İşçi olmak zor, kadın işçi olmak daha da zor
Dudullu OSB içinde bulunan Saraçoğlu iş merkezinde Elektro Kablo işyerinde çalışan bir genç işçiyim. Sabah saat 07.15’te mesai başlıyor, bir fiil akşam 18.30 hatta 20.00’a kadar sürüyor.
Saraçoğlu iş merkezinde çalışan bir kadın işçi
İstanbul
Dudullu OSB içinde bulunan Saraçoğlu iş merkezinde Elektro Kablo işyerinde çalışan bir genç işçiyim. Sabah saat 07.15’te mesai başlıyor, bir fiil akşam 18.30 hatta 20.00’a kadar sürüyor. İş merkezinde 90 işyeri var. Her işyerinde 20 ile 40 arasında işçi çalışıyor. Çalışan yüzlerce genç işçinin büyük çoğunluğu asgari ücret alıyor. 1200-1400 lira alan işçi sayısı çok az. Tekstil iş kolundan, cam sanayine, plastik, metal sanayine üretim yapılıyor. İş merkezi kapalı bir cezaevini andırıyor. Bize verilen yemek fişleri ile taa İMES’e gidip yemek yiyebiliyoruz.
Gece mesaisi yapan arkadaşlarımız oldukça çok. OSB’ye girerken özel güvenlik, iş merkezine girerken özel güvenliklerin taciz bakışları ile karşılaşıyoruz. Servis olmadığı için yürüyerek İMES C veya A kapısına gelerek otobüs durağına geliyoruz ya da KADOSAN tarafına yürüyerek evlerimize gidebiliyoruz. Benim gibi kadın olan arkadaşlarımız her türlü tacize maruz kalıyor. Aracı olan bir tanıdıkla o gün evimize gidebilirsek, yada eşimiz gelip bizi işyerinden alırsa şanslı sayarız kendimizi.
Çalıştığım işyerinde çoğunluğu erkek işçi olduğu için bazen onların tacizine, sözlü tacizlerine, ağza alınmayacak küfürlü konuşmalarına tanıklık ediyorum. Mecburum, mecburuz çalışmaya. Saraçoğlu iş merkezinde çalışan işçiler haklarını bilmiyor, iş yasalarını bilmiyor. İşten atıldığında, kıdem ve ihbar tazminatlarını almayı bile bilmiyorlar. Bilinçsiz olunca işçi, patronlar diledikleri gibi davranıyorlar. Ben sosyal ilişkilerimden, yakın akrabalarımın siyasi hayatlarından dolayı 1 Mayıs’ı biliyorum. Katıldım da... Saraçoğlu iş merkezindeki patronların tamamına yakını Alevi ve CHP’li. Onlar dahi 1 Mayıs’ı bize unutturmak istiyor. O gün ücretli izin hakkımızı gasbetmek istiyorlar. Bize 1 Mayıs’ı unutturmak isteyenlere, emek ve demokrasi düşmanlarına inat haydi 1 Mayıs’a, haydi mücadele ve örgütlenmeye diyorum.
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
