22 Mayıs 2015 00:31

Şimdi değilse ne zaman?

Paylaş

Orhan Karakaya
SES Kayseri Şube Başkanı

İşçi sınıfı öldü, işçi diye bir şey kalmadı, artık toplumsal sendikacılık diyenlere inat işçi sınıfı alanda varlığını ve gücünü gösteriyor. ‘Bu ülkede işçiden bir şey olmaz’, ‘İşçiler mücadele etmiyor’, ‘İşçiler tüm bunları hak ediyor’ diyenlere inat ‘Bizden her şey olur’, ‘Biz insanca yaşam ve emeğimizin alın terimizin karşılığını istiyoruz’ diyor ve 7 gündür varlıklarını, birlikte olduklarındaki güzelliklerini, umutlarını bizlere gösteriyorlar.
Evet 7 gündür bu ülkede hem de kamu dışında özel sektörde işçiler, sendikal bürokrasiye, patronlara karşı birleşerek haklarını, geleceklerini istiyorlar. Sınıftan bi’haber olanlar, sınıfın dışından sınıfı eleştirenler, işçilerin bir gün ayağa kalkacağından da, kalktığında da neler yapabileceğinden habersiz oldukları anlaşılıyor. Çünkü 7 gündür verilen bu mücadelenin kazanmasını sağlayacak bir sınıf desteği yok. Sadece oturulan yerden yapılan destek açıklamaları var.
İşçi sınıfı hakları ve gelecekleri için ayağa kalktığında her zaman bir şeyleri değiştirmiştir. Bir şeylerin önünü açmıştır, güzel şeylerin olmasına vesile olmuştur.
Hatırlayalım ‘89 bahar eylemleri olarak bilinen ve 150 bin Zonguldak maden işçisinin Ankara yürüyüşü bu ülkede kamu emekçileri hareketinin önünü açmıştır. Kamu emekçilerinin sendikalaşma sürecini hızlandırmıştır. Emekçilerin kazanmasına, daha iyi toplusözleşmeler yapılmasına, emekçi ücretlerine daha fazla zamların yapılmasına vesile olmuştur. Bu nedenledir ki 7 gündür grevde olan Renault TOFAŞ işçilerinin haklı mücadelesine KESK ve diğer sendikalar sadece basın açıklamaları yapılarak destek olamaz.
Renault ve TOFAŞ işçileri başta olmak üzere 12-13 bin işçinin ne zorluklarla direndiklerini, mücadele ettiklerini görüyoruz. İşçiler fabrika önünde, kaldırımda yatarak, çay ve simitle karnını doyurarak mücadele veriyor. Böyle bir mücadeleyi desteklemek için öncelikle tüm emek ve demokrasi güçlerinin bir araya gelmesi sağlanarak genel bir grev kararı alınması, aldırılması sağlanmalıdır. Bunun için adım atılmalıdır. Böylesi bir birlik oluşturulamıyorsa en azından KESK işçilerin haklı mücadelesi için böyle bir karar almalıdır. Bu kararı almadan sadece 21 Mayıs’ta illerde basın açıklamaları kararı alarak üzerindeki sorumluluğu atamaz. Eğer işçiler patronlara, bürokratik sendikalarına rağmen halkı mücadelelerini kazanımla sonlandıramazlarsa bu kayıp sadece Renault ve TOFAŞ işçilerinin kaybı olmayacaktır. Bu kayıp kamu emekçilerinin de kaybı olacaktır. Bu nedenledir ki en azından KESK-DİSK-TMMOB-TTB birlikteliği dahi bir an önce grev kararı almalı işçilerin kazanması için üzerlerine düşen sorumluluğu bir nebze olsun yerine getirmelidir.
Renault ve TOFAŞ işçisini kazanırsa bürokratik sendikacılık, sendika ağalığı kaybedecektir. İşçileri sömüren patronlar kaybedecektir. İşçiler, emekçiler, DİSK, KESK kazanacaktır. Türkiye ve dünya işçi sınıfı kazanacaktır. Ve hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.

ÖNCEKİ HABER

15-16 Haziran yaklaşırken sınıf dayanışmasına

SONRAKİ HABER

Eva Yerbabuena bugün İş Sanat’ta

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa