27 Mart 2015 01:00

Kadrolular ama aslında işsizler!

Elazığ’da 2004 yılında İl Özel İdaresi tarafından Uluova’nın sulanması için kurulan Eyüp Bağları Sulama Birliği işçileri geçtiğimiz günlerde mağduriyetlerinin giderilmesi için Beyazçeşme Mahallesi’ndeki bir büroda açlık grevine başladı. Görünürde devletin kadrolu işçileri olan işçiler aslında işsiz. Kadrolu göründükleri için başka yerde de işe alınmayan işçiler işçiler sorunlarını ve taleplerini gazetemize anlattı.

Paylaş

Özkan ZÜLFİKAR
Orhan KURUL
Elazığ

Elazığ’da 2004 yılında İl Özel İdaresi tarafından Uluova’nın sulanması için kurulan Eyüp Bağları Sulama Birliği işçileri geçtiğimiz günlerde mağduriyetlerinin giderilmesi için Beyazçeşme Mahallesi’ndeki bir büroda açlık grevine başladı. 2009’da elektrik borcu yüzünden kapatılan Sulama Birliğinde çalışan işçiler 5 yıl boyunca maaş alamamış ve sosyal haklardan da faydalanamamıştı. Görünürde devletin kadrolu işçileri olan işçiler aslında işsiz. Kadrolu göründükleri için başka yerde de işe alınmayan işçiler işçiler sorunlarını ve taleplerini gazetemize anlattı.

BÜTÜN SULAMA BİRLİKLERİ TEHLİKEDE

24 Mart’ta başlayan açlık grevindeki işçilerden Yakup Çelik, 5 yıldır problemlerin devam ettiğini belirterek, “Hükümet tarafından sulama birliklerine karşı bir ön yargı var. Büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Diğer illerdeki sulama birlikleri de tehlike altında. Bir tek biz değil, Malatya, Tokat, Maraş ve Kars da var. Belki ilk kapanan biziz ama diğer iller için de bu tehlike var” dedi. En büyük sorunlarının muhatap bulamamak olduğunu belirten Çelik, “Bütün kurumlara müracaat ettik. Elazığ valiliğinden tutun da Meclise kadar durumumuzu anlattık. Ancak muhatap bulamadık” dedi.

KADRO BİLE SORUN OLDU!

Fikri Topuz ise Kovancılar Sulama Birliği İşçisi. Topuz, “Bizde 7 işçi vardı. Biz de 5 yıldır mağdur durumdayız. Hiç bir muhatap bulamadık. Milletvekilleri ve siyasi partilerle görüşmemize rağmen sonuç alamadık” diyor. 6 nüfusa baktığını 3 çocuk okuttuğunu söyleyen Topuz ,“Konu komşu yardım ediyor ancak devletten hiçbir şey görmedik. Dayanacak gücümüz kalmadı ve biz de açlık grevine gitmek zorunda kaldık. Ağzımda diş yok, dişçiye gidemiyorum. Hiç bir sosyal haktan faydalanamıyorum” şeklinde konuştu. İş aradıklarını, günü birlik işlerle yaşamaya çalıştıklarını söyleyen Topuz, “Ben iş makinesi operatörüyüm. Kapımın önünde bir sürü iş var ama kadrolu göründüğüm için beni kimse işe almıyor. ‘Kayıt dışı çalıştıramayız’ diyorlar. Mecburen hamallık yapıyorum ben de. Bu kadroları geri onlara iade ediyorum. Alsın başlarına çalsınlar” dedi.

‘AKP YA UTANIYOR YA UMURSAMIYOR’

AKP’li yetkililerin açlık grevine başladıktan sonra da kapılarını çalmadığını söyleyen Topuz, “Ya bu durumdan utanıyorlar ve yüzümüze bakacak durumları yok ya da umurlarında değiliz” dedi.

‘HAKKIMIZ OLANI İSTİYORUZ’

Bener Bulut isimli işçi ise “Biz sadece haklarımızı istiyoruz. Bir kuruma bağlı, kadrolu işçileriz. Kadrolu olmanın getirdiği haklarımızı talep ediyoruz. Kooperatif değiliz. Devlete bağlı bir kurumuz ama 5 yıldır mahkum gibiyiz. Kapalı bir kutu içerisine konmuş gibiyiz” dedi. Ailelerinin yardımıyla ayakta durduklarını söyleyen Bulut, “Bu işi yukarılara kadar duyurduk ama kimse çözmedi. Bu grevde kararlıyız. Ölümler yaşanabilir. Açlık grevi en son çareydi bizim için ama mecbur kaldık. Herkes bilsin ki geri adım atmayacağız” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Sınavı bitir salavat getir

SONRAKİ HABER

Yasa AKP’den uygulama CHP’den