'Halkların demokratik iktidarını kurmanın zamanı geldi'

Partilerinin Diyarbakır il kongrelerine katılan HDP eş genel başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, Kobanê zaferi ve bu zaferin Türkiye siyasetinde yol açacağı değişim üzerinde durdu. 

HDP'nin Kobanê zaferi coşkusu ve PKK lideri Abdullah Öcalan'ın özgürlüğüne dönük taleplerin damgasını vurduğu Diyarbakır İl Kongresi'nin açılış konuşmasının Divan Başkanı seçilen Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı yaptı. "Bugün milyonlarca insan Kürt halkını tanımıştır, Şengal ve Kobanê'yi tanımıştır" diyerek konuşmasına başlayan Anlı, HDP'nin alternatif bir yaşam için yola çıktığını, bunu da başaracağını kaydetti. Anlı, bu sözlerin ardından salondaki kalabalığı göstererek, geçtiğimiz günlerde aynı salonda yapılan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katıldığı AKP kongresinde salonun boş kalmasına dönük olarak "Bu salonu dolduramayanlar, bu halkın gücünü görsünler" dedi. 

Anlı'nın konuşmasının tamamlaması sonrası HDP İl Eş Başkanı Tahir Tekeş konuştu. 

'KOBANÊ HALKI KİMİN SELAMINI ALACAĞINI ÇOK İYİ BİLİYOR'

Salondan yükselen alkışlar eşliğinde sahneye çıkan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Kürtçe "hoş geldiniz" dedikten sonra "Bayramınız kutlu olsun sevinciniz kutlu olsun" diyerek konuşmasına başladı. 

Yüksekdağ, konuşmasında Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun geçtiğimiz hafta sonu geldiği Diyarbakır'dan Kobanê'ye selam göndermesi üzerinde durdu. Kobanê'de direnenlerin hangi selamı alacaklarını, Amed halkının ise Kobanê'ye nasıl selam gönderileceğini çok iyi bildiğini belirten Yüksekdağ, Davutoğlu'na şu sözlerle yüklendi: "Dün 'Kobanê düştü düşecek' diyenler, bugün Kobanê'ye selam söylüyorlar. Bu selamı söyleten bu halkın kurşunlara, ölümlere rağmen direnişidir. Bu halk, bugün olduğu gibi böyle yola getirir. Daha da yola gelecekler. Biz daha yeni başladık. Karanlığın karşısında aydınlığın kazandığı günler başladı. Siyasi iktidar, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da daha çok tükürdüğünü yalayacak. Davutoğlu gelmiş, buradan Kobanê selam söylüyor. Bununla da yetinmiyor 'Kürtçe öğreneceğim' diyor. Ama aynı Başbakan ve hükümeti bu halkın anadilde eğitim hakkını engelliyor."

'BU HALK SİZİN DENGELERİNİZİ ALT ÜST EDER'

Davutoğlu'nun çelişki içerisinde olduğunu kaydeden Yüksekdağ, Başbakanı Kobanê'ye selam göndermek yerine Kürt sorununun, Türkiye'nin demokratikleşmesi sorunun sorumluluğunu yüklenmeye çağırdı. Yüksekdağ, bu sorumluluktan kaçış olmadığını da "bu sorumluluktan kaçtıkça Kobanê'de yenildiğiniz gibi yenileceksiniz" sözleriyle vurguladı. 

'ARTIK KATLEDENLERİN BORUSU ÖTMEYECEK'

İçinde bulunulan çağda artık katledenlerin borusunun ötmeyeceğini, direnenlerin ve ezilenlerin geleceği belirlediğini ifade eden Yüksekdağ, "Biz yeni bir güne merhaba dedik. Bize bu günü kazandıran Mezopotamya'nın güneş yüzlü çocuklarına bin selam olsun. Kobanê'de, Şengal'de yeni yaşamı direnişle inşa edenlere bin selam olsun" diyerek HDP'nin de bu irade ve zihniyetin partisi olduğunu vurguladı.

