‘Amaç örgütsüz bir İSDEMİR yaratmak’
Çelik-İş ile Türk Metal arasında sendikal rekabetin yaşandığı İSDEMİR’de işçi kıyımı başladı. Her iki sendikaya da üye olan işçilerden, sağlık raporu alan, banka borçları sonucu icralık olanlar “performans düşüklüğü” iddiasıyla kapı önüne kondu. “İşveren önce iki sendikanın da sırtını sıvazladı, işçinin birliğini bozdu Şimdi iki sendikanın üyelerini de kapı önüne koyuyor” diyen işçiler, işverenin asıl amacının sendikasız ve örgütsüz bir İSDEMİR yaratarak düşük ücretle işçi çalıştırmak olduğunu söyledi.
Halil İMREK
İskenderun
İSDEMİR’de dün 55, ondan önce de 46 işçi işten atılırken, işçiler şimdiye kadar işten atılan işçi sayısının 200-500 arasında olduğunu söyledi. İşveren işten atmaların yanı sıra yüksek ücret alan eski işçilerin de gönüllü olarak işten çıkması için 6 aylık ücret tutarında ek tazminat ödemeyi taahhüt ediyor. Fabrika yönetimi bir yandan da yeni işçi alıyor. Bu yıl içerisinde İSDEMİR Genel Müdürlüğü 700 kadar teknik öğretmeni, vardiya amiri ve vardiya amir yardımcısı olarak işe aldı. A kadrosuna alınan bu işçilerin tamamı sendikasız çalıştırılıyor. Bu duruma dikkat çeken işçiler, “İşverenin, sendikalı ve yüksek ücretli işçileri atıp yerine sendikasız ve düşük ücretle çalışacak işçiler aldığı” yorumunu yaptılar.
ÇELİK’Çİ, METAL’Cİ DİYE AYIRMADI...
Atılan işçiler arasında Çelik-İş üyesi olan işçi de, Türk Metal üyesi olan işçi de var. Gazetemize konuşan işçiler, “Bu durum baştan belliydi. İşçi iki sendika arasında bölündü, güçten düştü, birliğini bozdu. Olan işçiye oldu. Önce iki sendikanın da sırtını sıvazlayan patron şimdi iki sendikanın da üyelerini kapının önüne koyuyor” dediler.
Daha önce her iki sendikanın da üyelerine “Kimsenin saçının teline zarar gelmeyecek” diye söz verdiğini hatırlattığımız bir işçi “Bizi bu hale getirenler utansın, bu işçiye iş güvencesi aldım diyenler utansın, tek sermayesi alın teri olan işçi sınıfını görmezden gelen emekçi temsilcisiyim diye gezenler utansın, hiç kimse kimsenin çığırtkanlığını yapmasın. İSDEMİR işçisi artık her şeyi görsün. Artık İSDEMİR’de çalışan arkadaşlarımız konuşsun. Birilerine şirin görünebilmek için İSDEMİR işçisinin sırtına basılmasın, bırakın İSDEMİR işçisi kendi geleceğini, kendi kaderini kendisi belirlesin” dedi.
ŞAPKAYI ÖNÜMÜZE KOYMALIYIZ
Farklı sendikalara üye işçiler arasında hâlâ düşmanlık olmasının hiçbir mantıklı açıklaması olmadığına dikkat çeken işçi, işçi kıyımına girişen işverene karşı birlik olmak gerektiğini söyledi. İşçi “Yarın da senin tipini beğenmiyorum deyip bize de çıkış verecekler. Artık şapkamızı önünüze koyup düşünmemiz lazım” dedi.
Başka bir işçi ise şunları söyledi: “İşverenin istediği ortam oldu. Çizdiler planı, işçiyi iki sendika arasında böldüler, yetkisizlik için uğraştılar. Artık İSDEMİR’de hastaysan bu işyerinde pilin bitti deyip yolluyorlar. Eskiden yer değişikliği yapılırdı oysa. Daha dur neler neler olacak...” İsmini vermeyen başka bir işçi de İSDEMİR’in üretim kapasitesinin üzerinde olduğunu ve bunun işçinin emeği ile olduğunu söyledi. İşçi “Bana ne, ne olursa olsun, bana dokunmasın diyenler, ancak işverenin göstereceği insaf kadarını hak eder. Örgütlü yaşam güvenli gelecek demektir” diye konuştu.
‘TOPLU BİR EYLEM YAPILSIN’
Yunus Karaca önceki gün işten atılan işçilerden. Emekliliğine 13 yıl var. Amirleri tarafından çağrılmış ve “Seninle çalışmak istemiyoruz” denmiş. İhbar ve kıdem tazminatının yanı sıra 6 maaş da ekstra vereceklerini söylemişler. Kendisine işten atıldığı sözlü olarak söylenen Yunus Karaca, “Performansım mı düşük, rapor mu aldım, icralık mıyım” diye sormuş. Bunun üzerine “Emir yukarıdan OYAK’tan” demişler. İşe iade davası açacağını ve hakkını arayacağını söyleyen Karaca, “Her gün işçi atıyorlar. Şimdiye kadar belki 500 kişi oldu. Ben Çelik-İş üyesiyim ve her platformda işçilerin tekrar burada birliğini korumasını istedim. Ancak işime son verdiler. Atılan işçiler için bir şey yapılmıyor. Miting yapılsın, toplu bir eylem olsun. İSDEMİR’de sendikanın kolunu, bacağını kırdılar. Örgütsüz, sendikasız bir İSDEMİR hedefleniyor” dedi.
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Vatan millet ıstakoz
Istakozun faturası!
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
