30 Ocak 2015 01:13

Metal işçilerinden mektup var

Dün büyük bir coşkuyla greve çıkan metal işçileri yazdıkları mektuplarda kararlılıklarını bir kez daha dile getirdiler. Mektuplarda Türk Metal işçilerinin de greve başarı dilekleri var.

Paylaş

Çocuğumla daha çok sinema için grev

Birleşik Metal-İş Üyesi İşçi/KAYSERİ

Merhaba Evrensel okurları ve greve çıkacak olan tüm metal işçileri. Ben Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde 11 yıldır asgari ücretle çalışıyorum. Çalıştığım süre boyunca çoğunluğu metal fabrikaları olmak üzere 10 işyeri değiştirmek zorunda bırakıldım. Niye bu kadar iş değiştirdiğimi her işçi bilir. 
Değişik sektörlerde çalışmama rağmen gördüm ki işçilerin sorunları hep aynı yüksek performans ama düşük ücret. Yani şu anki çalıştığınız işyerinden daha iyi koşullarda bir işyeri bulamazsınız. Mesela, zam yapma günleri geldiğinde siparişler ileri tarihe alınır ki, işçilere “Bakın iş yok, siparişler durdu, zam yapamayız” derler. 
İşçiler için yaşam daha da zorlaştı. Ücretler hep asgari ücret seviyesinde tutulur. Köylerden gelen yardımların köydeki hayat şartlarının da zorlaşmasıyla kesilmesi işçiler için zor olan hayat şartlarını daha da zorlaştırmaya başladı. Bu zorlaşan hayat şartları da işçilerde bir kıpırdanmaya yol açtı. İşçiler “Biz üretiyoruz ama neden  ürettiklerimizi almaya dahi gücümüz yetmiyor? Neden başkalarının çocuklarının istedikleri alınırken bizim çocuklarımız sadece etiketlere bakmak zorunda kalıyor? Dünyadaki tüm güzellikleri biz yaparken neden başkaları bunun sefasını sürerken bizler onların yaratıcısı olmamıza rağmen cefasını çekiyoruz?” diyerek son yıllarda Kayseri’de örgütlenmeye başladı. 

CEHA’da Ortadoğu Döküm Sanayi’nde başarıya ulaşılsa da mahkeme süreçleri işçilerde az da olsun umutsuzluk yarattı. Aslında sadece buralara değildi kaynayan kazan CEHA’dan destek alarak başka fabrikalara da sıçradı. Ama patronların duyumu üzerine öncü işçileri isten çıkarmalar, e-devlet şifrelerini almaya kadar gitti hatta “sarı sendika” dediğimiz sendikalarla görüşmeye başladı patronlar. Yani Kayseri’de bir fabrikada başlayan örgütlenme diğer fabrikalara sıçramış durumda. Herkes bir kazanım bekliyor, kazanım olunca inanıyoruz ki ülkemizde düşük ücret denilince Kayseri gelmeyecek akla. Tabii ki 29 Ocak Grevi’nin de Kayseri’deki sendikalaşmayı olumlu etkileyecektir.
Sinema dedim, ona geleyim. Asgari ücretli işçileri bilirsiniz: mesaisiz kazandığı yetmez; mesaiye kalsa biraz artan parayı harcamaya zaman bulamaz. Bizimki de öyle. Bu sefer hem zamanımız oldu hem de biraz paramız. Birkaç gün önce oğlumla beraber sinemaya gittik. Oğlum 10 yaşında, ilk defa oldu bu. Çok mutlu oldu. Ben bu greve biraz da böyle bakıyorum. Oğlumla, ailemle daha çok zaman geçirmek, sinemaya gitmek için bu grevi destekliyorum. Bu grev sadece metal grevi olarak algılanmamalı. Kazanımıyla, kaybıyla tüm işçi sınıfının grevi olacaktır. Şimdiden sınıf kardeşlerime başarılar diliyorum.


MESS’e diz çöktüreceğiz

Grevci DEMİSAŞ işçileri 
Bilecik

Biz işçiler çoluğumuza çocuğumuza helal ekmek götürme peşindeyiz. Bu amaçla sözleşmeye oturduk. Ama MESS düşük ücret ve 3 yıllık sözleşme dayattı. Bunun için greve çıktık. İşçi sınıfı bitti denilen yerde bu mücadeleyi gösteriyoruz. Grevle birlikte işçi olmadığında fabrikaların da ne halde olduğu ortaya çıktı. Çoluğumuz, çocuğumuz, eşimiz, dostumuz ve gelecekteki işçiler için bu mücadeleyi veriyoruz. Mücadelemiz sınıfımız için. MESS dayatmalarına karşı sonuna kadar direneceğiz. MESS’e diz çöktüreceğiz. Ölmek var dönmek yok. Bize destek veren herkese teşekkür ediyoruz. 


Gece vardiyası sohbeti

Türk Metal üyesi bir işçi/İSTANBUL

Hayatımızın her anının ve en önemlisi de sağlığımızın hırsızıdır vardiya. Kızarım vardiya çalışmasına ama sevdiğim bir yanı da var... İşçiler daha rahat konuşma fırsatı buluyorlar. Gözler yok üzerinizde.

Gene gece vardiyası uzadıkça uzuyor gece. Kurtarıcımız çay molası. Hani Türkiye’nin ve fabrikanın gündeminin konuşulduğu bolca da futboldan bahsedildiği molalar. Böyle bir çay molası sıcacık bir sohbet başlıyor. 
Özelikle gündemde geçim sıkıntısı, doğal gaz faturaları ve elektriğe gelen sürekli zam var. Öyle sıcak ki konu. Isınmak için doğal gazı yakmadıklarından, yakamadıklarından bahsediyor arkadaşlar. Konu geçim derdi olunca dönüp dolaşıp konuşma sözleşmeye geliyor. Hani şu bize, işçiye bile sormadan 3 yıllık imzalanan sözleşme. Kimisi “Ben kurtardım, gençler düşünsün” diyor, kimisi de “Büyüklerimiz doğru yapardı ama bu sefer olmadı” diye hoşnutsuzluğunu belirtiyor. Gencecik bir işçi ama Türk Metal Sendikasının yılmaz savunucularından dinliyor öylece....Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin aldığı grev kararına geldiğinde, söylemekle söylememek arasında kaldığını sezinliyorum. Ama duramıyor gene de “Hiç zam alamadan 2 yıllık sözleşmeye imza atsalar bile sendikamız için hiç iyi olmayacak, demezler mi 150 bin üyesi olan bir sendikanın düştüğü duruma bak deyip alay etmezler mi. Helal olsun 15 bin işçiye. Kazanamasalar bile şimdiden kazandılar bizim gözümüzde. 30 yılda 10 sözleşme mi , yoksa 15 sözleşme mi iyidir benim de aklım yatmadı ya” diyor. Ses çıkaramıyoruz.
Bunlar sessizce söylenenler, yüksek sesle söylenenleri de duymazdan geliyorlar. Sesimizi duyurabilmek için metal işçilerinin grevine yani bizim grevimize destek olalım. Dayanışma içinde MESS’e karşı kazanmak için elimizden geleni yapalım.

ÖNCEKİ HABER

Mohsen Namjoo bugün İstanbul’da

SONRAKİ HABER

Trakyalı işçiler: Biz de metal grevinin tarafıyız

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...