Halkların özgürlük mücadelesi neredeyse HDP olarak kendi yürekleri ve bilinçlerinin de orada olduğunu vurgulayan Yüksekdağ, partileri ile benzeştirilen SYRIZA'nın seçim başarısına atıfta bulunarak Yunanistan halkının kazandığı zaferin de yüreklerinde bir enerjiye dönüştüğünü ifade etti.
'AKP ve düzen partileri halkın barajının altında kalacak'

Yüksekdağ, SYRIZA'nın kazandığı başarı gibi savundukları yeni yaşam projesinin, dünyanın dört bir köşesinde zafer ve kazanımlarla büyüyerek, kendi geleceğini bugünden ilan ettiğinin altını çizdi. Sözlerinin devamında İstanbul'da, Karadeniz'de, İzmir'de kazanmaya hasret kalan halkları zafere ulaştırmak için yola çıktıklarını belirten Yüksekdağ, halkların kendi geleceğini yeniden inşa etmeye başladığını söyledi. 

'BU YÜRÜYÜŞÜN ÖNÜNDE KİMSE DURAMAYACAK'

Yüksekdağ, "Halklarımızın sözü siyaseti belirleyecek" diyerek sürdürdüğü konuşmasında, "Bu yürüyüşün önünde hiç kimse duramayacak. Biz bu güce güvendikçe onlar güvensizlik içinde çırpınıp duracak ve yenileceklerdir. Tıpkı Kobanê ve Şengal'de yenileceklerdir. Bu zaferleri bugüne kadar olduğu gibi birlikte yaratacağız. Bu kongre bu zaferlerin müjdesidir. Daha büyük kazanacağımız günlerin startını bugün geldik. 2015 seçimlerinden sonra yeni Türkiye'nin asli gücü olacak yola Amed'ten yola çıktık ve daha güçlü yürüyeceğiz" ifadelerini kullandı. 

ENVER MUSLİM TELEFON BAĞLANTISIYLA KONGREYE KATILDI
Yüksekdağ'ın konuşmasının ardından Kobanê Kantonu Başkanı Enver Muslim, telefon bağlantısıyla kongreye katıldı. Büyük bir sessizlik içerisinde halka seslenen Muslim, Kobanê direnişinde yaşamını yitirenleri saygıyla andıklarını ifade ettikten sonra "Kobanê zaferinin bütün halkların başarısı" olduğunu söyledi. 

DEMİRTAŞ'A 'AMED SENİNLE GURUR DUYUYOR' TEZAHÜRATLARI

Telefon bağlantısının ardından partililere seslenmek platforma bu kez "Amed seninle gurur duyuyor" tezahüratları arasında HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş çıktı. Konuşmasında bütün ezilenlerin, farklı kimliklerin, emekçilerin, gençlerin ve kadınların buluştuğu köklü ve tarihi bir mücadele geleneğini, Türkiye'nin en yeni partisinde buluşturmayı başardıklarını söyleyen Demirtaş, yeni yaşam için yola çıktıklarından beri, Türkiye'de HDP siyasetinin konuşulduğunu vurguladı. Daha çok çalışmaları gerekse de ilk günden bu yana alternatif bir halk iktidarını kurmaya aday olduklarını herkesin bilip, gördüğünü belirten Demirtaş, bu değerleri yaratan kahramanlara şükranlarını sundu.

'KOBANÊ'DE İKİ ZİHNİYETİN SAVAŞI VARDI'

Demirtaş, ardından Kobanê zaferi üzerinde durdu. Kobanê zaferinin bütün Ortadoğu'da dengeleri değiştirecek güçte olduğunu vurgulayan Demirtaş, bu zaferde emeği geçen ve bedel veren herkese saygılarını sunup, bu zaferin kolay olmadığının farkında olduklarını fakat IŞİD'in hala bütün halklar için tehlike oluşturmaya devam ettiğini kaydetti.

