20 Mayıs 2015 03:18

Türkiye işçi sınıfı ürettiğini elde edebilsin

Paylaş

Ali İhsan Sagmen
Almanya’dan bir işçi

Bursa’da Renault ve TOFAŞ’ın eylemleri sarı sendikacılığa, üç kağıtçı sömürü oyunlarına başkaldırı ve farkındalık eylemidir. Türkiye tekelci burjuvazisi, ucuz iş gücünü yıllardır kazanç ve rekabet olarak kullanmaya çalıştı. Şimdi gelinen nokta tıkanmadır. İşçilerin adına toplusözleşme yapan sendikaların, bunu anlaşmalı yaptıkları ayyuka çıkınca, otomatik olarak eylemler de coşkuyla başladı. Avrupa’da saat ücreti en az asgari ücret bazında 8 küsur avro ki bu Türk lirası olarak 25 lira civarındadır. Metalde çalışan işçi ise bunun üç katıdır. Yani 75 lira tutar. Türkiye’de ise Renault’nun saatine 6 lira verdiği, emek değerine el koyduğu televizyondan duyulmakta ve gazetelerden okunmaktadır. Almanya’da aldığı asgari ücretin net yarısını maaşına yansıtan işçi, iki bin ile üç bin avro arası para alır.

Türkiye ile yiyecek ve içecek fiyatları aynı olan Avrupa işçisi neden Avrupa işçisi ile aynı parayı almasın? Fabrika işçisi arkadaşım, ürettiğin aracı kaç yılda satın alabilirsin? 

Beyaz eşya üreten işçi kardeşim, bir buzdolabını kaç ayda ödeyebilirsin? Beyaz eşya fiyat olarak Avrupa ile aynı, fakat aldığın ücret beş kat daha düşük neden? 

Tekstil işçisi arkadaşım, merdiven altı üretimlerle on iki saat çalışıp, aldığın ücretle evine bile gidecek biniş parasını ödeyemeyen ve çocuğuna simit parası veremeyen, sinemaya tiyatroya götüremeyen kadın arkadaş, daha ne kadar sömürüleceksin? 

Dizi filmlerde her şeyin güzel gösterildiği hayatı, gerçek anlamda ne zaman yaşayacaksın? 

Seçimlerde özellikle işçilerin yaşadığı bölgelerde, AKP’yi desteklemeyi ne zaman bırakacaksın?

Filmlere konu olan “Harranlıyam” saf işçi imajını, toptan bir şekilde ne zaman bırakacaksın? 

Artık derin uykudan uyan ve özellikle seçimlerin yaklaştığı günümüzde, başını kaldır ve senin haklarını savunan, seninle olmak isteyen partilere, dirsek mesafesi tutarak, omuz omuza yürüyerek, emeğine sahip çık, kendin ol. Yurt dışında çalışan biz işçilerin yaşamıyla bari kıyaslayarak, dengesizliği anlamaya çalış ve farkı gör. İşte o zaman sömürünün ne kadar katmerli olduğunu göreceksin. 

Halbuki, biz de burada sömürülüyoruz, ancak elde ettiklerimiz önemli oranda yaşamımızı idame edebiliyor. İstediğimiz o ki, Türkiye işçi sınıfı ürettiğini elde edebilsin, emeğine sahip çıksın, demokrasiyi sahiplensin. Kısacası özgür örgütlü ve barış içinde gelecek kursun. Kısacası “Harranlılar”, sendikalaşsın, özgürleşsin, partilerine sahip çıksınlar. 

ÖNCEKİ HABER

Saraydaki iş cinayeti parayla örtüldü

SONRAKİ HABER

Kocaeli Ford Otosan ve Bursa Ototirim işçileri de direnişe katıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...