işyeri Özgürlük Meydanı’nda bulunuyor. Yıllardır evi ve işyeri arasında mekik dokuyan Es için Valilik ve İçişleri Bakanlığının ‘Sivil değildi’ açıklamasını Es’in eşi ve çocukları ile ilçe esnafı kesin bir dille yalanlıyor. Komşu esnaf, halk ve tanıdıkları arasında yardımsever, dürüst ve yurtsever kimliği ile tanınan Es, ilçenin sevilen simalarından biriydi.

ARDINDA BİR EŞ 3 ÇOCUK BIRAKTI
Özel harekat timleri tarafından infaz edilen Es, ardında Barış (16), 10 yaşındaki ikiz kızları Dilara ve Hilara ile eşi Havva’yı bıraktı. Havva Es eşini şu sözlerle anlatıyor; “Fettah çok değerli bir arkadaştı. Ailesi, komşuları kısacası tanıdığı ve tanımadığı herkes için fedakar ve can fedaydı. Hiç kimseyle düşmanlığı yoktu. Kalkıp ondan canını isteseydiniz, ‘vermem’ demezdi’ dedi. Eşinin terzilik yaptığını belirten Havva Es, “Sabah kalkıp işe gider, akşam da evine gelirdi. Çocuklarını çok severdi, sürekli onlarla ilgilenirdi. Oğlunu, ikiz kızlarını ve beni çok severdi. Onu anlatamayız biz. Herkes tarafından sevilen, değer verilen biriydi. Onca yıldır beraberiz, daha bugüne dek biri gelip ‘Fettah bir hata yaptı’ demedi. İçinde kin beslemeyen, saf bir insandı. Mert biriydi, cesurdu. Misafirperverliği dillere destandı. Onuru ile yaşardı.” 

KİMSE ÖLMESİN DİYE ÖLDÜ
Eşinin kimse ölmesin diye orada olduğunu söyleyen Havva Es, “Artık yeter. Bu kan daha nereye kadar dökülecek. Hepimiz kardeşiz, artık kimse ölmesin. Artık hiç kimsenin gözü yolda kalmasın. Bu çocukların yanında ağlayamıyorum, konuşamıyorum, yiyip içemiyorum. Sürekli anıları hatırlıyorum. O kadar saygılı ve hürmetliydi ki ona çok çok teşekkür ederim, ona minnettarım” dedi. 

BİZ KÜRT’ÜZ İSTESEK DE TÜRK OLAMAYIZ
Eşinin 15 yıldır terzilik yaptığını anlatan Havva Es, “Bu süreç içerisinde 3 yıl cezaevine düştü. Zindanda da aynı işi yaptı. Çıktığında da terziliğe devam etti. İşyeri açıp ismini de ‘Barış’ koyduk. Barış hem oğlumuzun hem de en çok özlem duyduğumuz şeyin adıydı. Bu topraklara artık barışın gelmesini istiyorduk. Ancak ne yazık ki öyle olmadı” dedi. Dükkanı kapatmayacaklarını çocuklarıyla birlikte çalıştırmaya devam edeceklerini söyleyen Havva Es, “Eşim barışa tutkundu. Ne o taraftan ne de bu taraftan hiç kimse ölsün istemiyordu. Silah seslerinden huzursuz olurdu. Kimliğini ve kültürünü severdi. Doğuştan ona verilen dilini severdi. Bu da en doğal şey çünkü biz Kürt’üz. İstesek de Türk, Arap, Ermeni olamayız” şeklinde konuştu. 

BABAM ÇOK İYİ BİR İNSANDI
Bu yıl lise birinci sınıfa kaydını yaptıracak olan Es’in 16 yaşındaki oğlu Barış Es de, “Babam dükkanında işini yapan çok iyi bir insandı. Ben ona yardım ederdim. Durumu kötü olan veya babası olmayan biri dükkana gelince, onlardan para almazdı. Polisler babama mermi sıkıp onu öldürdü. Onun işini ben sürdüreceğim. Okula kaydımı o yaptıracaktı bu pazartesi. Onu da yapamadı. Bugün ben gittim kayda, bana ‘Ancak baban ya da annen gelirse yaparız’ dediler. Okuluma devam edeceğim, babamın yolunda yürüyeceğim” dedi.

BABAMIZI ÖZLÜYORUZ
Babasını çok özlediğini söyleyen 10 yaşındaki ikiz kızlardan Dilara, “Babam bizim için çalışır, sonra da eve gelirdi. Bize ekmek getirirdi. Bizi çok severdi. Babam gitti ve polisler onu öldürdü. Babam bizi üniversiteye gönderecekti. Bizi öğretmen ve avukat yapacaktı. Okumamızı çok istiyordu. Benim öğretmen, Hilara’nın avukat olmasını istiyordu. Babamın isteğini yerine getireceğim ve onu asla unutmayacağım. Her gün onun mezarını ziyaret edip sulayacağım” diyerek gözyaşı döktü.
Babasının cenaze töreninde hıçkıra hıçkıra ağlayarak, “Babamı son kez görmek istiyorum” sözleriyle akıllara kazınan Hilara da “Büyüyünce onun dileğini yerine getireceğim. Aileme ben bakacağım. Bizi asla üzmezdi, bize çok iyi davranırdı” dedi. 

YILLARDIR TERZİLİK YAPIYORDU
POLİSLERCE öldürülen Fettah Es’in işyerinin hemen yanında manav dükkanı işleten Kılıç Yalçın da “Çok iyi bir insandı, herkese yararı olan biriydi. Allah mekanını cennet eylesin. Herkes ondan çok memnundu. Özellikle maddi durumu kötü olan biri dükkanına gelince, çok yardımcı olurdu. Bütün komşuları da ondan çok memnunduk. Yıllardan beri terzilik yapıyordu” dedi. (Hakkari/DİHA)

ÖNCEKİ HABER

HDP, Toplumsal Barışın İnşası için Müzakere kanun teklifini Meclis'e sundu

SONRAKİ HABER

Kadınlar, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nü işgal etti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...