Bütün dünyanın Kobanê'deki savaşın küçük bir kasabayı ele geçirme savaşı olmadığını yakından bildiğini söyleyen Demirtaş, şunları söyledi: "İki temel anlayışın savaşıdır. IŞİD barbarlığın ve faşizmin Kobanê'de egemen olmaya çalışması tesadüf değildir. Kobanê'de yeni bir yaşamı inşa etmek için devrim adına yola çıkmış güçlerin yeni bir devrimsel anlayış olduğunu herkes gördü. Oradaki savaş, küçük bir kasabayı ele geçirme savaşı değildir. Asıl hedef, özgür bir yaşamı hedefleyen bu zihniyeti orada boğmaktır. Bu yüzden de Suriye'deki savaşı bırakıp, Kobanê'ye yüklendiler. Kürtlere karşı savaştılar. Asıl hedef bu devrim çizgisini orada boğmaktı. IŞİD birkaç yıldır kendini örgütlüyor. Ona benzer örgütler hiçbir yerde olmadığı kadar uzun süredir Kürtlerin olduğu yerlere saldırıyor. Ağırlık olarak Kürtlere karşı savaşıyor. Zannedersiniz ki IŞİD'i kuranlar sanki Kürtlere karşı kurmuşlar."

'IŞİD'İN ZİHNİYETİNİ, AKP'DEN HATIRLIYORUZ'

IŞİD için "Bunlar taştan yapılan putlara taparken, Kürtlerin başı secdede idi. Şimdi IŞİD kalkmış, Kürtlere İslam adı altında saldırıyor" diyen Demirtaş, bu anlayışın ise kendilerine 'İslamı da biz biliriz. Demokrasiyi de biz biliriz' söyleminde bulunan AKP'yi hatırlattığını söyledi.

Kobanê'de yenilen zihniyetin tam da bu olduğunu belirten Demirtaş, "Çok şükür onur ve direniş çizgisi kazandı. Orada İslam adına savaşanlar İslama en büyük zararı verenler oldu. İslam, Müslümanlık bu toprakların gerçeğidir. Bin 400 yıldır bu topraklarda bir yaşam biçimidir. Biz de siyaset yaptığımız her yerde, İslamı daha fazla anlamaya ve İslam üzerinde IŞİD benzerlerinin eliyle oynanan oyunları anlayarak siyaset yapacağız. HDP bu anlayışla halkımızın değerleri, yaşam tarzını koruyarak, özgürce yaşamasını garanti altına almaktadır" diye konuştu. 

'BAŞARIMIZDAN ÖRNEK HATALARIMIZDAN DERS ÇIKARTACAĞIZ'

Demirtaş, bu sözlerinin ardından inşa edilmek istenen yeni yaşamın ancak yeni bir siyaset tarzıyla mümkün olabileceği üzerinde durdu.

Üretecekleri siyasetin her soruya cevap olmak zorunda olduğunu, dün yapılanların aynısını yaparak yeni yaşamın kurulamayacağını dile getiren Demirtaş, "Yeni yaşam, tüm sorunları çözecek politikaları hayata geçirerek, örgütleyerek olur. Geçmiş başarımızdan ve hatalarımızdan dersler çıkartarak yürüyoruz. Bütün ezilen halklar bizden çözüm bekliyor. Mecbur kaldıkları oy verecek başka bir anlayış dürüst olmadığı için o partilere gidip oy verenler halklar bizi bekliyor" dedi.

'BİZE PARMAK SALLAYIP TEHDİT EDENLERİ ÇÖP SEPETİNE ATACAĞIZ' 

