15-16 Haziran yaklaşırken sınıf dayanışmasına
Yalçın Mutlu
SES Eskişehir Şube Başkanı
Yazının başlığında 15-16 Haziran’ı hatırlatmak istedim. Amacım o günler ile kıyaslama yapmak değil. Fakat mücadeleyi hatırlamak, hatırlatmak. İşçi sınıfının her gün, her zaman mücadeleye hazır olduğunu, yeter ki iyi önderlik yapılması gerektiğini, birliktelik yaşanması gerektiğini TOFAŞ ve Renault işçisi gösteriyor. İşçi sınıfının birlikteliği yakalandığında sermayenin ve siyasi iktidarın ne kadar çaresiz kaldığını hep birlikte izliyoruz. Türkiye işçi ve emekçilerine düşen görev izlemek değildir. Hepimize düşen görev bu mücadeleyi güçlendirmek, alanlara taşımak ve genel grevi örgütlemektir. Kamu emekçilerinin hatırlaması gereken ise ‘89 bahar eylemleridir. İşçi sınıfının mücadelesini örnek alan kamu emekçileri sendikalarını kurmaya başlamıştır. ‘Birleşe, Birleşe’ mücadele büyümüş ve konfederasyonlarını kurmuşlardır. Parçalanan yapı mücadeleyi ikinci plana atmıştır. Bu direniş örnek alınmalıdır. Kısa bir süre sonra kamu emekçilerinin toplusözleşmeleri başlayacaktır. sendikalı, sendikasız, sağıcısı, solcusu, Kürt’ü, Türk’ü, Alevi’si, Sünni’si emek düşmanı politikalar karşısında tabanda birleşmelidir. Tüm işçi ve emekçilerin bu hareketin içinde yer alması, siyasi düşünce ve ayrılıklarını bir kenara bırakarak mücadeleye katılması gerekmektedir. Her örgütlenmenin kendi yapacağı çalışma; katkı sağlayacağı gibi, eylem, etkinlik ve söylemlerin birleştirici olması esastır. Önemli olan herkesin kendi çevresini, alanını, işyerini, fabrikasını örgütlemesidir. Alanda yapılacak eylem ve etkinlerin katkısı yok sayılamaz , fakat her işyerinde yapılacak eylem ve etkinliklerin daha önemli olduğu bir gerçektir. Bu ülkenin işçisi, memuru, esnafı, köylüsü, kadınları ve gençleri metal işçisine sahip çıkmalıdır.