05 Haziran 2015 01:20

Çöpçülerin isyanı!

Paylaş

Karşıyaka Belediyesi
taşeron işçileri/İzmir

Çok sayın ve pek saygıdeğer sorumsuz sorumluların dikkatine!

Martin Luther King’in şu lafını hatırlatarak başlayalım sözümüze… “Eğer sizden sokakları süpürmeniz istenirse, Michelangelo’nun resim yaptığı, Beethoven’in beste yaptığı veya Shakspeare’in şiir yazdığı gibi süpürün. Ve o kadar güzel süpürün ki gökteki ve yerdeki herkes durup ‘Burada işini çok iyi yapan, dünyanın en iyi çöpçüsü yaşıyormuş’ desinler”. 

Başta Karşıyaka, Bayraklı, Bornova ve diğer ilçe belediyelerinde işçiler taşeron cehennemine ve dayıbaşılık sistemine mahkum edilmiş biçimde çalıştırılmaktadır. Bu işçiler 1350 TL gibi komik ve insan onurunu rencide edici rakamlarla çalıştırılmaktadır.

Sevgili halkımız, açlık sınırında çöpünüzü toplayıp, sokaklarınızı süpürüyoruz. İnsanlık dışı çalışma koşulları ile dayıbaşılıkla çalıştırılıyoruz ve emeğimizin bırakın karşılığını almayı, işimize aç gidip evimize aç dönmekteyiz. Yol parası vermemek için otostop ile işe gidiyoruz. Çoğu zaman sokakta temizlik yaparken gevrek fırınlarının önünde bekleyerek, esnafımızın bize bir bayat gevrek vermesini ve bir çay ikram etmesini bekliyoruz. Bize bu konuda yardımcı olan ve cömert davranan halkımıza çok teşekkür ediyoruz. Fakat bize bu onur kırıcı ücreti reva gören bu anlayışı sizlere şikayet ediyoruz.

Unutmayalım ki her gün binlercesi yaşam alanımızda karşımıza çıkan ve o koca koca arabalarıyla bizlerin yaşam rahatlığından artan çöpleri ve mikropları daha çevreye yayılmadan toplayıp geçinmeye çalışan bu insanlar bizim.

Sizlerden alınan vergilerle maaşımızı alıyoruz. Fakat sizlerden toplanan vergiler, dayıbaşılara, müteahhitlere, ALTAŞ gibi İstanbul firmalarına peşkeş çekilmektedir.

Biz özellikle temizlik işçileri, dünyanın en pis işini ama en onurlu işini yapmaktayız. Önümüzde seçim var. Miting meydanlarında ağızlarını açtıklarında çuval dolusu vaatler veren, asgari ücreti arttıracaklarını söyleyen, hatta “Taşeron cehennemine son vereceğiz” diyen liderler ne yazık ki, açlığa mahkum çalıştığımızdan haberdar olmalarına rağmen samimiyetsiz vaatlerle gözümüzün içine baka baka yalan söylüyorlar.

AKP Hükümetinin acımasızlığına ortak olan ve aynen onlar gibi kendi sermayesini yaratan, kendi müteahhitlerini zengin eden bu anlayışa ve boş laflara artık karnımız tok.

Bizler bir süre önce sendikalı olmaya, iş güvencesine kavuşmaya, ekmeğimizi bir parça büyütmeye karar verdik ve örgütlenmeye çalıştık. Bizler belediye başkanlarından anayasal bir hak olan örgütlenme hakkımıza, yani sendikaya üye olma hakkımıza saygı duymasını istedik. Ama ne yazık ki, belediye başkanları sendikaya üye olduk diye işçi çıkardı ve işçilerin sendikadan istifa etmesi için yönetici kadrolarına baskı yapma talimatı verdi. Özellikle Karşıyaka Belediye Başkanı, bir yandan işçinin sendikaya üye olmasına saygı duyduğunu beyan etmekte, öte taraftan el altından üye olan arkadaşlara baskıları arttırmaktadır.

Bir başka taraftan da iki sendikanın aynı işyerinde örgütlenmesini sağlayarak işçiyi birbirine düşürme çabası içindedir. Seçimlerden önce, “İşçi kardeşim, emekçi kardeşim diyen, ben müteahhitlerle çalışmam diyen Belediye Başkanı, şimdi müteahhitlerle kol kola hareket etmektedir. Sabıkalı müdürü ve yardımcıları ile adeta hışımla emekçilere saldırmaktan geri durmuyorlar.

Yiğidin kuru soğana muhtaç olduğu andır bu an. Bu insanlarımızı çöp toplamaya layık görmüş ve var olan sistemin boşluklarından faydalanarak düzenlerini sağlamlaştıranları vicdan muhakemesine çıkmaya ve kendilerine gelmeye çağırıyoruz. Devletimiz dahil bütün yetkilileri, etkilileri, katkılıları çok acil göreve çağırıyoruz...

Bu bağlamda daha iyi bir yaşam için, yüreğinde merhameti olan herkese en kalbi sevgilerimizle.
Sendikalaşmak anayasal haktır engellenmemelidir...

ÖNCEKİ HABER

Prof. Dr. Gürhan Fişek metal direnişini değerlendirdi: Bıçak işçilerin kemiğinde...

SONRAKİ HABER

Krallığınıza son vereceğiz!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...