Demirtaş, artık halkların demokratik iktidarını kurmanın zamanı geldiğini ifade ederek, 2015 seçimlerinin de bunun başlangıcı olduğunu söyledi. Demirtaş, şunları kaydetti: "Artık bize parmak sallayarak tehdit eden hükümet anlayışını tarihin çöp sepetine atmak zorundayız. Bizler alın terimizle bu ülkenin gerçek sahibi isek, bu ülkeyi ezilenler yönetmelidir. Öz güvenimiz var, bu ülkenin asli unsuru isek, bizler bu ülkeyi neden yönetmeyelim. Kendinde bu ülkeyi yönetme hakkını görenlere bir bakın, bu ülke için ne yapmışlar. Darbeye karşı bu halkın evlatları direnmeseydi bugün Türkiye'de demokrasinin D'si olmazdı. Erdoğan'ın o günkü temsilcilerinin yaptığı gibi 'Tankların paleti olalım' deseydik, bugün kimse özgürlükten bahsedemezdi. Bugün bu değerleri yaratanlar Kemaller, Mazlumlar, Sakineler'dir. Bu kadar bedel ödeyerek bu günlere gelmiş bir siyaset neden azla yetinsin. Neden ülkenin en temel sorunlarına çözüm üretmede eksik kalsın. Halkımız sorunların çözümünü bekliyor. Aynı zamanda işsizlik, kentleşme, yapılaşma, eğitim ve sağlık sorunlarının çözümünü bekliyor. Her şeye rağmen bizim arkamızda duruyorsa halkın sorunlarına da çözüm bulmalıyız. Öyle lafla değil pratikle bunu yapmalıyız." 

'GÜN BİRLİK GÜNÜDÜR'

Demirtaş bu yüzden de artık AKP, MHP ve CHP tarzı siyasetin iktidar olamayacağını söyledi. 
Ardından özgürlük mücadelesinde kendileriyle birlikte olmuş, İslami, Alevi, kadın ve Kürdistani hareketlere çağrıda bulunan Demirtaş, "Gün birlik günüdür. Amed kongresi buna da vesile olsun. Seçimlere doğru giderken, ulusal birliğin en üst düzeyde olduğu bir dönem olsun istiyoruz. Bunu başarırsak bütün dünyaya vereceğimiz en büyük cevap bu olur. Ulusal birliğimizi sağlayamazsak, o zaman kıyamet kopar, başımıza felaket üstüne felaket gelir. Halkların yüreğinde taht kurmak, bin oydan daha değerlidir. O yüzden bize düşen HDP'yi örgütlemektir" diye konuştu. 

'AKP'NİN YANLIŞ ROJAVA POLİTİKASINDAN DÖNME ŞANSI VAR' 

Devamında ise Kobanê zaferinin sadece Kürtlerin zaferi olmadığını ifade eden Demirtaş, şunları dile getirdi: "Kobanê'nin inşa süreci, yeni bir iş birliğine vesile olabilir. AKP hükümeti bugüne kadar yarım yamalak eksik yanlış politikası şu saatten itibaren değiştirme şansına sahiptir. Madem Kobanê'ye selam gönderiyorsunuz, bunun devamı olmalı. Rojava'nın statüsünün garanti altına alınması lazım. Sayın Başbakan eğer buradan Kobanê'ye selam gönderirken samimiyse o halde Rojava'nın statüsünün tanınması ve Kobanê'nin yeniden inşasında samimi olunmalı? Öyle 'Kuzey Suriye'yi kabul etmeyiz izin vermeyiz' demekle olmaz. Bunlar yanlış politikalardır. Doğru olan Rojava ile el ele vermektir. Ankara'nın Kobanê ile el ele vermesidir. Bu başarılırsa bölgede yeni bir siyaset doğabilir ve Türkiye bu siyasetle kazanabilir. O Zaman gidip Somali'de ihale peşinde koşmak zorunda kalmaz. Bölgenin istikrarı ve barışı için Türkiye'de yürüyen müzakere süreci için bu yük bir fırsattır. Türkiye ile Rojava ilişkilerini geçmişte yapılan hatalarla belirleyemezsin. Doğru olan aklıselim davranmaktır" ifadelerini kullandı. 

Demirtaş, AKP'ye yönelik bu sözlerinin ardından konuşmasının "Yeni yaşamı müjdesini bize veren Sayın Öcalan'a buradan selamlarımızı gönderiyoruz" diyerek tamamladı. 

YENİ YÖNETİM BELİRLENDİ

Kongrede raporların okunmasının ardından tek listeyle gidilen seçimde, HDP İl Eş Başkanlığına Gülşen Özer ve Ömer Önen seçildi. (Diyarbakır/DİHA)