Naksan işçisi de birleşecek
Bugün Naksan’da da artık işçiler eskisi gibi değil. Kendini ezdirmek istemeyen, direnebilecek, az da olsa sınıfının farkına varmış işçiler var.
Naksan’dan bir işçi*
Bugün Naksan’da da artık işçiler eskisi gibi değil. Kendini ezdirmek istemeyen, direnebilecek, az da olsa sınıfının farkına varmış işçiler var. Tabi bunu son yıllarda yaşanmış Başpınar tekstil grevi, Naksan’da geçtiğimiz yıllarda zam dönemlerinde ortaya çıkan işçilerin toplu tepkisi ve geçtiğimiz ayda yaşanan metal grevi gibi işçi mücadelelerinin etkisi var.
En çok işçilerin oyunu alarak iktidar olan hükümetin, patronların isteğiyle işçilerin grevine yasak getirdiği için hükümete de tepkiler artmış durumda. Bu konuda şunu söylemek gerekir, Naksan’da geçtiğimiz seçim döneminde bir işçi arkadaşımız iş kazası sonucu hayatını kaybetmişti. Arkadaşlarımız taziyesine gitmek isteyince servisleri geri çeviren Naksan patronu, AKP mitingine servis tutup iş çıkışı işçileri göndermişti. Yani şimdi bu hükümetten ne beklersin? İşçilerden oy alıp patronun sırtını sıvazlayan, işçi anayasal hakkı olan grev hakkını bile yasaklayan, iş cinayetlerinde, asgari ücret zammında hep patronlardan yana olup işçiyi köleliğe mahkum eden hükümetten işçiye ne hayır gelir?
Naksan’da zam ayı gelince birden işlerde azalma oldu nedense? Makineler kapanıyor, işçiler yıllık izne gönderiliyor. İş yok havası veriliyor, bir yandan da durmadan işçi alınıyor. Artık işçiler bilinçli, bunun işverenin kirli bir politikası olduğunu biliyorlar. İşçiler bu zam döneminde yevmiyeye 7 lira ve üzerinde zam bekliyordu. Ama işveren 2 lira ile 4 lira arası zam yaptı. Bazı işçilere 1 lira bazı işçilere ise hiç zam verilmedi.
Geçen yıl Petrol-İş Sendikasında örgütlenme faaliyetimiz vardı. Zam döneminden önce yoğun bir çalışma yapmıştık. İşyerine sendika girmesin diye patron geçen yıl Naksan tarihinin en yüksek zammını yaptı. Zam yapıldı ama sonrasında çok sayıda işçi arkadaşımız da işten atıldı. Rapor almak, hasta olmak bile işten atılma sebebi oldu. Şimdi işçi arkadaşlarıma sormak istiyorum. İşyerinde birlik olmadıktan sonra, sendikalı olmadıktan sonra yüzde 100 zam da alsak bir anlamı var mı? Her an işten atılma tehlikesi olduktan sonra, köle gibi çalışıp hiçbir sosyal hakkımız olmadıktan sonra sadece zam almanın bir anlamı var mı? Patron o zammı sendika girmesin, işçi sendikalı olması diye verdi. Çünkü işçi örgütlü olursa, sendikalı olursa patron istediği keyfine göre davranamaz, istediği yasaklar koyup işçinin haklarını çiğneyemez.
Naksan’daki en büyük eksikliğimiz örgütsüzlük. Aslında her işçi kendi başına bir şeylere kızıyor, isyan ediyor, düzene küfür ediyor ama birleşemiyor. Patrona karşı kendi birliğimizi kurmamız, sendikalı olmamız lazım. Patronun karşısına tek tek, ya da gruplar halinde değil, toplu halde birlik olarak çıkmamız lazım. Bunun için de kendi aramızda örgütlenmeli, sendikalı olmalıyız. Ancak o zaman haklarımızı alabiliriz, ancak o zaman iş güvencemiz olur ve insanca yaşayabiliriz.
Türkiye’nin dört bir yanında işçiler hakkını arıyor, ayaklanıyor ve kazanımlar elde ediyor, edecekler de. Hükümet metal grevini yasaklamasına rağmen bazı işyerlerinde işçiler direnişe devam ettiler ve kazandılar. Bu bize umut veriyor. Naksan işçileri de birleşecek, başka çaresi yok. Çünkü biz işçiler hakkımız olanı, çocuklarımızın geleceğini istiyoruz. Kimseden dilenmiyoruz, kimseyi gasp etmiyoruz, kimseden çalmıyoruz, sadece emeğimizin hakkını istiyoruz. Bunu da alana kadar mücadele edeceğiz. Yılmayacağız. Çocuklarımız için, kundaktaki bebeklerimiz için ve onların geleceği için durmadan mücadele edeceğiz.
*Gaziantep
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
Bahçeli siyasete ayar çıtasını Erdoğan’ın en yakınına kadar çıkardı!
Savaş: Öznel niyet ve nesnel çelişki
Ne “yoksul” bir “zenginlik”…
Sancılı düşünceler
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
