Savcıya başka mağdura başka rapor

Tolga Alp TURGUT
İstanbul

Taksim’deki Gezi eylemleri sırasında biber gazıyla ayağından yaralanan Aydın Aydoğan hakkında Taksim İlk Yardım Hastanesi tarafından iki farklı rapor hazırlandığı ortaya çıktı. Hastane Aydoğan’a gaz kapsülüyle vurulduğuna ilişkin rapor verdi. Savcılığa ise, 1 yıl sonra gaz kapsülüyle değil darp edildiğine ilişkin rapor gönderdi. 

Hastanenin savcılığa farklı bir rapor verdiğini soruşturma dosyasını inceleyince fark eden Aydoğan ise tepkili. Aydoğan, “Bu raporu değiştiren doktorlar polisleri mi  koruyor?” diye tepki gösterdi. 

11 Haziran 2013 tarihinde Taksim Meydanı’nda polisin attığı gaz fişeğinin sol ayağına gelmesi sonucu aşil tendonu yırtılan Aydoğan, vurulmasının ardından o dönem Taksim’de bulunan Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alınmıştı. Aydoğan’ın yaralanmasına ilişkin yürütülen soruşturmada savcılık Aydoğan’ın vurulması sonrası tüm tıbbı evrakların savcılığıa gönderilmesini istedi. Şu an Gaziosmanpaşa’da bulunan Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi ise savcılığa gönderdiği raporda tanı kısmına “Dayak sonrası muayene ve yumuşak doku bozukluğu” yazdı. Ancak hastane tarafından 11 Haziran 2013’te Aydoğan’a verilen raporda ise “gaz fişeği ile yaralanma” yazıyordu. 

‘KİMİN İÇİN YEMİN ETTİLER?’

Sol ayağına gelen gaz fişeğiyle Aşil tendonu yırtılan ve  sağ eli kırılan Aydoğan, savcılığa farklı rapor gönderilmesinin polisleri koruma amacı taşıdığını ifade ederek, “Anlaşılan vatandaşın sağlığını değil hükümetin polisini korumak için yemin etmişler” dedi. Hastanenin acil kliniğinde müşahede altındayken yaralıların 10-15 polis tarafından gözaltına alınmak istediğini de hatırlatan Aydoğan, “Bazı yaralılar korkup camdan atlayarak kaçtı” dedi. 

Aydoğan’a Gezi parkında ilk müdahaleyi yapan dönemin Türk Tabipleri Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan da Aydoğan’ın biber gazıyla vurulduğunu teyit ederek, “Gezi Parkı’nın içindeki revirde kanamasını durdurmak için uğraştım. Bana bacağına yakın darbe almadığını söyledi. Gaz fişeği isabet ettiğini o zaman anladım. Çünkü yumuşak doku zedelenmesinden daha büyük bir sağlık sorunu olduğu çok açıktı” dedi. Aktan raporun değiştirilmesi hakkında “Bunu bir hekimin yapabilmesine imkan vermiyorum. Bu resmi evrakta sahteciliktir” değerlendirmesini yaptı. 

‘BİR ŞEYİN YOK EVİNE GİT DEDİLER’

Taksİm İlk Yardım Hastanesinde doktorların kendisine “Senin bir şeyin yok. Ayağını saralım evine gidebilirsin” dediğini ileri süren Aydoğan, bu yüzden hastaneden çıktığını ifade ederek “Akşam evdeyken ayağımın şiştiğini fark ettim daha sonra da morardı. Hemen Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesine gittim. Orada sol ayağımın filmini çektiler. Sol ayak Aşil tendonumun koptuğu ortaya çıktı” dedi. Ayağının 5 ay boyunca alçıda kaldığını söyleyen Aydoğan, “Metin Sabancı Baltalimanı Kemik Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesine gittim. Ameliyat olmam gerektiğini söylediler. Ameliyat olsaydım hem bacağım kısalacaktı hem de 5-6 ay daha yatmak zorunda kalacaktım” dedi. Taksim İlk Yardım Hastanesinde kendisini tedavi etmeyen doktorlara sitem eden Aydoğan, “O gün gerekli tıbbi müdahaleyi yapsalardı belki bugün sağlığım daha iyi olurdu. Şimdi ne bir işe girebiliyorum ne de bir iş bulurum umuduyla ameliyat olabiliyorum. Sağlık durumum her geçen gün kötüye gidiyor” şeklinde konuştu. 

16 POLİS AYNI İFADEYİ VERMİŞTİ

Aydın Aydoğan’ın soruşturmasında daha önce de skandal yaşanmış, savcılığa ifade veren 16 polis de ağız birliği etmişçesine olayın olduğu gün nerede görev yaptıklarını ve amirlerinin kim olduğunu hatırlamadıklarını ileri sürmüştü. Gaz tüfeği kullanan 16 polis tüfeği kullanıp kullanmadıklarını hatırlamadıklarını da söylemişti. Emniyet ise savcılığın istediği görüntüleri göndermemiş, TOMA’ların eski görüntülerine ulaşılamadığını ve ham görüntülerin üzerine yeni görüntülerin kaydedildiğini iddia etmişti.